Nazan kapakta hüzünlü bakıyor uzaklara ama saçında kırmızı da var mavi de. Sırf hüzün değil hayat, kimi zaman acıtan kimi zaman uçuran güzellikleri başımız üstüne, der gibi…

Nazan Öncel bir şair, bir hediye, bir duygu büyüsü. Değiştirir ruh halinizi. Şarkıları alır götürür sizi bir yerlere de ya aşkı kutlarsınız coşkuyla ya da hüzün saplanır kalbinize, sözlerle ciğerinizi de yakar hani. Ne yalan söyleyeyim; yeni albümün müjdesini verip de “Esme” kulağımıza çarpmaya, kalbimize sızmaya başlayınca önce albümü hemen dinlemeye hazır mıydım, bilemedim.

Bilge bir aşk kadını

Ruhumu hazırlayıp, tam da Münih’te odanın loş ışığına penceremden kar taneleri dans ederek eşlik ederken yaktı yine hüznü. Nazan Öncel, Kara Plak / Geceye Bir Şarkı albümünün çıkış şarkısı “Esme” ile o herkesin hayatında ancak bir kez yandığı ve giden tek kişiye öyle ince sözlerle gitme diyor ki… Şarkının düzenlemesi Erman Arda’dan. Elbette Nazan Öncel’in hazine dostlukları da var yine albümde. Düzenlemelerde yıllardır ezberimiz, konserlerde klavyenin başına geçtiği zaman ilk sevincimiz, saçına aklar düşen kıymetlimiz Hamit Ündaş da düzenlemelerde; Janti Hamit… Albümün kapak çalışması da duyguları da kadar ince. Ressam Arslan Eroğlu albüme ve Nazan Öncel’ e yakışır bir iş çıkarmış. Nazan kapakta hüzünlü bakıyor uzaklara ama saçında kırmızı da var mavi de. Sırf hüzün değil hayat, kimi zaman acıtan kimi zaman uçuran güzellikleri başımız üstüne, der gibi… Arkada ağaç yapraklarını dökmüş; kara kuşlar konmuş dallarına ve sanki resimde Nazan o hüzne takılıp kalmıyor, bakmıyor arkasına ve neşesiyle kederiyle kabul ediyor hayatı olduğu gibi bilge bir aşk kadını olarak uzaklara dalıyor. Şarkıları gibi.

Deli gönlünden yeni hediyeler

Albüme ismini veren “Kara Plak” daha şarkının girişinden düzenlemesiyle ve enstrüman kullanımıyla o Nazan’a has, içli Anadolu rock hüznüyle başlıyor. Yine Nazan Öncel’e has o içten, günlük ve sımsıcak ifadelerle şarkılar da var. “Cihangir’deyim gel” o sıcak şarkılardan biri ve bu şarkılarda enstrüman kullanımı ve düzenlemeler romantik bir nostalji duygusu da veriyor. “Amacın ne” şarkısında da şarkıya eşlik eden klarnet gibi sizin de eşlik edesiniz geliyor sözlere. Misal dost meclisinde nakaratı şöyle rakıyla beraber de söylenir. Hemen her konserinde yamacında izlediğim, hakkında çok yazdığım, çizdiğim Nazan Öncel için bir keresinde Cumhuriyet gazetesinde “İyi ki doğdun Nazan” başlıklı yazımda şöyle bir ifade kullanmışım: “Öncel’in yazdığı aşk şarkılarındaki incelik ve bilgelik, yıllandıkça daha derinden hissediliyor” ve ne şanslıyız ki yeni şarkılar dinlemeye devam ediyoruz deli gönlünden… Albümde çok uzun zamandır konserlerinde tek yürek söylediğimiz “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” için yayımladığı “İmdat” adlı şarkısı da var. Kadın cinayetlerine protest şarkısının Demet Evgar’dan, Gaye Su Akyol’a tarz sahibi kadınların şarkıya eşlik ettiği klibini de eminim ki bilirsiniz. Neredeyse her konserinde en önde olup avaz avaz şarkılara eşlik edince, bir keresinde kuliste bana ve canım Murat’a; “Oğlum deli misiniz? Yine mi geldiniz; sırf sıkılmayın değişiklik olsun, diye repertuvarı değiştireceğim,” esprisi yapmıştı. Şimdi yeni şarkılar da eklendi, valla kurtulamazsın bizden, hem hiçbir dinleyicin de bırakmaz peşini. İyi ki varsın.

Editör: Cenk Erdem