Türkiyelileşme, Üçüncü Yol muhasebesi

Abone Ol
Yerel seçimlerde, demokratik Kürt siyasetinin yeniden yapılanması ilk testten geçecek. Bu nedenle, demokratik Kürt siyasetinin, öncelikle demokratik yollarla bugünkü bazı sorunlara yanıt vermesi artık şart hâline geldi. HDP, 27 Ağustos 2023 Pazar günü 4. Olağanüstü kongresini yapıyor. Son Parti Meclisi sonuç bildirisine göre, kongrede “HDP’nin ve geleneğimizi temsil eden partilerin deneyim ve birikimlerinin Yeşil Sol Parti’ye aktarılması, siyasi faaliyetleri askıya alması, hukuksal varlığını sürdürmesi” kararı alınacak. 2023 Mayıs seçim başarısızlığının değerlendirilmesi ve yeni döneme uygun politik Kürt demokratik hareketinin yeniden yapılanması ihtiyacının gereği yerine getiriliyor. Buna paralel olarak, bu ay sonuna kadar il ve merkezi konferanslar yapılacak, Ekim ayı ortasında ise YSP kongresiyle süreç tamamlanacak. Tartışma konularının başında ana akım demokratik Kürt siyasal hareketinin “Türkiyelileşme ve Üçüncü Yol Siyaseti” stratejisi geliyor. Demokratik Kürt siyasetinin bu konuda vereceği karar, belirleyeceği rota, Kürtlerin Türk siyasetine etki edebilme ihtimal aralığını da belirleyecektir. Demokratik Kürt hareketi, bir anlamda tarihsel önemde bir eşikte bulunuyor. 2023 seçimlerinde uğradığı siyasal güç kaybını giderme yoluna girebilmesi ihtimali, Türkiyelileşme siyaseti ile Üçüncü Yol Siyasetinin bütünselliğini koruyarak güncelleme kapasitesiyle doğrudan orantılı görünüyor. Öncelikle her iki kavramın ne anlam ifade ettiğini hatırlayalım. Üçüncü yol siyaseti, Türk siyasetinin milliyetçi inkârcı faşizan siyasal yapılarıyla, statükocu, inkârcı, Kürt hakları karşıtı iki siyasal odağın karşısına; demokratik, eşitlikçi ve özgürlükçü siyaset inşa paradigması geliştirmektir. RADİKAL DEMOKRASİ EKSENİNDE BARIŞ ARAYIŞI Türkiyelileşme siyaseti ise, Kürt siyasal mücadelesinin sıkıştığı alandan çıkmasını ve Türk siyasetini zorlayıcı, değiştirici ve dönüştürücü olabilmesini sağlayacak, toplumsal etki alanını genişletecek yeni toplumsal ortaklaşmalar ve ittifaklar geliştirme siyasetidir. Üçüncü Yol Siyaseti ve Türkiyelileşme Siyaseti, Kürt mücadelesinin pat hâlinin zorunlu bir gereğidir. Radikal demokrasi ekseninde, Kürt sorununda barış arayışıdır. Üçüncü Yol Siyaseti ve Türkiyelileşme Siyaseti, HDP ile siyasette aktüellik kazandı, seçimlerde karşılık buldu. Bu yönelim HDP’ye 2015 Haziran seçimlerinde politik eşik atlattı, ilk kez seçim barajı yıkıldı ve parti TBMM’nin üçüncü büyük partisi oldu. Üçüncü Yol ve Türkiyelileşme siyasetinin taşıyıcısı olarak HDP, 2013-2015 Çözüm sürecinde kuruldu. Bir anlamda barış ve Kürtlerin entegrasyonu projesi/ demokratik siyaset aracı olarak ortaya çıktı.
Doğal toplumsal zeminlerinden kopuk, sol, sosyalist bileşenlerin sınırlı katkılarıyla, Türkiyelileşme siyasetinde yarattığı sorunlar nasıl aşılacak. Türkiyelileşmenin yeni dinamikleri ve yöntemleri nelerdir?
