CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, son zamanlarda artan servis giderleriyle ilgili, "Geçtiğimiz yıl 2022 tarifesinde 10-15 km’lik bir yol giden bir öğrencinin velisi ki bu gidiş dönüştür, azami 7.553 TL para ödedi. Bir de biliyorsunuz servislerde rehber personel var o rehber personelin 9 aylık ücreti geçen sene 1.800 TL idi. Şimdi bugün geldiğimiz noktada 2023 ücret tarifesinde 7.553 TL, 15.140 TL oldu, 1.800 TL’lik rehber personel ücreti de 4.050 TL oldu." değerlendirmesinde bulundu.

Geçtiğimiz yıl bugün olduğu gibi, bir yıl sonra tekrar Yenimahalle’deyiz. Benim de okuduğum, benim de mezunu olduğum okulun önündeyiz. Türkiye’de hayat pahalılığı gerçekten yaşamları esir almış durumda. Ancak bunun mevsimsel etkileri de var. Yaz aylarında giyim ısınmak yemek tüketimi bile daha kolay, bir de okul masraflarının olmaması aileleri bir parça rahatlatıyor. Ancak kış aylarına geldikçe, kış aylarında işin rengi biraz daha değişiyor. Giyim daha pahalı hale geliyor, yakıt daha pahalı hale geliyor, beslenme daha pahalı hale geliyor ve kış aylarının arifesinde okul masrafları başlıyor. Kırtasiye giderleri bu yıl çok arttı. O ayrı bir basın toplantımızın konusu olacak.  Ancak bir de servis giderleri var.

Servis giderleriyle ilgili, geçen yıl, bugün, burada toplandığımızda çok trajik oranlar söylemiştik ve biz iktidar olacağımıza inanıyorduk. İktidarımızın ilk aylarında hastalığı tamamen tedavi edemesek bile yaraya süreceğimiz merhemi biliyorduk. Maalesef böyle olmadı. Mevcut iktidar devam etti ve rakamlar daha trajik hale geldi.

Ev sahipleri ile kiracılar nasıl karşı karşıya getiriliyorsa, servisçi arkadaşlarımızla okula evladını, torununu servisle göndermek isteyen veliler de karşı karşıya getiriliyor. Bugün arkamda hem servisçi arkadaşlar var, hem de veliler var. Biz geçen yıl olduğu gibi bu yıl da servisçiler ne yapsın, veliler ne yapsın diyerek olaya iki pencereden bakıyoruz.

Geçtiğimiz yıl 2022 tarifesinde 10-15 km’lik bir yol giden bir öğrencinin velisi ki bu gidiş dönüştür, azami 7.553 TL para ödedi. Bir de biliyorsunuz servislerde rehber personel var o rehber personelin 9 aylık ücreti geçen sene 1.800 TL idi. Şimdi bugün geldiğimiz noktada 2023 ücret tarifesinde 7.553 TL, 15.140 TL oldu, 1.800 TL’lik rehber personel ücreti de 4.050 TL oldu. Yani toplamda bir öğrenci buradan Batıkent’e gidip gelecekse, buradan Keçiören’in belli bölgelerine gidip gelecekse, buradan Çankaya’ya gidip gelecekse, eğer 15 km’ye kadarsa yolculuğu, gidiş-dönüş bu yıl toplam 19.640 TL ödeyecek en yüksek rakam. Geçen yıl bu rakam 9.353 TL idi, yani %108 zam geldi servis ücretine. 15 km’yi aştığında her bir km için geçen yıl 150 TL ödüyordu, bu yıl 325 TL ödeyecek. Düşünebiliyor musunuz bu yıl %116 zam gelmiş.

Bu akıl alır bir durum değil. Bu zam, bu ücretler ödenebilir değil. Düşük gelirli, sabit gelirli insanlar sabah kalkıp, hazırlanıp işine giderken bir taraftan çocuğunu okula bırakamayacak insanlar, bu paraları ödeyemezler. Bu işin mağduru hem velilerdir, hem de servisçilerdir.

