Söyleşiler

Azeri muhalifler Oğan’ın Erdoğan kararını yorumluyor: Kesinlikle Aliyev’in parmağı var!

Abone Ol
2023 cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunda elenen Sinan Oğan, ikinci turda Recep Tayyip Erdoğan’ı desteklediğini duyurdu. Azerbaycan cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Oğan ve Erdoğan ile yakın ilişkisi gündeme geldi. Azerbaycanlı muhalifler iddiaları doğruluyor: ‘Aliyev Erdoğan’a Karabağ’ın borcunu ödedi, Türkiye Azerbaycanlaşacak otoriterleşecek, biz bunları 15-20 yıl önce yaşadık’

Sinan Oğan’ın, Recep Tayyip Erdoğan seçiminde Azerbaycan cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in rolü tartışılıyor. Yeniçağ’dan Yavuz Selim Demirağ’ın iddiasına göre Oğan, seçimlerden önce Erdoğan ile görüşmüştü ve bu görüşmeyi Aliyev sağlamıştı. Ülkücü camiayı bilen isimlerden gazeteci – yazar Demirağ’ın Oğan’ın dünkü basın toplantısının ardından Halk TV canlı yayınında seslendirdiği iddia, Azerbaycan kamuoyunda da yankılanıyor. Peki Aliyev rejiminin muhalifleri bu konuda ne düşünüyor? Azerbaycan muhalefetinin tanınmış isimlerine, üçer soru sorduk.

- Size göre Oğan’ın Erdoğan kararında Aliyev’in etkisi nedir?

- Türkiye’nin Azerbaycanlaştığını düşünüyor musunuz? Bunun önünü Aliyev açıyor olabilir mi?

- Azerbaycanlı muhalifler Türkiye'deki seçim sürecini çok dikkatle izlediler. Hatta bazıları ateşli birer Kılıçdaroğlu taraftarıydı. İlk turdaki sonuç sizi üzdü mü? Oradaki psikoloji nasıl?

Gazeteci Afqan Muxtarlı, insan hakları savunucusu Anar Mammadli ve siyasi aktivist Giyas İbrahim cevapladılar.

  MAMMADLİ: TÜRKİYE AZERBAYCANLAŞACAKTIR, ERDOĞAN DURDURULMALI

Aliyev’in seçime müdahalesi bugün başlamadı. Hatırlarsınız ilk tur öncesi Teknofest’e katıldı ve Erdoğan’a açık desteğini söyledi. Biz bunu eleştirdik, Türkiye’nin iç işlerine karışmaktır dedik. Daha sonra Azerbaycan medyasında Erdoğan propagandası başladı. Zaten medyanın yüzde 90’ı Aliyev’in kontrolünde. Burada amaç hem Türkiye’deki Azerbaycan vatandaşlarını, hem de Türk milliyetçilerini etkilemekti.

Sinan Oğan olayına geldiğimizde, onun kararında Aliyev’in ne kadar etkili olduğunu söylemekte zorlanıyorum. Çünkü elimde kanıt yok. Ama sıkı ilişkileri olduğu aşikâr. Zaten burada çalıştığı kurumlar da Azerbaycan hükümetine bağlı. Yani bağımsız kurumlarda çalışmadı.

Aralarındaki fark şu. Erdoğan Türkiye’de şartların sunduğu kadar otoriter olabiliyor. Aliyev bu konuda ondan daha şanslı. Çünkü iktidara geldiğinde demokratik kurumlar yıkılmıştı. Yani şartları daha uygundu. Ve devraldığı otoriter sistemin inşaasına devam etti. İkilinin yakınlaşmasında esas faktör otoriteryanizmdir. Tabii ki ortak finansal faaliyetler de var. Türkiye’deki şirketler burada ihaleleri rahatlıkla kazanabiliyorlar. Fakat bu yakınlık Azerbaycan’a sorun da yaratabilir. Çünkü Türkiye farklı fikirlerdeki insanlardan oluşan bir ülkedir. Türkiye muhalefetiyle de iyi ilişkiler kurmak gereklidir.

