Pazar Politik

Avrupa Birliği yapay zekâ düzenlemesinde tarihî Gelişme: AI Act

Abone Ol
Yapay Zekâ, veri ekonomisi ve veri temelli iş modellerine sahip şirketlerin kuruluşları gereği ortaya çıkan düzenleme, uyum, kanunileşme meselesi Bilişim Hukuku, Rekabet Hukuku, Fikri Mülkiyet Hukuku, Ticaret Hukuku, Tüketici Verilerinin Korunması Hukuku ve Regülasyon Teorisi dahil olmak üzere pek çok hukuk alanının şekillendirmesini gerektirmektedir. Yapay Zekâ zemininde yükselen dijitalleşmenin günbegün gelişmesi, canlanması, değişimi, dönüşümü bahsi; farklı disiplinler, alanlar, devirler açmaya devam ediyor. Hızlı dönüşüm, gündelik yaşantının yanında ekonomik ve ticari hayatın akışında da etkinliğini artırdıkça artıyor ve Yapay Zekâ ile bağlantılı veri tabanlı yeni iş modelleri oluşuyor. Yapay Zekâ ve hukuk alanının birbirine diğer disiplinlerden daha da sıkı bağlı olmasının ciddi ve dikkat kesilmeyi gerektiren bir nedeni var: Hukuk, Yapay Zekâdan sadece etkilenmiyor, aynı zamanda Yapay Zekâyı düzenleyen konumda. Bu nedenle, adil ve ümitvar bir geleceğin oluşumunda hukukun Yapay Zekâ konusunda kararları belirleyicidir, elzemdir. İşte, şimdi yepyeni bir hukuki gelişme gündemde! Avrupa Birliği, Yapay Zekâ’nın etik ve hukuki çerçevesini belirleme hedefiyle anlaşmaya vardı. AB’nin Yapay Zekâ’ya ilişkin ilkesel deklarasyon açıklaması ve bunu takiben kanunileşme gereğine süreğen şekilde dikkat çekiyoruz. Nitekim Yeditepe Üniversitesi Fikri Mülkiyet ve Sanat Hukuku derslerimde, atölye çalışmalarımızda, hukuk sempozyumlarında Yapay Zekâ’nın eser üretiminden yargı kararlarına dek pek çok başlığın üzerinde duruyoruz. Elbette, yeni gelişmeyi heyecanla karşılıyorum: 9 Aralık 2023, Cumartesi günü yapılan açıklamaya göre Avrupa Birliği, Yapay Zekâ teknolojisinin kurallara bağlanmasını öngören yasa tasarısı üzerinde anlaşma sağladı. AI Act tüm dünyada Yapay Zekâ’nın tanımı, kapsamı, sorumluluk hali ile ilgili  ilk çerçeve metin olma anlamını taşıyor.

Tasarı, Yapay Zekâ’nın olası riskleri, tesirleri temelinde yükümlülükler getiriyor ve bazı uygulamaları yasaklıyor. Yıl sonuna kadar yasa tasarısının nihai şeklinin verileceği söyleniyor.

Avrupa Parlamentosu, AB Komisyonu ve AB’ye üye ülkelerin “AI Act” olarak adlandırılan tasarıda uzlaşma sağlanması; AB Komisyonunun iç pazardan sorumlu üyesi Thierry Breton’ın dediği gibi “tarihî”dir. Thierry, X hesabındaki açıklamasında “AB, Yapay Zekâ’ya ilişkin net kurallar getiren ilk kıta oldu. Yasal bir düzenlemeden çok daha fazlası olan AI Act, AB’deki startup şirketlerin ve araştırmacıların küresel düzeydeki Yapay Zekâ gelişmelerine liderlik etmesi için bir başlangıç” ifadesini dile getirdi.

Öte yandan, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in açıklaması da son derece dikkat çekici: AI Act küresel düzeyde bir ilktir. Yapay Zekâ’nın geliştirilmesinde güvenebileceğiniz, insanların ve şirketlerin temel hakları ve güvenliği için oluşturulan tek yasal çerçeve.”

AI ACT NE GETİRİYOR?

Hukukta anahtar konu ve belirleyici hususlar; hukuki statü, kapsam, tanımlar, sorumluluk meselesidir. AB'nin üzerinde uzlaştığı yasal düzenleme, Yapay Zekâ’nın olası riskleri ve etkileri esasında yükümlülüklerin kapsamını biçimlendirmeyi amaçlıyor. AI Act’te Yapay Zekâ bilhassa sağlık, demokrasi, çevre veya güvenlik alanlarında riskli olarak nitelendiriliyor.

Yapay Zekâ ile üretimde Fikri Mülkiyet Hukuku bağlamında ele aldığım eser sahiplerinin fikri hakları için Kıta Avrupası Hukuku ile uyumlu bir hüküm getiriliyor. AB'nin kuralları; algoritmaları geliştirmek için kullanılacak verilerin kalitesinin güvence altına alınmasını ve Yapay Zekâ’nn geliştirilmesinde hiçbir telif hakkının ihlal edilmemesini öngörüyor. Üstelik Yapay Zekâ ile üretilen metin, görsel ve seslerin YZ Teknolojisi ile üretildiğinin açıkça belirtilmesi zorunlu olacak. Bu ibare de lafzıyla ve ruhuyla; Kıta Avrupası Hukuk sisteminin içindeki eser sahibinin adın belirtilmesi hakkından işleme, çoğaltma, yayma, temsil haklarına dek mali ve manevi haklara ilişkin koruma hususunun güçlendirildiğini gösteriyor.