Servisçiler de yükselen, artan maliyetlerin altında eziliyor. Bir yıl, iki yıl, üç yıl, dört yıl aynı servisçi bir öğrenciyi taşıyor. Devlet okullarındaki servisçilerle görüşüyorum, bu parayı da alamıyoruz biz velilerden diyorlar. Ama bir taraftan maliyetleri artıyor.

Özel okullar içinse durum bambaşka. Özel okullarda bu azami ücret, yani üst düzey ücret tarifesine de uyulmuyor. Özel okula bir veli öğrencisini gönderiyorsa, illa yatı katı var, zengin, varlıklı anlamına gelmiyor. Bazen iki öğretmen bir araya geliyor, kıt kanaat, küçük bir yeri varsa satıyor, arabası varsa satıyor, çocuğunu okutmak istiyor.

Özel okullarda durum çok daha trajik. Ankara’nın çok bilinen bir kolejinden elimde belge var. Elimdeki belgede azami olarak 19.460 TL olması gereken servis ücreti, 48 bin TL olarak veliye yansıtılmış.

Yani veli bakımından durum trajik, servisçi bakımından durum trajik. Özel okullarda durum başka türlü trajik, devlet okullarında durum başka bir trajik.

Servisçiye gelince. Mazota geçtiğimiz yıldan bu zamana %43,40 zam yapılmış, lastik %96,66 yani lastik %100 zamlanmış, zorunlu trafik sigortası %110 zamlanmış. Servise gitti, aracının yıllık bakımını veya km bakımını yaptıracak, mazot filtresi %90,58 zamlanmış, start stop 95A akü geçtiğimiz yıl benim burada basın toplantısı düzenlediğim günden bu yana %111 zamlanmış, geçtiğimiz yıl bir servisçi arkadaşımız 4.977 TL’ye bir akü alırken, bugün 10.530 TL’ye alıyor.

Yani Değerli Arkadaşlarım, veli için de servisçi için de çok zor bir durum.

Diğer bir mesele de şu, bu servis ücretlerine yılda bir kez zam yapılırdı. Geçtiğimiz yıl ilk kez ocak ayında bir ara zam yapıldı ve bu sene bu ara zam tekrarlandı. Ne denir buna? Yani “yol oldu”. Demek ki velilerimiz şuna göre hesap yapacaklar; bu servis ücretine bir daha zam gelebilir.

Bu yıl yayınlanan tarifede şöyle bir ifade var, yıl içerisinde akaryakıt fiyatları arttığı takdirde, artış miktarı tarifeye yansıtılır. Bu yazılmış bu sene. Ne yapsın? Servisçi ne yapsın? Akaryakıt fiyatı artarsa bütün sene bu fiyatla taşıması mümkün değil ki.

Sınırsız güncelleme, sınırsız zam diye bir şey olmaz. İnsanlar hesap yapıyor, kitap yapıyor. İnsanlar aile bütçesini hazırlıyor.

Benim bu okulda okuduğum yıllarda, bu okulun öğrencisiyken, şuradaki kapıdan bir sınıfa girerdik ve ev ekonomisi diye bir ders alırdık. Şimdi o ders var mı yok mu bilmiyorum. Ev ekonomisi dersinde ilkokul, ortaokul çocuklarına bir yıllık aile bütçesi nasıl yapılır onu öğretiyorlardı. İşte bugün benim elimdeki uygulanması gereken kuralların ve servis ücretlerinin yazdığı tarife benim ortaokulda gördüğüm ev ekonomisi dersine aykırı. Yıl içerisindeki akaryakıt fiyatlarını yansıtmak demek sınırsız güncelleme ve sınırsız zam demektir.