Anar Mammadli: “Türkiye gittikçe Azerbaycan’a benziyor. Bu kutuplaşma bir tarafın zaferiyle biterse demokrasinin sonu olur. Biz 15-20 yıl önce bunları yaşamıştık. Yani bu gidiş Azerbaycan’dakine tamamıyla benziyor”

Açıkçası Türkiye eskiye oranla daha fazla Azerbaycan’a benziyor. Mesela seçim süreci boyunca nefret söylemlerine, manipülasyonlara, dezenformasyonlara şahit olduk. Bunlar Rusya’da ve Azerbaycan’da gördüğümüz şeylerdir. Halkın muhalif siyasetçilere karşı kışkırtılması, mesela Erzurum’da yaşananlar, biz de buralardan geçtik. Ama size söyleyeyim, bu keskin kutuplaşma bir tarafın zaferiyle biterse demokrasinin sonu olur. Biz 15-20 yıl önce bunları yaşamıştık. Yani bu proses, bu gidiş, Azerbaycan’dakine tamamıyla benziyor.

Mesela medyanın durumuna bakın. Üç beş muhalif kanal dışında tüm medya Erdoğan’dan bahsediyor. TRT’de Erdoğan 36 saat konuşmuş, diğer adaylara hiç yer verilmemiş. Bu neyi gösteriyor, Türkiye’de seçimler bir partinin, bir grubun kontrolüne girmekte. Seçmen güvenliğindeki sorunlar mesela... Geçersiz oyların böyle fazla çıkması, özellikle Kılıçdaroğlu’nun kazandığı yerlerde daha fazla olması bana şaibeli geldi. O yüzden bana öyle geliyor ki Rusya ve Azerbaycan’da 10-15 yıl önce yaşananlar Türkiye’de şimdi yaşanmaya başlanmış. Bunun ötesi çok zor olacak. Bunu durdurmak lazım.

“Anar Mammadli: Azerbaycanlı muhalifler üzgün. Atatürk’ün burada büyük bir popülaritesi var. O nedenle CHP lideri Kılıçdaroğlu’na bir sempati, bir rağbet vardır insanlarımız arasında…”

Azerbaycanlı muhaliflerde Kılıçdaroğlu’nun ilk turdaki durumu nedeniyle üzgünlük var. Bu sadece Aliyev, Erdoğan meselesi değil. Yarın İran’da Kılıçdaroğlu’na benzer biri çıksın, onu da desteklerim. Ben vatanını seven biri olarak komşularımda da özgür demokratik rejimler olsun isterim. Yoksa Kılıçdaroğlu Akşener’den, Demirtaş’tan iyidir diye bir ayrım yapmam. Ben programa bakarım, bir de olayların gidişatına. Sizin de kaydettiğiniz gibi, Azerbaycanlı muhalifler arasında Erdoğan illa kaybetsin diye düşünenler var. Bize ne, Türkiye’nin iç işleridir, karışmamız doğru değildir diyenler de var. Ama muhalefetin çoğu Kılıçdaroğlu’nu seviyor. Bir de tabii ki Atatürk’ün burada büyük bir popülaritesi var. Bu nedenle CHP liderine bir sempati, bir rağbet var insanlar arasında…

MUXTARLI: ALİYEV KARA PARASIYLA TÜRK SİYASETİNE MÜDAHALE ETMEKTEDİR

Aliyev’in Türkiye’deki seçimlere müdahalesi ilk değil. Seçim günü sonuçlar açıklanmadan Erdoğan’ı aradı ve diğerlerinden daha çok oy topladığı için onu tebrik etti. Bu nüansa pek kimse dikkat etmedi ama sonuçlar netleşmeden Aliyev’in Erdoğan’ı kutlaması seçimlere müdahale demektir. Ayrıca seçim süreci boyunca Aliyev’in yandaş medyası ve trolleri Kılıçdaroğlu’nun aleyhine kampanya yaptılar. Ve yalnız Aliyev değil tabii ki, ona paralel şekilde Rus medyasında ve sosyal medyasında Putin rejimine yakın kişiler, Erdoğan’ın lehine çalıştılar. Sinan Oğan’ın Azerbaycan iktidarıyla yıllardır yakın ilişkileri var. Azerbaycan’da devlet mükafatları almıştır. Aliyev’in elinden madalya almıştır. Ve Sinan Oğan’ın kararında Aliyev’in rolü kesindir.

