İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, İstanbul Tıp Fakültesi'nde 100 çocuğun AIDS nedeniyle tedavi gördüğünü söyledi.
Çömez, "Tedavi görenlerin kaçı cinsel istismar nedeniyle AIDS kaptı, kaçı annesinden aldı bilmiyoruz. Türkiye'nin çocuk karnesi üzerindeki sorunun üzerine gitmesi şart" dedi.
Yenidoğan çetesi skandalına da değinen Çömez, "Zamanın Başbakanı Ahmet Davutoğlu'nun eşi Sare Hanım doktor olduğu için meseleler kulağına kadar gelmiş, Sayın Davutoğlu'na bilgi vermiş ve bu konuda bir araştırma başlatılmış" ifadelerini kullandı.
Çömez "Sayın Sağlık Bakanı eşiniz bir 'yenidoğan' doktoru mu ve bu soruşturma yapıldığında o hastanelerde çalışıyor muydu? Neden 2016'da sen İstanbul il sağlık müdürüyken sana yapılmış olan bu ihbarı ciddiye almadın" diye sordu.
Çömez, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin çocuk karnesinin son derece kötü olduğunu söyledi. Sadece geçen yıl Türkiye'de 26 binin üzerinde çocuğun cinsel istismara maruz kaldığını aktaran Çömez, "Günde 71 çocuğa bu ülkede tecavüz edilmiş, bu akıl alır gibi değil. Öte yandan 180 bin çocuğumuz suça sürüklenmiş, haklarında fezleke hazırlanmış" dedi.
Turhan Çömez şöyle konuştu:
* 2025 Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'na baktığımızda son 5 yıl içerisinde sokaklarda dilencilik yapmaya zorlanan ve devlet makamları tarafından alınan çocuk sayısı 50 binin üzerinde. Bunların yaklaşık 20 bini Suriyeli. Henüz tespit edilmeyen vahim tablonun olduğu aşikar. Şu an İstanbul Tıp Fakültesi'nde AIDS nedeniyle tedavi gören 100 çocuğumuz var. İstanbul'da tedavi görenlerin kaçı cinsel istismar nedeniyle AIDS kaptı, kaçı annesinden aldı bilmiyoruz. Türkiye'nin çocuk karnesi üzerindeki sorunun üzerine gitmesi şart.
'Sağlık Bakanlığı'na ihbar edilmiş ama Sağlık Bakanlığı olayın üstünü örtmüş'
Yenidoğan bebek çetesine değinen Çömez, şöyle konuştu:
* Biz bebek çeteleriyle ilgili gerçeği Mart 2023'te CİMER'e yapılan şikayetle öğrendik. Biz de mesele böyle sandık. Üzerine gittiğimiz zaman çok vahim bir gerçekle karşılaştık. Elimde bir rapor var. Zamanın Başbakanı Ahmet Davutoğlu'nun eşi Sare Hanım doktor olduğu için meseleler kulağına kadar gelmiş ve Sayın Davutoğlu'na bilgi vermiş ve bu konuda bir araştırma başlatılmış. Araştırma derinleşince çok daha vahim bir tablo ortaya çıkmış.
* Çıkan tablo hem Süleymaniye de hem de Kanuni Sultan Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde çeteleşmenin olduğu ve bu çetelerin oradaki sağlıkçı kadroların dışarıda kimi çetelerle irtibata geçtiği ve aralarında inanılmaz bir rant ilişkisinin olduğu ortaya çıkmış. Zamanın il sağlık müdürü 'bu konunun üzerine gidilsin' demiş ve gidilmiş. 2016 yılında bu çetelerin var olduğu ortaya çıkmış ve bununla ilgili bir suç duyurusu yapılması gerektiği Sağlık Bakanlığı'na ihbar edilmiş ama Sağlık Bakanlığı olayın üstünü örtmüş.
'Çeteler var denmişken neden onları göz ardı ettin'
* Acaba bu çetelerin arkasında kim var? Sayın Sağlık Bakanı eşiniz bir 'yenidoğan' doktoru mu ve bu soruşturma yapıldığında o hastanelerde çalışıyor muydu? Neden 2016'da sen İstanbul il sağlık müdürüyken sana yapılmış olan bu ihbarı ciddiye almadın neden bu rapor sana sunulmuşken burada çeteler var denmişken neden onları göz ardı ettin, neden bu dosyayı kapattın.
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'nun yenidoğan çetesi soruşturması kapsamında kapatılan Özel Beylikdüzü Medilife Hastanesi'ni ziyaret ederek, başhekimi ile hatıra fotoğrafları çektirdiğini söyleyen Çömez, "Sayın Bakan bu hastaneye gidip denetlemedin mi, buradaki belgelerden haberin mi yok? Bu belgeler önümüzdeki günlerde görülecek olan dava dosyasında yok. Hangi el bu dava dosyasını karartmaya çalışıyor" diye sordu.
'Reyap'ta çocuklar üzerinde deneyler yapıldı'
Yenidoğan çetesi skandalında adı geçen özel Reyap Hastanesi'ndeki personelin iç yazışmalarını da aktaran Çömez, "Şu anki Sağlık Bakanı'nın İstanbul İl Sağlık Müdürü olduğu dönemde bu hastaneye bir teftiş yapılacak, teftiş hastaneye haber veriliyor. Hastanenin iç yazışmasında 'kaçak çalışan sağlık personelini saklayın' haberleri olmasına deniliyor. Bu hastanenin dosyalarını karıştırdım, Reyap'ta çocuklar üzerinde deneyler yapıldığına dair belge var" iddiasında bulundu.
CİMER'e yapılan bir başvuruda 'kaçak kurulan gen merkezinde bebek kanları kullanıldığını' söyleyen Çömez, şunları söyledi:
* Vatandaş, 'Siz beni tedavi etmek için bebek kanı mı kullanacaksınız' diyor. Görevli 'bebek kanı yaşlılara göre daha sağlıklı ama endişe etmeyin Amerika'dan getiriyoruz' diyor. İlişkili oldukları klinik Ukrayna'da Kiev'de. Bu ünitenin başında Hatip Aydın diye bir doktor var. Hatip Aydın, FETÖ'den aranan ve çalışması mümkün olmayan bir isim ama hastanede kaçak bir isimle çalıştırılıyor. Hatip Aydın, Tekirdağ'da bir üniversite de FETÖ üyesi bir çete tarafından ona açılmış bir kadroyla yardımcı doçent yapılmış, aranıyor.
Yenidoğan çetesine ilişkin açıklamalarının belgesi olduğunu belirten Çömez, "Savcılık beni çağırsın bütün belgeleri vereceğim" dedi.
Çömez, Tekirdağ'da bir özel hastanede kendisine gelen bir hastanın serumunun içerisine uyuşturucu katarak tecavüz eden doktorun sahte isimle hastanenin acil bölümünde çalıştırıldığını ileri sürdü.