Cumartesi Anneleri Murat Yıldız'ın akıbetini sordu
Cumartesi Anneleri 622. haftalarında 23 Şubat 1995'te kaybedilen Murat Yıldız'ın akıbetini sorarak faillerin cezalandırılmasını istedi.
Hakikat, adalet ve barış talebiyle 622 haftadır İstanbul Galatasaray Meydanı'nda toplanan Cumartesi Anneleri, bu hafta güvenlik güçlerinin insanlığa karşı işlediği suçlardaki cezasızlığın örneklerinden biri olan Murat Yıldız dosyası için buluştu. 622. hafta buluşmasına HDP Milletvekili Pervin Buldan ve CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da katıldı.
2 Nisan 1948 günü faili meçhul cinayete kurban giden Sebahattin Ali’nin doğum gününün kutlanmasıyla başlayan oturumda ilk olarak Cemil Kırbayır’ın ağabeyi Mikail Kırbayır konuştu. 622 haftadır kayıplarını aradıklarını hatırlatan Kırbayır, faillerin belli olduğunu söyledi. Kırbayır, HSYK’ya seslenerek, “6 yıldır akıbeti belli olmayan bir dosyanın yürütücüleri hakkında yaptırımınız ne?” diye sordu.
Hayrettin Eren’in ablası İkbal Eren ise “Devlet hepimize borçlu. Berfo Ana’ya da Kiraz Ana’ya da sesleniyoruz. Cemil’i bulacağız ve Berfo Anne’nin kucağına göndereceğiz, İsmail’i bulup Kiraz Ana’ya göndereceğiz. Bu bizim size sözümüz” dedi.
Murat Yıldız’ın annesi Hanife Yıldız ise “Herkes bir kişiyi koruyor. Peki bizim istediklerimizi kim verecek. Hesap veren yok” dedi. Anne Yıldız, 22 yıldır burada çocuğunu isteyecek birini bulamadığını dile getirerek, “Bir de halkın taleplerini yerine getiriyoruz diyorlar. Bizimki talep değil mi? Bizden aldıklarını kim verecek soruyoruz hesabı veren yok. 22 yıldır benden aldığınız evladımı isteyecek bir hükümet bulamıyorum. Biz mezarsızlar olarak onları acılarıyla beraber yüreğimize gömdük” diye konuştu.
'DELİ KIZIN ÇEYİZ SANDIĞI GİBİ SEÇİM SANDIĞI KOYUYORLAR'
Referanduma dair de konuşan Yıldız, “Bir ara yeni Türkiye diyorlardı, şimdi yeni anayasa diyorlar. Ha bire nikah tazeliyorlar. Deli kızın çeyiz sandığı gibi seçim sandığı koyuyorlar önümüze” dedi.
'MURAT YILDIZ SAVCILIK AŞAMASINDA DA KAYBEDİLDİ'
Murat Yıldız dosyasını takip eden Avukat Gülseren Yoleri ise, Yıldız dosyasının savcılık kayıtlarına intihar diye geçtiğini ve dosyanın kapatılmış olduğunu söyledi. Yoleri, Yıldız'ı İzmir'den İstanbul'a feribotla getiren iki polis memuruna günümüz parasıyla görevi ihmalden 1 lira 18 kuruş ceza verildiğini ve dosyanın bu şekilde kapatıldığını belirtti.
Yoleri şöyle devam etti:
“Murat Yıldız savcılık aşamasında da kaybedilmişti. Ben de savcılığa dilekçe verdim ve hala kayıp olduğunu araştırma yapılmasını istediğimizi söyledim. Ancak savcı, 'dosya zaten kapatılmış yapabileceğim bir şey yok' dedi. Gerçek ortaya çıkana kadar hukuki mücadelemiz durmayacak.”
Bu haftaki açıklamayı Cumartesi İnsanlarından Mine Nazari okudu. Nazari, “Murat Yıldız'ın kaybedilmesinden İzmir Bornova Özkanlar Asayiş Şubesi'nde görevli Komiser Ramazan Kaya ve polis memurları Şahismail Öztürk ve Tahir Şerbetçi sorumludur. Murat Yıldız'ın kaybedilmesinden dönemin İzmir Emniyet Müdürü Kemal Yazıcıoğlu, İzmir Valisi Kutlu Aktaş, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, İçişleri Bakanı Nahit Menteşe, Başbakan Tansu Çiller, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel sorumludur. Murat Yıldız Dosyası’nda hakikat açığa çıkarılsın ve ceza adaleti sağlansın” diye konuştu.
Bunlar da ilginizi çekebilir