Tartıştırılmayan sistemde sol neyi tartışıyor?
Başkanlık veya güçlendirilmiş parlamenter sistem tartışması, sermaye sınıfı ve emperyalist ülkelerin onayıyla sonuca bağlanacak. Sistemin konuşulmadığı “sistem” tartışmalarında daha iyi bir kapitalizm arayışlarına, solu “demokratikleşme”ye ikna çabaları devam ediyor.
Seçimler yaklaşırken ittifakların tartışmaya koyuldukları başkanlık sisteminde devletin yönetiminde bundan sonra parlamentonun siyasette dolduracağı boşluk ve yasamadaki etkisinin nasıl olacağının dışında çok da değişik bir önerisi olan yok. Bu tartışmalar sonucunda bir demokratikleşme beklentisi ile konum almak düzenin meşruluk krizinden çıkmasına sol adına destek vermek anlamına gelir.
Kapitalizmin insanın hayatına olumlu herhangi bir dokunuşta bulunamayacağı, hatta bunun vaadinde dahi bulunamayacağı bir krizden geçtiği bu dönemde sadece seçimlerin sonucuna etki etmek için solun oluşturacağı ittifak düzenden bir beklenti oluşmasına neden olur.
Başkanlık veya güçlendirilmiş parlamenter sistemi tartışması, sermaye sınıfı ve emperyalist ülkelerin siyasete nasıl şekil vermek istedikleriyle ve onayıyla sonuca bağlanacak. AKP’den sonrası iktidar modelinde işçi sınıfı lehine, barınamayan öğrencilerin sorunlarına dair beklenti bugünden söyleyeyim boşunadır.
Sistemin konuşulmadığı ”sistem” tartışmalarında daha iyi bir kapitalizm arayışlarına solu “demokratikleşme”ye ikna çabaları devam ediyor. Sistem yani kapitalizm kendisine meşruluk ararken sola ihtiyaç duyuyor. Solun bu tartışmalarda olması oyunun yeniden kuruluşunda kendisine yeni bir pozisyon edinmesine yol açacağı algısının oluşması gerçekte tartışmaya değer kapitalizmin kendisinin tartışılmasının önüne set çekmeye yarıyor.
Laikliği tartışmaya açmıyorlar. Adalet binalarının dualarla açılması, bu açılışta iki ittifakında el açıp dua etmesi yüksek öğretimde okuyan öğrencilerinin barınma olanağı olmadığı için cemaat yurtlarına zorunlu bırakılması, iftar sofralarında sözde solcu milletvekilinin el açıp şov yaptığı bir ortamda tartıştığımız yeni yönetim modelinin değişik yanları neler?
Milyonlarca emekçinin açlık sınırındaki asgari ücretinin muhalefetteki ittifakın 350 TL zam yapacağını vaat etmesi yeni yönetim modelinde emekçiler açısından değişimin göstergesi.
Değişmeyen ise başkanlık sistemi tartışmalarında da bugünkü güçlendirilmiş parlamento tartışmalarında da sermaye sınıfıyla anlaşmaya varılıp çıkarları garantiye alındıktan sonra tartışma başlıyor.
Sol sınırları çizilmiş bu siyaset tarzının içerisinden birisinin yanında yer almak ve bu doğrultuda siyasetini belirlemek zorunda değil. Oluşacak diğer bir ittifakın belirleyeni Sistem karşıtlığı yani kapitalizm karşıtlığı merkezde olmalı. Sadece karşıtlık üzerinden değil yeni bir sistemin belirleyeni olduğunu gösterecek adımlar atmalı.
Kapitalizm marketlerde çürük meyve ve sebzeleri ucuz fiyata emekçilerin önüne sererken sosyalizm dünün düşte kalanı değil bugünün milyonlarca emekçinin, gencin tek çaresi olduğunu bu ittifak göstermeli. Sosyalizmde aç, barınamayan insanlar var diyemiyor düşmanları dâhil.