Türkiye’nin AB üyelik müzakerelerinde duraksama olduğunu söyleyen AB’nin Bütçe ve İnsan Kaynaklarından Sorumlu Komiseri Günther Oettinger, mali yardımlar ve diğer alanlarda atacakları adımları DW Türkçe’ye açıkladı. AB’nin Bütçe ve İnsan Kaynaklarından Sorumlu Komiseri Günther Oettinger, AB ülkelerinin büyük çoğunun Türkiye ile üyelik müzakerelerinin sonlandırılmasına karşı olduğunu, ancak son dönemdeki gelişmeler nedeniyle, Türk hükümetinin yararlanabileceği mali yardımları kısacaklarını açıkladı. Oettinger, Berlin’de diplomatlar, düşünce kuruluşu temsilcileri ve gazetecilerin davet edildiği özel bir etkinlikte bir araya geldi. AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker’in çarşamba günü yapması planlanan ve merakla beklenen “Birliğin Durumu” başlıklı konuşması öncesinde, katılımcılarla görüş alışverişinde bulunan Oettinger, DW Türkçe’nin, AB-Türkiye ilişkileri hakkındaki sorularını yanıtladı. Türkiye’nin AB üyelik müzakerelerinin askıya alınıp alınmaması konusunun,ekim ayındaki AB liderler zirvesinde konuşulacağını belirten Oettinger, bu konuda AB üyesi ülkeler arasında uzlaşı olmadığına dikkat çekti. Geçen hafta, AB üyesi ülkelerin dışişleri bakanlarının Estonya’nın başkenti Tallinn’de bir araya geldiğini, sadece Almanya ve Avusturya’nın Türkiye’nin AB’ye tam üyelik müzakerelerine son verilmesi yönünde görüş belirttiğini kaydeden Oettinger, “Bu şu anlama geliyor: Hâlihazırda pek çok ülke, makul nedenlerle, müzakerelere son verilmesini istemiyor. Bu konuda bir uzlaşı yok” dedi. Türkiye’deki son gelişmeler nedeniyle AB’nin zaten yeni müzakere başlıkları açmayı planlamadığını vurgulayan Oettinger şöyle devam etti: “Zaten hâlihazırda gerçek anlamda müzakereler de yapılmıyor. Türkiye’ye aday ülkelere sağlanan mali yardımlar kapsamında verilen kaynağı kısacağız. Müzakere sürecinde fiili duraksama söz konusu. Ama müzakerelerin resmi olarak sona erdirilmesi halinde yanlış bir mesaj verilmiş olunur. Bu sadece Sayın Erdoğan’a, ‘Avrupalılar bizi istemiyor’ deme fırsatı verir. Ben bu karşılıklı ithamların, suçlama oyununun yanlış olduğu kanaatindeyim”.