Uzun süredir insan kontrolünde Yapay Zekâ’ya yönelik bir söylem birliğimiz mevcuttu. Şimdi, AI Act’a göre; kritik altyapı, güvenlik kurumları ve personel daireleri gibi risk olabilecek alanlarda ise Yapay Zekâ kullanımının daha sıkı kurallara bağlılığının hedeflendiği; bu alanlarda, Yapay Zekâ’nın insan kontrolünde olmasının, etik manada önerildiği üzere, şart koşulması planlanıyor.

VERİ EKONOMİSİ, HAKKANİYET VE REGÜLASYON

Varılan uzlaşmaya göre, Yapay Zekâ’dan yararlanan bazı uygulamalar tamamen yasaklanacak. Ayrımcılık ya da insaniyet aleyhine suçlar olarak nitelendirilebilecek hususlarda biyometrik sistemler kesinlikle kullanılamayacak. İnternetten fotoğrafların Yapay Zekâ aracılığıyla seçilmesi veya güvenlik kameralarındaki kayıtların yüz tanıma veri bankaları için kullanılmasına da izin verilmeyecek. Ancak tahdidi olarak belirtilecek istisnai durumlarda, biyometrik verilerin Yapay Zekâ ile kullanılması mümkün olacak.

Avrupa Parlamentosu ile üye ülkeler arasında biyometrik verileri toplama konusunda uzlaşmazlık yaşanıyordu. Parlamentonun hazırladığı tasarıda otomatik yüz tanıma gibi konularda Yapay Zekâ kullanımının yasaklanması öngörülüyordu. Ancak AB'ye üye ülkeler, ulusal güvenlik, savunma ve diğer askeri alanlarda istisnalar yapılmasını istiyordu. Sağlanan uzlaşma, kolluk kuvvetlerinin biyometrik kimlik tanıma sistemlerini kullanmasına kısıtlamalar getirilmesini öngörüyor.

Tartışma yaratan bir diğer konu ise temel modeller olarak adlandırılan, geniş çaplı veriler ile donatılan GPT gibi Yapay Zekâ uygulamalarıyla ilintili düzenleme oldu. Almanya, Fransa ve İtalya temel Yapay Zekâ modellerinin teknolojisi hakkında genel bir düzenleme yerine sadece somut bazı uygulamalara ilişkin mevzuata işaret etmişti. Söz konusu müzakerelerde bu modellerin geliştirilmesinde şeffaflık yükümlülüğünün kesinliği için uzlaşma sağlandı. Yapay Zekâ modelleri yasal olarak belirlenen bazı güvenlik testlerini de geçmek zorunda. Aksi takdirde, gerçek ve kesin para cezaları ile karşı karşıya kalınabilir.

YZ, İLK ULUSLARARASI ANLAŞMA VE YENİLİK

Sonuç olarak; gelişmeler, Yapay Zekâ ve veri ekonomisinin yaygınlaşması ile ortaya çıkan nüfuzun düzenlenmesine yönelik regülasyonları sürekli gündemde tutmaktadır. Yapay Zekâ, veri ekonomisi ve veri temelli iş modellerine sahip şirketlerin kuruluşları gereği ortaya çıkan düzenleme, uyum, kanunileşme meselesi Bilişim Hukuku, Rekabet Hukuku, Fikri Mülkiyet Hukuku, Ticaret Hukuku, Tüketici Verilerinin Korunması Hukuku ve Regülasyon Teorisi dahil olmak üzere pek çok hukuk alanının şekillendirmesini gerektirmektedir. Yapay Zekâ ve veri ekonomisi perspektifinde karşılaşılan iktisadi ve hukuki eylemlere, kanunileşme amacıyla bakmak Yapay Zekâ’nın ticari ekosistemdeki artan ciddi önemi gereğidir. Üstelik veri üretim ve yönlendirme protokolleri üzerine inşa edilen ticari modellerin yaratacağı katma değer, verimlilik ve maliyetler; ekonomi politikaları ile doğrudan ilişkilidir.

Evet, AI Act dünyada Yapay Zekâ üzerine varılan ilk uluslararası anlaşma olarak tarihe geçti. Yıl sonuna kadar yasa tasarısına nihai şeklinin verileceğini öngörmekle birlikte; AB YZ Düzenlemesinin AB üyeleri ve Avrupa Parlamentosu tarafından onaylandıktan sonra iki yıl içinde yasalaşarak yürürlüğe girmesinin amaçlandığı kaydediliyor. Bu süreçte de uluslararası toplum nezdinde Yapay Zekâ’yı, hukuki statüsünü, dönüşümün kanunileşmesini ve insaniyet lehine tüm dünyaya etkisini konuşmaya devam edeceğiz.

ü

ü