Bakanlık "taksirle öldürme" suçundan 10 yıl ceza alan polisi savundu, tazminat vermeyi reddetti
İçişleri Bakanlığı, Küçükarmutlu'da polisin vurduğu 20 yaşındaki Yılmaz Öztürk’ün kusurlu olduğunu savunarak tazminat vermeyi reddetti.
Tazminat davasında Bakanlık kendini şöyle savundu:
"Maktülün evi, vurulduğu istikamete zıt yöndedir. Evine giderken vurulsaydı merminin sırtından değil, göğsünden girmesi gerekir. Polise yönelik hiçbir hareketi olmayan bir insanın polisten kaçması hayatın olağan akışına uygun değildir. Zarar, idarenin eyleminden değil, zarar görenin kendi kusurundan kaynaklandı”
Küçükarmutlu’da yaşayan fırın işçisi Öztürk, 23 Şubat 2016 gecesi evine giderken, polis merkezine maytap atanlardan biri olduğu iddia edilerek, polis Y.H. tarafından açılan ateşle öldürülmüş, İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada polise “taksirle öldürme” suçundan on yıl hapis cezası verilmişti. Gerekçeli kararda, Öztürk’ün ölümünde silahla direnme, direnenleri etkisiz hale getirme, yakalama kararı veya suç üstü koşullarının oluşmadığı, polisin silah kullanma şartlarına aykırı hareket ettiği saptandı.
"EVİ TERS İSTİKAMETTEYDİ"
Hürriyet'ten İsmail Saymaz'ın haberine göre, Öztürk Ailesi tarafından açılan tazminat davasında İçişleri Bakanlığı ölen genci suçladı. Savunmada, bir grup göstericinin Fatih Sultan Polis Merkezi’ne cisim attığı, polisin de bu kişileri kovaladığı belirtildi. Şüphelilerin “Dur” ihtarına uymaması üzerine havaya birkaç el ateş edildiği ileri sürülerek, Yılmaz’ın yere düştüğü iddia edildi. Yanında DHKP/C’nin yayın organı olduğu iddia edilen Yürüyüş dergisinin bulunduğu ileri sürüldü.
Savunmada şöyle denildi:
“Olay günü maktülün polise yönelik hiçbir hareketinin olmadığı, evine giderken yakın mesafeden polis tarafından sırtından vurulduğu iddiası gerçek dışıdır. Kaçan dört şahsa rastlanılmış, şahıslar kovalandığı esnadan Öztürk’ün vurulduğu yere kadar görevlilerce göz takibi kaybedilmemiştir. Kovalamacanın yaşandığı ve olayın meydana geldiği sokakta kaçan şahıslardan başka insanlara rastlanılmamıştır. Dolayısıyla polise yönelik hiçbir hareketi olmayan bir insanın polisten kaçması hayatın olağan akışına uygun değildir.”
Yorumlar
Popüler Haberler
Atatürk Havalimanı Katliamı: Ağırlaştırılmış müebbet alan IŞİD'liler tahliye edildi
'Ölünce beni kim yıkayacak?': TRT'nin reklam panoları tepki topladı
Komisyonda mikrofonlar açık unutuldu: 'Çok yanlış yaptı Bakan Hanım'
Bursa Adliyesi'ndeki silahlı saldırıda yaralanan jandarma şehit oldu
AK Partili Belediye Başkanı, AK Parti ilçe başkanını Ülkü Ocakları üyelerine dövdürdü
Beykoz'da bir polis, 86 yaşındaki ünlü mimarı silahla yaraladı