CHP Aleviler’in partisidir, çünkü yüzyıllarca ‘sapkın’ bir mezhep olarak tanımlandıktan sonra, Aleviler Cumhuriyet’in ve kurucu partisi olan CHP’nin laiklik vurgusunu kurtarıcı olarak görmüşlerdi.Kılıçdaroğlu’nun genel başkan seçilmesinden sonra, ‘CHP Alevilerin partisidir!’ yaftası tekrar dolaşıma girdi, şimdilerde adaylık konusu etrafında, yarı açık, yarı örtük biçimde tekrar dillendirilir oldu. Açık konuşalım; CHP Aleviler’in partisidir, ama Alevi partisi değildir. Aleviler’in partisidir, çünkü yüzyıllarca ‘sapkın’ bir mezhep olarak tanımlandıktan sonra, Aleviler Cumhuriyet’in ve kurucu partisi olan CHP’nin laiklik vurgusunu kurtarıcı olarak görmüşlerdi. Gerçi, cumhuriyet rejiminin tüm laiklik vurgusuna karşın, halen Sünnilik esas alınıyordu, bunun en bariz göstergesi Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yapısı idi. Bu konuda öne çıkan tartışmalar çerçevesinde, bir zamanlar sol liberaller ve muhafazakârlar arasında ‘cumhuriyet rejimi’nin laikliğinin aldatmaca olduğuna dair bir ortak görüş öne çıkmıştı. Ben bu noktada, demografik ve kültürel belirleyiciliğin devreye girdiğini düşünenlerdenim. Bu arada, ‘kültürel belirleyicilik’ derken, sadece ‘hâkim’ olan ve imparatorluğun bürokratik kültürünün mirası demek istemiyorum. Alevilik, demografik olarak da, göçebe ve kırsal unsura mahsus bir kültür iken, Sünnilik hem İmparatorluğun resmi mezhebi, hem de saray dışında da şehirli, yerleşik kültürün temsilcisi idi. Alevilerin kamusal hayatta görünürlüğü, sadece cumhuriyet laikliği nedeniyle değil, kırsaldan şehirlere doğru toplumsal hareketlilik çerçevesinde oldu. Bu çerçevede, Alevilik aynı zamanda şehirli yoksulların siyasi temsili olarak sol-sosyalist hareketler içinde yer aldı. Alevilerin, İslam içinde Hz. Ali’den gelen ‘devrimci’ dalgayı temsil ettikleri iddiası romantik bir söylemdir; zira aynı gelenekten gelen Şiilik Safavi İran’ında iktidarın dini olabilmişti. Ancak sonuçta, Türkiye’de cumhuriyet döneminden itibaren, Alevilik, laiklik ve sol siyasetler ile özdeşleşmiş oldu. CHP’yi solcu bir parti olarak görenlerden değilim. Ancak, CHP, önce ‘ortanın solu’ tanımı, sonra ise sosyalist sol’un tarih sahnesinden çekilmesi ile çerçevesinde, sağcı partilere karşı sol siyaset ile anılır bir parti haline gelmiş olduğu da bir gerçektir.
CHP’nin seküler orta sınıf destekçileri, katı bir laiklik tanımı çerçevesinde demokrasi fikrinden uzaklaşmamış olsalar, daha geniş ölçekte toplumsallaşabilir ve demografik bir çıkmaza girmekten kurtulabilirlerdi. Kılıçdaroğlu, CHP’yi bu çıkmazdan çıkarmaya çalışıyor.İki binli yıllara gelindiğinde, CHP (sıklıkla da demokrasi eksikliği pahasına) laikliğin temsili özelliği öne çıkmıştı. Bu süreçlerde toplumsal tabanı hep önceliği laiklik olan seküler orta sınıf ve Alevilerin toplamı ile sınırlı oldu. Açık konuşalım: CHP’de, siyasi kadrolarda Alevi temsilinin artmasının nedeni büyük ölçüde, Alevi olmayan seküler orta sınıfın demografik varlığının azalmasının sonucudur. Buna karşın Aleviler kamusal hayatta giderek daha fazla yer almaya başlamıştır, bu bir kayırma meselesi değil, sosyolojik bir sonuçtur. Zamanında, yargı başta olmak üzere bürokraside ağırlıklı bir temsil kazanmaları cumhuriyet bürokrasinin katı laiklik anlayışının sonucu idi, AK Parti iktidarı ile, bu durum tersine çevrildikten sonra, CHP’de temsillerinin mahiyeti ‘muhalefet’ çerçevesinde değişmiş oldu. Bu gerçeğin görmezden gelinmesi sonucu, şimdilerde alttan alta kaynatılan, ‘CHP Alevi partisi oldu, her kademede Alevilere öncelik veriliyor’ şaiyası, sağcı ve mezhepçi olmayanlar arasında dahi kabul görmeye başladı. Alevilere karşı mezhepsel yaklaşımlar son bulmuş olsa idi, Aleviler CHP’yi tek adres olarak görmeyebilirdi. Diğer taraftan, CHP’nin seküler orta sınıf destekçileri, katı bir laiklik tanımı çerçevesinde demokrasi fikrinden uzaklaşmamış olsalar, daha geniş ölçekte toplumsallaşabilir ve demografik bir çıkmaza girmekten kurtulabilirlerdi. Kılıçdaroğlu, CHP’yi bu çıkmazdan çıkarmaya çalışıyor. Ne kadar başarılı olduğu veya olacağı tartışılır, ancak tam da bu çabasını boşa çıkarmak için, Alevilik sınırlarına çekilmeye çalışıldığı ortada diye düşünüyorum. Lafı çok uzattım, o nedenle, Çubuk davasına dair yazmak istediklerime yer kalmadı. Ama ‘CHP Alevi partisi’dir’ söylemini sonuna kadar tartışmaya açmak gerektiğini düşünüyorum.
Editör: TE Bilisim