Manşet

1 Mayıs tutuklusu öğrencilere baskı ve engellemeler: Telefon, mektup hakkımız yasaklandı

Abone Ol
" Ortada çok büyük bir hukuksuzluk, çok büyük bir adaletsizlik var. Tamamının bir an önce serbest bırakılması gerekir." Anayasa Mahkemesi’nin açık kararına rağmen 1 Mayıs'ın Taksim’de kutlanmasına izin verilmemiş, engellemelerin ardından çıkan olaylar ve sonrasında yapılan operasyonlarda gözaltılar ve tutuklamalar yapılmıştı.

İtirazlar ve çağrılar sonrası bazı öğrenciler tahliye edilirken, 59 kişi Marmara Cezaevi’nde hala tutuklu bulunuyor.

Öğrencilerden duruşmaya davet

Anka'nın aktardığına göre CHP'li Çakırözer tutuklu öğrencilerden Berkan Bütün ve Alev Palo’yu Marmara Cezaevi’nde ziyaret etti.

Bütün ve Palo, cezaevlerinde yaşadıkları ihlalleri Çakırözer’e aktarırken, tüm yurttaşları temmuz ayında yapılacak duruşmalarına davet etti.

'Üniversite sınavına cezaevinde girdim'

Çakırözer’in Marmara Cezaevi’nde ziyaret ettiği Berkan Bütün, yaşadıkları sürece ilişkin şu mesajları verdi:

“Toplam 55-60 kişi buradayız. Evet yapılan girişimlerle bazı öğrenciler çıktı. Ama içeridekilerin çoğunluğu yine öğrenci. Ben üniversite sınavına burada girmek zorunda kaldım. Kendi TC kimliğimi kabul etmedikleri ve ille de cezaevi kimliği görmek istedikleri için sınava geç başlatıldım. Burada mektuplarımız engelleniyor. Evrensel ve Yeni Yaşam Gazeteleri gelmiyor. Ben Devrimci Gençlik Dernekleri üyesiyim. Burada Halkevleri, TÖB, Sol parti, Kaldıraç, Partizan, SMİ gibi gruplardan isimler var, Eğitim Sen’liler var. Hepimizi Saraçhane’den Taksim’e gitmek istedik diye tutukladılar. Bizim duruşma günümüz belli değil. Bazı arkadaşlar 3 Temmuz, bazıları 17 Temmuz’da hakim karşısına çıkacak.”

'Sınavlara gidemedim, bursumu kaybediyorum'

Çakırözer’in cezaevinde görüştüğü Marmara Üniversitesi Siyaset Bilimi birinci sınıf öğrencisi Alev Palo ise sınavlarına giremediğinden bursunu kaybetme riskiyle karşı karşıya kaldığını aktardı.

“Biz Anayasal hakkımızı kullanıp Taksim’de 1 Mayıs kutlamak istediğimiz için cezaevine konulduk. 40-45 gündür hukuksuz biçimde burada tutuluyoruz. 59 kişi bu bayrama ailelerimizden, arkadaşlarımızdan ayrı girmek zorunda bırakıldık. Büyük bölümümüz öğrenci. Özgür Özel’e teşekkür ederiz. O Adalet Bakanı ile temasa geçince bazı öğrenciler tahliye edildi. Ama içeridekilerin büyük bölümü hala öğrenci. Ben de Marmara Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölümü birinci sınıf öğrencisiyim. Buradaki tutukluluğumuz her birimiz için çok mağduriyetler yarattı. Okuldaki sınavlarına gitmek isteyenler jandarma eşliğinde götürüldü. Ama içinde olduğumuz durum nedeniyle ben gitmedim. O yüzden bazı derslerden kaldım. Ortalamam düştüğü için de gelecek yıl KYK bursumu kaybediyorum.” Cezaevlerinde tutuklulara sağlanan bazı haklardan kendilerinin faydalandırılmadığını da belirten Palo, destek çağrısında bulundu: “Özellikle spor ve sohbet hakkımızı bugüne kadar hiç kullandırmadılar. Gezi Direnişinin yıl dönümünde koğuşlarımızda anma yaptık diye ben de dahil çoğumuz iletişim cezası aldık. Telefon etme hakkımız, mektup alıp gönderme hakkımız yasaklanmış durumda. Benim de içinde olduğum grubun duruşması 17 Temmuz’da. Herkesi Anayasal hakkımızı kullanmamıza destek için bekliyoruz.”

'Anayasal hakkı kullanmak suç değildir'

Cezaevi ziyaretlerinin ardından açıklamalarda bulunan Çakırözer şunları söyledi:

“Anayasal haklarını kullanarak 1 Mayıs’ta Taksim’e yürümek isteyen aralarında öğrencilerinde bulunduğu 59 kişi bu bayrama tutuklandıkları Silivri Cezaevi’nde girmek zorunda bırakıldılar. Silivri Cezaevi’nde bu 59 kişiden ikisiyle görüştüm. İkisi de öğrenci. Aralarında çok sayıda öğrenci olduğunu ifade ettiler. Çok ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kaldıklarını anlattılar. Yaklaşık 40 gündür cezaevindeler. Bu 59 kişinin bir an önce özgürlüklerine kavuşmaları gerekiyor. Ortada çok büyük bir hukuksuzluk, çok büyük bir adaletsizlik var. Protesto gösterisine katılmak, 1 Mayıs’a katılmak herkesin Anayasal hakkı. Bu Anayasal hakkın kullanılması engellendiği için direnen bu öğrencilerin, bu yurttaşların bir an önce cezaevinden çıkması gerekiyor. Onların cezaevinde kaldıkları her gün özgürlüklerinden, ailelerinden yaşamlarından çalınan günler. Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel Adalet Bakanı’na çağrıda bulunmuştu. Aralarından bazı öğrenciler serbest bırakılmıştı. Şimdi bu 59 kişinin tamamının bir an önce özgürlüklerine kavuşması, serbest kalması gerekiyor. Türkiye’de anayasal hakkımız olan protesto hakkımızı kullandığımız için kimsenin cezaevine konması kabul edilemez.”

Gazeteci Elif Akkuş’a ziyaret

Çakırözer ayrıca, Bakırköy Cezaevi’nde tutuklu eski TRT muhabiri Elif Akkuş ile de görüştü. TRT yönetimine ilişkin yolsuzluk ve nepotizm iddialarının sosyal medyada gündeme gelmesi sonrası TRT yönetimi tarafından hedef alınan Akkuş, 25 yıldır çalıştığı kurumdan gerekçesiz şekilde uzaklaştırılmıştı.

TRT’nin şikayeti üzerine ikinci kez tutuklanan Akkuş, 45 gündür Bakırköy Kapalı Cezaevi’nde tutulmakta. 28 Haziran’da hakim karşısına çıkacak Akkuş, “Bana yapılan mobbingi, yaşadığım hukuksuzlukları, soruşturma sürecinde kamu kaynaklarının kötüye kullanımını ve tanıkların aleyhime baskı altına alınmasını duruşmada hakimlere bir bir anlatacağım” dedi.