Uzaya dört şeritli yol yapma iddiasındaki bir iktidar, yönettiği ülkede çocukların servisle okula gitmesinin mümkün olmadığını görmelidir. Sarayın 1 günlük masrafının 18 milyon TL olduğunu biliyoruz. Ben şimdi Cumhurbaşkanına buradan bir çağrı yapıyorum. Sarayın bir günlük masrafını kıs, 1000 çocuk okula bir yıl ücretsiz gitsin gelsin, 2 günlük masrafı kıs 2000 çocuk gitsin gelsin, 3 günlük masrafı kıs 3000 çocuk koca bir sene boyunca okuluna ücretsiz gitsin gelsin.

16 tane uçağı var Cumhurbaşkanının. Bir uçağının değerinin 120 milyon dolar olduğunu kendileri söylüyor. Muadilleri 200 milyon dolar hadi onların dediğini doğru kabul edelim. 16 uçağın var, insaf et, merhamet et, uçaklardan birini sat, 200 bin çocuğumuz bir yıl boyunca okula ücretsiz gitsin dönsün, ne var?

Bakın ekonomik krizi iliklerimize kadar yaşadığımız bir yıl olacak bu yıl. Bu derin krizde Cumhurbaşkanı, çoluk çocuk için, 16 uçağının bir tanesinden vazgeçse ne olur? İki tanesinden vazgeçse ne olur? Bir insanın neden 16 uçağı olur? O insan çocukların ve ülkesinin geleceğini nasıl düşünemez?

Ben bu okuldan çıkıyordum. Kış aylarında akşamın karanlığında, 1.duraktaki evime kadar yürüyordum. Şu anda bu okulda okuyan bir çocuğumuzun karanlıkta 1.duraktaki evine kadar yürüme şansı yok. Niye? Bu iktidar sahiplerinin ülkeyi güvensiz hale getirmesinden.

Tekrar ifade edeyim, ev sahipleri ile kiracılar arasındaki çatışmanın, veliler ve servisçiler arasında da olmasını hiçbir şekilde istemiyoruz. Velilerin de büyük bir mağduriyet yaşadığını düşünüyoruz. Servis şoförü arkadaşlarımızın da bu durumdan hiç mutlu olmadığını biliyoruz.

Peki çözüm önerimiz ne? Şimdi buradan bir servise bineceğiz, bir benzinliğe gideceğim, servise mazot alacağım, oradan da servisle TBMM’ye gireceğim. Basın kapısında çözüm önerimizi sizlerle paylaşacağım.

Sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyorum."

Okuldan ayrıldıktan sonra TBMM'de tekrar basın toplantısı düzenleyen Akdoğan şu ifadeleri kullandı:

"Milli iradenin tecelligâhı olan TBMM’deyiz. İlkokulu okuduğum okulumun önünden çıktık. Bir benzinliğe gittik. 500 TL’ye 13 litre mazot aldık. Geçtiğimiz yıl aynı gün yaptığım basın açıklamasından sonra benzinliğe gelmiştik ve 500 TL’ye 20 litre mazot almıştık. Servisçinin 7 litre mazotu buharlaşmış uçmuş. Şimdi bizim önerimiz okul servislerinde kullanılan akaryakıtın %50 sübvanse edilmesidir. Dolayısıyla 500 TL’ye 13 litre değil, 26 litre mazot alınmasıdır. Böylelikle geçtiğimiz yılın da ilerisine taşınmalı şartlar. Servisçi esnafımız aynı zamanda yedek parçada ve araç yenilemede vergi indirimleri aracılığıyla rahatlatılmalıdır. Bu rahatlama servisçilerimizden velilere yansıyacaktır. İki senedir adet haline gelen ağustos ayı rakam açıklamalarının üstüne Ocak ayında yapılan ara zam uygulaması bu sene böylelikle Ocak ayında indirim olarak velilere yansımalıdır. Önümüzdeki Ocak da tekrar zam yapılmamalı, önümüzdeki Ocak da bizim yaptığımız bu öneriler neticesindeki yasal düzenlemelerle indirime gidilmelidir.

Sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyorum."

ü