Babacan: "Bu ülkenin Merkez Bankası Cumhurbaşkanı'nın elinde adeta bir oyuncağa dönüştü"

DEVA Partisi lideri Ali Babacan, partisinin ilçe kongresinde konuştu. Babacan, Erdoğan'ın 'merkez bankası bağımsız' sözüne yönelik, "Laf dinlemiyor diye Merkez Bankası Başkanını değiştiren Cumhurbaşkanı, dün de çıkmış ‘Merkez Bankası bağımsız’ diyor. Yarım saat önce konuştuğunu kendisi yalanlıyor. Bu ülkenin merkez bankası Cumhurbaşkanı'nın elinde adeta bir oyuncağa dönüştü" dedi. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin Çorum İskilip ilçe kongresinde konuştu. Babacan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle: "Ne zaman ki bir iktidar sorunların çözümüne değil de koltuğu garantileyecek hesaplamalara kafayı takar; işte o zaman artık o iktidarın vakti dolmuştur. Şu anda sosyal medyada birinci sırada tartışılan konu döviz kuru ve Merkez Bankası'nın Para Politikası Kurulu. Tüm ülke, 7’den 70’e ekran başına kilitleniyoruz, faiz kararını bekliyoruz. Bu ülkenin merkez bankası Cumhurbaşkanı'nın elinde adeta bir oyuncağa dönüştü. Merkez Bankası başkanları mevsimlik işçiye döndü. Görev süresi falan Sayın Erdoğan’ın hiç umurunda değil. Talimatına uymayanı görevden alıyor. Ben söylemiyorum, kendisi söylüyor. Laf dinlemiyor diye Merkez Bankası Başkanını değiştiren Cumhurbaşkanı, dün de çıkmış ‘Merkez Bankası bağımsız’ diyor. Yarım saat önce konuştuğunu kendisi yalanlıyor. Varlık Fonu, 65 milyar lira borca batmış durumda. Yurt dışından da bulduğu 1 milyar 250 milyon avroluk borç bugünkü kurla 14-15 milyar eder. Varlık Fonu toplamda, 80 katrilyonluk borca batmış durumda. Kendinin bizzat başkanı olduğu Varlık Fonu oldu ‘Yokluk Fonu’. Cumhurbaşkanı’nın bilmediği çok önemli bir konu var: Evet, yüksek faizi hiç kimse istemez ancak faiz de talimatla düşmez. Dünyada paranın en bol olduğu dönemlerden birinden geçiyoruz. Gelişmiş ülkeler dediği ülkeler vatandaşlarına pandemi döneminde karşılıksız destek verdi. Bizde vatandaşlarımıza anca faizli kredi verildi. Lafa gelince faize tabii karşı. İş insanlarına fırça atıyor. ‘Yatırım yapın diyorum, kaçıyorlar’ diyor. Talimatla yatırım geleceğini sanıyor. Koskoca ülkeyi, kadınıyla, genciyle, iş insanıyla birlikte partisinin il teşkilatı sanıyor. Erdoğan sebep; yüksek faiz, yüksek kur, yüksek enflasyon sonuç. İnanın, iki kere iki dört eder gibi net bu. Yüzde 66 ile devraldığımız Hazine’nin borçlanma faizlerini yüzde 4,6’ya indirdik. Bugün geldiğimiz noktadaysa maalesef Türkiye Avrupa’nın en yüksek faizini ödüyor. Faizle mücadele dediğiniz bu mu? Faize geçit vermeme bu mu? Hep lafta. Tıpkı 2002’de olduğu gibi, biz ülkemizi bu krizden de çıkarırız. 2008-2009'da da biz çıkarttık. Bu krizden çıkaran yine bizler olacağız. Paramıza itibar kazandıracağız. Faizler güvenle, itibarla düşecek. Enflasyonu da hayat pahalılığını da gündemden artık çıkaracağız."