Diyarbakır eski Baro Başkanı Tahir Elçi’nin Sur’daki tarihi Dört Ayaklı Minare önünde öldürülmesinin üzerinden bir yıl geçmesine rağmen dosyada hala tek bir fail bulunmadı. Tarih Elçi Cinayeti Soruşturma Komisyonu üyesi ve aile avukatı Mahsuni Karaman, “Elçi dosyasıyla ilişkimiz kesilmiş, hangi aşamada olduğunu bilmiyoruz” dedi. Diyarbakır Barosu, 28 Kasım 2015’te Sur’daki Dört Ayaklı Minare önünde eski Baro Başkanı Tahir Elçi’nin katledilmesinin üzerinden bir yıl geçmesine rağmen failleri hala bulunmadı. Soruşturmanın açıldığı günden bu yana 3 savcı değişirken, geçen 1 yıla rağmen hiçbir ilerleme kat edilmedi. Elçi’nin katledilmesinin üzerinden bir yıl geçerken, bu zaman içinde soruşturmayı yakından takip eden Diyarbakır Barosu Tarih Elçi Cinayeti Soruşturma Komisyonu üyesi ve Tarih Elçi’nin aile avukatı Mahsuni Karaman, Elçi dosyası üzerinden bir yıl geçtiğini ancak kendilerine hiçbir bilgi verilmediğini söyledi. “ELÇİ’NİN ÖLÜM ŞEKLİ BİLE BELİRLENEMEDİ” Tahir Elçi’nin Türkiye ve dünya kamuoyu tarafından bilinen, tanınan bir kişi olduğunu dile getiren Mahsuni Karaman, Elçi’nin ölümünün bir cinayet olduğu yönünde ellerinde çok ciddi verilerin olduğuna vurgu yaptı. Karaman, bu verilerin en önemlisi Elçi’nin yaptıkları ve cinayetin işlendiği sürecin kendisi olduğunun altını çizdi. Karaman, “Tahir Elçi 15 Ekim 2015’te Tarafsız Bölge programında sarf ettiği sözler nedeniyle bir gün sonra hakkında soruşturma başlatıldı. 20 Ekim’de ise hakkında yakalama kararı çıkarıldı. 21 Ekim’de derdest edilmek istendi ve tutuklamaya sevk edildi. Adli kontrolle serbest bırakıldı, basın ve sosyal medyada hedef gösterildi. Ölüm şeklini bile belirlediler. Elçi’nin cinayetinin köşe taşları o günlerde atıldı” şeklinde konuştu. “DOSYAYLA İRTİBATIMIZ YOK” Elçi cinayetinin dosyasına sıradan bir adam öldürme olarak bakılamayacağını ifade eden Karaman, soruşturma dosyasının da bu bağlamda yürütülmesi gerektiğini hep söylediklerini anlattı. Elçi cinayeti sonrasında bu cinayetin faillerini, sebeplerinin araştırılmadığını düşündüklerini belirten Karaman, bir yıldır etkisiz bir soruşturma yürütüldüğünü, son 6 ayda dosyayla ilgili hukuken ve fiilen hiçbir irtibatlarının olmadığını söyledi. Karaman şöyle devam etti: "Elçi dosyasında herhangi bir gizlilik kararı olmadığı halde bu dosyayla ilişkimiz kesilmiş, örnekler verilmiyor, dosyanın şu an itibariyle hangi aşamada olduğunu bilmiyoruz. Ama bildiğimiz şeyler var. Dosyada hala tek şüpheli yok. Elçi’yi vuran silah tespit edilemedi, çünkü mermi çekirdeği bulunmadı. Net deliller olmadığı için de bu cinayeti aydınlatma açısından ilerleme kat edilmedi. Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı’ndan 100’ün üzerinde talebimiz oldu. Bu taleplerimiz konusunda ne yaptığını bilmiyoruz. Çünkü savcı ne kamuoyuna ne de bize bilgi vermiyor." “ÜÇ SAVCI DEĞİŞTİ, HİÇ İLERLEME YOK” Şu an Elçi dosyasını elinde bulunduran savcının kendilerine henüz dosyayı incelemediğini anlatan Karaman, şimdiye kadar üç savcının değiştiğini ve bir önceki savcının da dosyayı incelemeden başka bir savcıya teslim ettiğini söyledi. Gizlilik kararı olmamasına rağmen, dosyanın kendilerinden gizlenmesi ve bilgi verilmemesi faillerin bulunmasını da zorlaştırdığını söyleyen Karaman, “Elçi cinayeti sonrasında savcı ‘Bu bizim için namus borcudur’ dedi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ cinayeti aydınlatacağına dair sözler verdi. Cumhurbaşkanı, Başbakan cinayetin aydınlatılması için vaatlerde bulundu. Bu taahhütlerinin yerine getirilmesini istiyoruz” diye konuştu. “YAKIŞIR’IN BEYANLARINI SORACAĞIZ” Elçi’nin vurulduğu gün Mahsun Gürkan’ın cinayeti işlediğine dair yapılan değerlendirmelerin tamamını incelediklerini ifade eden Karaman, görüntülerde elinde silahı namlusundan tutan Gürkan’ın Elçi cinayetinin faili olmasının mümkün olmadığını, cinayet anını son 3-4 saniyeye kadar indirdiklerini söyledi. Gürkan o olayda hiçbir şekilde silah kullanmadığını, Balıkçılarbaşı mevkisinde iki polisi vurarak öldüren, sonra sokağın içinde bir polisi vuran ise Uğur Yakışır olduğunu dile getiren Karaman, tüm bunları görüntülerde gördüklerini ve bunların tartışmasız olduğunu ifade etti. Karaman, “Fırlatılan silah da dosyadadır. O silahın polis memurunu vuran silah olduğu ortaya çıktı. Uğur Yakışır’ın birkaç gün önce beyanları çıktı. Yakışır’ın beyanları sonrasında teknik bir inceleme yapılabilir. Bu konuda bizim Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan birkaç soruyla taleplerimiz olacak. Dosya hazırlayıp sunacağız” dedi. “TETİKÇİ BULUNURSA İLERLEME SAĞLANIR” Elçi’nin cinayete giden yolun 19 Ocak 2007 yılında katledilen Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink ile aynı olduğunu ifade eden Karaman, iki cinayet de bir birbirine çok benziyor dedi. Soruşturmanın başlangıcı açısından Dink cinayetinde küçük bir avantajın olduğunu o da kısa bir süre sonra tetikçi olan Ogün Samast’ın yakalanması olduğuna dikkat çeken Karaman, Elçi cinayetinde fail bulunmadığı için de dosyada ilerleme kat edilmediğini söyledi. Karaman, “Bizi faillere götürecek sağlam delil yok dosyada. Tetikçi bulunursa sonrası için ilerleme sağlanır. Bir yıl geçti ama hâlâ istediğimiz yerde değiliz” diye konuştu.