“Afqan Muxtarlı: Aliyev’in yandaş medyası ve trolleri Kılıçdaroğlu’nun aleyhine kampanya yaptılar. Oğan’ın Azerbaycan iktidarıyla yıllardır yakın ilişkileri var. Oğan’ın kararında Aliyev’in rolü kesindir”
Otoriter liderler birbirine dayanırlar. Putin, Aliyev, Erdoğan, Orban… Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan liderleri Turan birliğinden söz ederler ama kendi evlerinde Rusça konuşurlar. Aliyev dahil… Aliyev’in iktidarda bunca zaman kalması, Putin ve Erdoğan’ın desteklemesi sayesindedir. Şimdi de Erdoğan’a borcunu ödemektedir ve bu kritik seçimlerde Erdoğan’ın yanındadır. Kara parasıyla Türkiye siyasetine müdahale etmektedir. Oğan’ın Erdoğan’ı desteklemesinde Aliyev ile Erdoğan’ın parasal ilişkileri söz konusudur. Bizim çok iyi tanıdığımız Sinan Oğan bir siyaset tüccarıdır. Çıkarları olmasa ne Erdoğan’a, ne de Kılıçdaroğlu’nu müdafaa etmez.

İsa Gamber Azerbaycan için bir kırılma noktasıydı. O döneme benzer çok işaretler var. Ümit ediyoruz ki Türk halkı mayısın 28’inde seçimini yapacak ve Atatürk’ün laik cumhuriyetine oy verecek. Eğer AK Parti iktidarı sürerse, Türkiye Azerbaycanlaşacaktır. Ve ne yazık ki Türkiye’nin Azerbaycanlaşması, geniş bir coğrafyadaki halkların demokratikleşme çabalarına zarar verecek. Türkiye Orta Asya Türk cumhuriyetleri için kilit devlettir. Türkiye’nin demokratikleşmesi bölgenin demokratikleşmesi demektir.

“Afqan Muxtarlı: Oğan’ın Erdoğan’a desteğinde Aliyev ile Erdoğan’ın parasal ilişkileri söz konusudur. Bizim çok iyi tanıdığımız Sinan Oğan bir siyaset tüccarıdır. Çıkarları olmasa Erdoğan’ı müdafaa etmez”

Üzgünüz. Çünkü biz 1. turda Kılıçdaroğlu’nun zaferini bekliyorduk. Ama sonuna kadar Kılıçdaroğlu’nun yanındayız. Azerbaycan muhalefeti Kılıçdaroğlu’nu ve cumhuriyeti destekliyor. Ümit ediyoruz ki 28 Mayıs’ta Kılıçdaroğlu Türkiye’nin cumhurbaşkanı olacak. Biliyorsunuz 28 Mayıs bizim için mukaddes bir gündür. Azerbaycan’da istiklalin ilan edildiği gündür. Ve ümit ediyoruz ki 28 Mayıs, Türkiye’de kurulmuş cumhuriyetin demokratik devamı olacaktır.

İBRAHİM: KILIÇDAROĞLU KAZANIRSA TÜRKİYE GİBİ BİZ DE NEFES ALACAĞIZ

Öncelikle Sinan Oğan, Ebulfeyz Elçibey’in başkanlık ofisinde çalıştığını, onun izinden yürüdüğünü, Türkçü - Turancı olduğunu söylemişti. Ama öğrendik ki, öyle bir görevde bulunmamış. Bu itibar edilmeyecek iddiasını bir kenara koyarsak, Oğan’ın Avrasyacı tutumu belliydi. Avrasyacılar, ki mesela Perinçek onlardan biridir, Türkçülüğü Turancılığı Avrasyacılığın gölgesinde oluşturuyorlar. Bunların Rusya ve Çin sempatizanlığı malum. Sinan Oğan Türklükten konuşur, Çin’in Uygurlara yaptıklarına “abartmayın” der…

