Doğan, "20 Temmuz’da açıklanan, 2023 – 2024 akademik yılı hazırlık ve lisans öğrencilerinin yurt başvuru sonuçlarına göre, bin 500 kadar öğrenci açıkta kaldı. Basına yansıyan bilgiler ve öğrencilerin beyanlarına göre; yurt bursuna sahip öğrenciler ve depremzede öğrenciler öncelik hakkına sahip oldukları halde herhangi bir yurda yerleşemediler. Boğaziçi Üniversitesi kayyum yönetimi, Şubat ayında meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından, okulda güçlendirme çalışmaları yapmaya başlamış ve bir süredir devam eden bu çalışmalar kapsamında okulun 12 yurdundan 5'i kullanıma kapatmıştır" dedi.
Doğan, yurtların adil ve eşit bir şekilde dağıtılmadığını iddia eden öğrenciler olduğunu, akademisyenlerin organize ettiği “Boğaziçi Nöbetlerine” katılan bazı arkadaşlarının fotoğraflarının sivil polisler tarafından çekildiğini ve bu kişilerin hiçbirine yurt çıkmadığını kaydetti.
ÖĞRENCİLER CEMAAT TARAFINDAN ARANIYOR MUDoğan açıklamalarını şöyle sürdürdü:
Diğer bir iddia ise Boğaziçi Üniversitesi çevresinde yer alan bazı cemaatlerin öğrenci evlerini yurda çevirme planları olduğu ve yurt sorunlarının açıklanmasının ardından, bazı öğrencilerin "yurdumuz var, gelip kalabilirsiniz", "İTÜ'lü, Boğaziçi’li öğrenciler de bizim yurtlarımızda kalıyor" teklifiyle bir cemaat tarafından arandıklarıdır.
Doğan, Gençlik ve Spor Bakanlı Osman Aşkın Bak'ın yanıtlaması istemiyle hazırladığı soru önergesinde şu sorulara yer verdi:
1. Yurt kuralarında seçilme kıstasları nelerdir? “Boğaziçi Nöbetlerine” katılan bazı öğrencilere kasıtlı olarak yurt çıkmadığı iddiası doğru mudur?
2. Güçlendirme çalışmaları, deprem riskinin yüksek olduğu İstanbul gibi kentlerde hayati önem taşımakta ancak bu çalışmalar, kayyum rektörlüğün yaptığı gibi tepeden inme ve şeffaf olmayan yöntemlerle yapılmamalıdır. Güçlendirmenin hangi binaya ve nasıl yapılacağına kim karar vermektedir?
3. Boğaziçi Üniversitesi’nin 2019 yılında yapımı bitmiş yurdu/lojmanı hangi gerekçelerle yıkılmak istenmektedir?
4. Güçlendirilecek binaların yıkım ve yeniden inşa takvimleri ile ilgili süreçler ve yerine yapılacak binanın planı, ihale koşulları, müteahhidi neden üniversite bileşenleriyle paylaşılmamaktadır?
5. Adında “gençlik” olan Bakanlığınızın, acil/kısa vade, orta ve uzun vadeli planları ile hemen devreye girecek öğrencilerin sorunlarını çözecek uygulama projeleri var mı?
6. Kayyum rektörlük ortaya çıkan kamu zararını ve öğrencilerin mağduriyetlerini nasıl tazmin edecektir?
7. Basına yansıyan öğrenci beyanlarında ifade edilen, üniversiteye yakın cemaat ve bu cemaatlerin yurt faaliyetleri ile öğrencilerin aldıklarını iddia ettikleri telefonlar konusunda ilgili bakanlık ve kurumlarla iş birliği yaparak, inceleme başlattınız mı? Öğrencilerin telefonlarına nasıl ulaşıldığı vahim bir iddia, araştırıldı mı?