Karabat, özellikle farklı ülke vatandaşı olan kriminal isimlerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı edinmesiyle bir koruma zırhına büründüğü ve dünyada suçlarından dolayı aranırken T.C. vatandaşı olunca iade edilmediklerine ilişkin kamuoyuna da yansıyan iddiaları TBMM gündemine taşıdı. Karabat, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi verdi. Karabat, önergesinde vatandaş olan bazı kişiler hakkında örnekler de vererek şu değerlendirmeyi yaptı:
“PEK ÇOK SUÇTAN ELDE EDİLEN PARA İLE BİRLİKTE BU SERVETİN KİRLİ SAHİPLERİNİN DE KOLAYCA VATANDAŞLIK ALARAK TÜRKİYE’YE GELDİĞİNE DAİR PEK ÇOK ÖRNEK SÖZ KONUSUDUR”“AKP iktidarı, 2008’den bu yana yedi kez ‘varlık barışı’ adı altında kaynağı belirsiz dövizlerin yurt içine girmesine olanak sağlamıştır. ‘Varlık Barışı’ adı altında yapılan yasal düzenlemeler yoluyla dünyanın her yerinden kara paranın Türkiye’ye aktığı iddiaları dile getirilmiştir. Özellikle uyuşturucu, silah kaçakçılığı ve pek çok suçtan elde edilen para ile birlikte bu servetin kirli sahiplerinin de kolayca vatandaşlık alarak Türkiye’ye geldiğine dair pek çok örnek söz konusudur.
“SALT GAYRİMENKUL ALMAKLA SAĞLANABİLDİĞİ SAYISIZ ÖRNEK SÖZ KONUSUDUR”TC vatandaşlığı edinmenin oldukça kolaylaştırıldığı, vatandaşlık almak isteyenler hakkında etkin soruşturmalar yürütülmediği ve bunun salt gayrimenkul almakla sağlanabildiği sayısız örnek söz konusudur. Özellikle farklı ülke vatandaşı olan kriminal isimlerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı edinmesiyle bir koruma zırhına büründüğü ve dünyada suçlarından dolayı aranırken T.C. vatandaşı olunca iade edilmedikleri pek çok örnek basına da yansımıştır.
“HEM ÜLKEMİZİN İTİBARI HEM DE KAMU GÜVENLİĞİ AÇISINDAN KAYGI VERİCİ BİR DURUM YARATMAKTADIR”İş insanı adı altında ismi uyuşturucu, insan kaçakçılığı ve mafya ile ilişkilendirilen pek çok ismin son dönemde operasyonlarla yakalanması ya da şehirlerimizde yaşanan suç örgütleri arasındaki hesaplaşmaların kamuoyuna yansıması, hem ülkemizin itibarı hem de kamu güvenliği açısından kaygı verici bir durum yaratmaktadır.
“NENAD PETRAK, ABDELİLAH EL M, JOSEPH JOHANNES LİJDEKKERS”Son olarak kırmızı bülten ile aranan Hırvat uyuşturucu kaçakçısı Nenad Petrak, suç örgütleri arasında ‘Kara’ (Black) ve ‘Narkos’ lakaplarıyla tanınan Fas kökenli uyuşturucu kaçakçısı Abdelilah El M., kırmızı bültenle aranan Hollandalı ‘Bello Jos’ lakaplı uyuşturucu baronu Joseph Johannes Lijdekkers'in suç örgütü mensubu isimler son aylarda Türkiye’de yakalanmıştır. Bu örneklerin büyük resmin çok küçük bir bölümünü temsil ettiği açıktır. Gelinen noktada ülkemizin adeta suç örgütlerinin liderleri ve mensupları açısından adeta hedef ülke konumunda olduğu ve ülkemizde vatandaşlık elde ederek işlerini devam ettirdikleri kanısı artmaktadır.”
Özgür Karabat, Bakan Ali Yerlikaya’ya şu soruları yöneltti:
“Ülkemizde son on yıl içinde vatandaşlık edinen bireyler arasında kırmızı bültenle arandığı tespit edilenlerin sayısı kaçtır? Bunlara ilişkin ne gibi işlemler yapılmaktadır?
-Son beş yılda ülkemizde yaşarken kırmızı bültenle arandığı için ilgili ülkeye iade edilen kişi sayısı kaçtır?
-Ülkemizde taşınmaz satın alarak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak için başvuran kişiler hakkında herhangi bir araştırma ya da istihbarat çalışma yürütülmekte midir? Parmak izi ve yüz tanıma sistemlerine karşın suç örgütü liderleri ya da üyeleri nasıl vatandaşlık alabilmektedir?
-Kriminal bireylere vatandaşlık satan çetelere dönük kaç operasyon gerçekleştirilmiştir? Bu operasyonlarda yakalanan kişi sayısı kaçtır? Bu kişiler hakkında devam eden adli veya idari soruşturma var mıdır?
-Suç örgütü mensuplarının konut edinme yoluyla T.C. vatandaşlığını bir kalkan haline getirdikleri dikkate alınarak bu yönde herhangi bir önlem alınmış mıdır? Vatandaşlık verilen şahıslara daha etkin bir güvenlik soruşturması yapılması için gerekli önlemler alınmakta mıdır?”