Oğan’ın Aliyev’le fotoğrafları var. Ayrıca Azerbaycanlı bir takım üst düzey siyasi görevlilerle, mesela Ramiz Mehdiyev’le falan fotoğrafları dolaşıyor. Yani ilişkileri çok eskilere dayanıyor. Dolayısıyla Azerbaycan’ın lobiciliğini yapması beklenir. Kaldı ki Aliyev ve Erdoğan 2020’den bu yana yakın ilişkiler kurdular. Erdoğan’ın “beşli çete” denen şirketlerinin Karabağ’da yaptığı işler, her ikisinin de çıkarına... Tabii ki, Erdoğan rejiminin bitmesi Aliyev için tehlikeli sonuçlar doğurabilirdi. Rusya Ukrayna’da savaşa dalmışken, Aliyev’in manevra yapabilmek için Türkiye’ye ihtiyacı vardı. Erdoğan da otokrat kardeşliğin hakkını verdi. Yani aralarındaki bağın ekonomik olsun, siyasi olsun çok yönlü olduğu aşikar. Oğan’ın tarafsız kalacağını sanıyordum. Aliyev’in yönlendirmesi çok konuşuluyor. Ben de böyle düşünüyorum ama ben bunun rica-telkin yoluyla değil, bir maddi karşılıkla yapıldığını düşünüyorum.

İbrahim: “Aliyev ve Erdoğan 2020’den bu yana yakın ilişkiler kurdular. Erdoğan’ın ‘beşli çete’ denen şirketlerinin Karabağ’da yaptığı işler, her ikisinin de çıkarına… Aliyev Oğan’a da maddi imkan sağlıyor olabilir”

Türkiye otoriterleşiyor ama bu bir-iki yılda olacak şey değil. Azerbaycan’da 30 sene içinde oldu. Ve ülke bir sülale rejimine dönüştü. Türkiye’nin o yolda gittiği aşikardı. Fakat muhalefet her şeye rağmen ülkenin Azerbaycanlaşmayacağı illüzyonuna kapıldı. Nihayet tehlike çanlarını işitmeye başladılar.

İbrahim: “Azerbaycanlılar apolitik, politika bitirilmiş burada, şimdi sıra Türkiye’de. Kılıçdaroğlu kazansa ne olacak, Aliyev’le sorunu olmayacaktı ki diyorlar ama tam öyle değil işte! Biz de biraz nefes alacaktık”

ü

Azerbaycan’da Kılıçdaroğlu’nun kazanmasını isteyenler az. Genellikle sosyal medyada fikirlerini ifade edebiliyorlar. Burada muhalefetin bir kısmı Kılıçdaroğlu’na desteğini göstermeye çekindi. Mesela Ali Kerimli apaçık tarafını belirtmedi. Çünkü Karabağ savaşından sonraki Erdoğan sempatisi onu korkuttu. Aliyev’in Erdoğan’ın gitmemesi için elinden geleni yaptığı düşünüyorduk. Onun bir dayanağını kaybedeceğini umanların psikolojisi kötü tabii ki. Öte yandan sokak röportajlarında körü körüne Erdoğancılık yapanlar var. Tartışsan Karabağ savaşında bize destek oldu diyecekler. Ama Erdoğan’ın geri alınmış topraklardaki ticari faaliyetleri hiç umurlarında değil…

Azerbaycan insanı bayağı apolitikleştirilmiş, politika bitirilmiş burada, şimdi sıra Türkiye’de. Kılıçdaroğlu da gelse ne olacak, Aliyev’le sorunu olmayacak diyorlardı ama işte tam öyle değil. Türkiye gibi, biz de biraz nefes alacaktık. İlk turdaki sonuçlar biraz moral bozucu oldu, evet.