ENTEGRASYON Barış ve entegrasyon, Kürtler için; çocuklarına, kardeşlerine kavuşmaları ve bir biçimde egemenliğin demokratik yollarla paylaşılması, kamusal tanınma anlamına geliyordu. Türkler için; PKK’nin silahsızlanması, entegrasyon siyaseti ile toprak kaybı kaygısının sonlanmasıydı. Özetle Kürt siyaseti, HDP ile girdiği yönelimle, ulusal meselenin ötesindeki sorunlara da odaklanan bir ittifak siyaseti geliştirdi. Hareketin/partinin sorunlarına, ihtiyaçlarına odaklanmayı öncelemek yerine Türkiye’nin demokratikleşmesine, sorunlarına odaklanmayı öncelemeyi Kürtlerin gündemi yaptı.  Kürt meselesinin çözümünü, Türkiye sınırları dahilinde ve demokratik-barışçıl yollarla arayanların, Türk siyasetini zorlayıcı siyasal özne olma iddiasını taşıyanların ne barış siyasetinden ne de entegrasyon siyasetinden uzak durma, “90’lı, 2000’li eski siyasal paradigmaya, özüne dönme” şansı yok. HDP/YSP çizgisinin yeniden yapılanma sürecinde beliren bu türden yaklaşımlar, Kürt siyasal mücadelesi için büyük bir handikap olduğu gibi, Türkiye demokrasi güçlerinin de ciddi zayıflamasına yol açacak bir tehlikeyi barındırıyor. Bütün bunlar, Türkiyelileşme ve ittifaklar siyasetine, Kürtlerin dile getirdiği çeşitli eleştirileri haksız ve anlamsız kılmaz. Aksine bunları daha anlamlı hale getirir. 2015, 2018 ve 2023 seçim sonuçları, Kürtlerin seçim davranışını ve seçimlere ilgisini belirleyenin, barış ve çözüm/ entegrasyon siyaseti olduğunu gösteriyor. HDP’nin, 2015 seçimlerinde siyasetin birinci ligine sıçrayışı, uzun yıllar Kürt seçmenin ikinci tercihi olan AKP’nin çözüm masasını devirdikten sonra her seçimde Kürtlerden daha az oy alması, hatta CHP’nin bu seçimlerde Kürtlerden oy alabilir parti olarak Kürt sahasında yer alması, tam da bundan dolayıdır.
Bu siyasi geleneğin Türkiyelileşme ve Üçüncü Yol Siyasetinde başarıya ulaşması için ne türden yeni bir siyasal strateji geliştirmek durumunda olduğu dikkate alınmak zorunda.
YEREL SEÇİMLER VE KÜRT SİYASETİ 2024 yerel seçimlerinde Kürt demokratik siyasetinin partisi, Türkiyelileşme ve Üçüncü Yol Siyasetini pratiğe geçirecek. Ancak 2023 seçim sonuçlarının örgütsel kırılmalarını, ittifak taktiklerindeki hatalarını, sorunlarını ve yanlışlarını, kurumsal demokratik siyasetin kurallarıyla aşma yoluna girmeden, bugünün ihtiyaçlarına yanıt verecek bir yeniden yapılanmayı başaramaz. Yerel seçimlerde, demokratik Kürt siyasetinin yeniden yapılanması ilk testten geçecek. Bu nedenle, demokratik Kürt siyasetinin, öncelikle demokratik yollarla bugünkü bazı sorunlara yanıt vermesi artık şart hâline geldi. İlk olarak 2024 yerel seçimlerinde, 2019-2023 seçimlerindeki ezik ittifak siyaseti yerine; açık, Kürt seçmeni kuşatan, kayyımların gasp ettiği belediyeleri kazanmanın ötesine geçen, otoriter tek adam rejimini zayıflatma hedefli bir siyasal stratejiyle, Üçüncü Yol ve Türkiyelileşme siyasetinin zeminini Batı’da da nasıl geliştirip, güçlendirilebileceğine karar verecek. Batı’daki ittifak siyasetini, kaybettirme siyaseti yerine kazanma siyaseti olarak hayata geçirmek, muhalefet hareketinin çıkarlarıyla, hareketin önceliğini dengelemek durumunda. Yeni dönemde barış ne olacak, Kürt ve Türk sokağının umudu nasıl inşa edilecek? Doğal toplumsal zeminlerinden kopuk, sol, sosyalist bileşenlerin sınırlı katkılarıyla, Türkiyelileşme siyasetinde yarattığı sorunlar nasıl aşılacak. Türkiyelileşmenin yeni dinamikleri ve yöntemleri nelerdir? HDP son dört seçimde 86 seçim bölgesinin ancak 28’inde en az bir milletvekili çıkarabildi. 81 ilin yarısından fazlasında örgütsel çalışması yok, bu illerde yüzde beşten daha az oy alıyor. Bu siyasi geleneğin Türkiyelileşme ve Üçüncü Yol Siyasetinde başarıya ulaşması için ne türden yeni bir siyasal strateji geliştirmek durumunda olduğu dikkate alınmak zorunda. Kürtlerdeki asimilasyon ve tasfiye kaygılarını giderecek somut öneri nedir?  Silahın tümden devre dışına çıkarılmasına ilişkin somut öneri ve yol haritası ne olmalıdır? Türk milliyetçiliğinin ve Kürt karşıtlığının güçlendiği bir dönemde, 600 üyeli parlamentoda Kürt sorununun çözümü için 80-100 milletvekilliği bandındaki bir temsile ulaşmak, etkili bir muhalefet odağı olmak nasıl başarılabilir, gibi sorulara gerçekleşebilir yanıtlar üretmek zorunda.