Kadına karşı şiddet sadece fiziksel değil pek çok şekilde gerçekleşebiliyor. Bu şiddeti daha da azaltmanın yollarından birisi sadece merkezden yer alan kanun değişiklikleri ile değil yerel yönetimlerce de mümkün. Kadın hakları ve kadın çalışmaları alanında akademisyen olan Ayşe Kaşıkırık yazdı.
“Kadınlara karşı kamusal ve özel sahada, fiziksel, psikolojik maddi ya da sembolik şiddet içermeyen bir KENT, ki bu durum kamusal alanların ve ortak malların güvenli kullanımını ve yararlanılmasını sağlar, özgür hareket kabiliyetini güvence altına alır. Korkunun kadınların özgürlüklerine mâni olmadığı bir KENT.”
Kadınların Şehir Hakkı
Kadına şiddetin görünen ve görünmeyen çok farklı yüzünün olduğunu biliyor musunuz? Fiziksel şiddet, psikolojik (duygusal) şiddet, cinsel şiddet, ekonomik şiddet, dijital şiddet, flört şiddeti, ısrarlı takip ve daha fazlası. Özcesi, kadına şiddetin binbir yüzü var.
Belediyelerin, ulusal (
5393 sayılı Belediye Kanunu, 11. Kalkınma Planı, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele IV. Ulusal Eylem Planı ) ve uluslararası boyutta (
Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları, Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi, Kadınlara Yönelik Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi, Avrupa Yerel Yaşamda Kadın-Erkek Eşitliği Şartı, Avrupa Kentsel Şartı gibi) kadına karşı her türlü şiddetin önlenmesinde kritik sorumlulukları var.
Toplumun yarısını oluşturan kadınların yerelde ihtiyaç duydukları hizmetlerin sunulması belediyelerin asli görevlerindendir. Belediyeler hak temelli bir yönetim anlayışıyla toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına, kadınların ve kız çocuklarının güçlenmesine öncülük edebilir; uygulayacağı politikalarla kadınlara ve kız çocuklarına yönelik her türlü şiddetin ve ayrımcılığın son bulmasına katkı sunabilir.
ŞİDDETİN GÖRÜNMEYEN YÜZÜ
YANINDAYIZ Derneği’nin, Hollanda Büyükelçiliği’nin destekleri ile yürüttüğü “Şiddetin Görünmeyen Yüzü” başlıklı projeyle toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin en önemli sonuçlarından biri olan kadına yönelik şiddetin sona ermesine katkıda bulunulması amaçlandı. Projenin hedef kitlesinde, yerel yönetim çalışanları, mavi yaka çalışanlar ve üniversite öğrencileri yer alıyordu. Teknik uzmanlığını üstlendiğim bu projenin bir çıktısı olarak “
Yerel Yönetimler İçin Kadına Yönelik Şiddet Farkındalığına İlişkin Rehber El Kitabı” hazırlandı.
Kitap açık erişimlidir [1]
Yerel Yönetimler İçin Kadına Yönelik Şiddet Farkındalığına İlişkin Rehber El Kitabı
Yerel yönetimler için hazırlanan bu rehberde hem teorik bilgiler hem de alandan deneyimler yer alıyor. Rehberde
kadına yönelik şiddetle ilgili temel kavramlardan ulusal ve uluslararası politika belgelerinde kadına yönelik şiddete,
belediyelerin kadına yönelik şiddetle mücadeledeki sorumluluğundan şiddetle mücadele mekanizmalarına kadar çok sayıda önemli konu başlığı bulunuyor.
Kadına şiddetin görünen ve görünmeyen çok farklı yüzünün olduğunu biliyor musunuz? Fiziksel şiddet, psikolojik (duygusal) şiddet, cinsel şiddet, ekonomik şiddet, dijital şiddet, flört şiddeti, ısrarlı takip ve daha fazlası.
Aynı zamanda, proje kapsamında iş birliği yapılan belediyelerin (
Bodrum Belediyesi, Çiğli Belediyesi, Doğubayazıt Belediyesi, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Maltepe Belediyesi, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Seyhan Belediyesi ve Tepebaşı Belediyesi) toplumsal cinsiyete duyarlı uygulamalarına ilişkin mevcut bilgiler 6 başlıkta toplandı:
- Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Farkındalık Çalışmaları
- Kadın Danışma/Dayanışma Merkezleri ve Sığınma Evleri
- Kent Konseyleri ve Meclisler
- Stratejik Plan, Politika Belgeleri ve Yerel Eşitlik Eylem Planı
- Kadınların ve Kız Çocuklarının Konumlarının Güçlendirilmesi ve STK’lar ile İş Birliği
- Belediyenin Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Yaklaşımı, Ayrımcılıkla Mücadele
Belediyeler İçin Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Kontrol Listesi
Öte yandan, bu rehberi özgün kılan en önemli husus “
belediyeler için toplumsal cinsiyete duyarlı kontrol listesi” içermesi.
Bu kontrol listesi aşağıdaki ana konu başlıklarından (ve altında yer alan keşfedici sorulardan) oluşuyor:
- İdari Yönetim
- Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Birimi/Eşitlik Birimi
- Kadın Danışma/ Dayanışma Merkezleri ve Sığınma Evleri
- Kent Konseyleri ve Meclisler
- Belediye Meclis Komisyonları
- Stratejik Plan ve Politika Belgeleri
- Yerel Eşitlik ve Eylem Planı (YEEP)
- Kadınların ve Kız Çocuklarının Konumlarının Güçlendirilmesi ve STK’lar ile İş Birliği
- Belediyede Kadınlara Yönelik Hangi Meslek Edindirme Kursları Düzenleniyor?
- Belediye Kırsal Alandaki Kadın ve Kız Çocuklarını Güçlendirmek İçin Planlama Yapıyor mu?
- Belediye Bünyesinde Şiddetsiz ve Güvenli Kentsel Yaşam İçin Yapılan Uygulama Var mı?
- Belediye Kadınların Kamusal Hizmetlere, Kültürel ve Sosyal Hayata Erişimini Artırmak İçin Hangi Olanakları Sağlıyor?
- Belediyenin Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Yaklaşımı ve Ayrımcılıkla Mücadele Politikası
- Bütçe ve Belediye Yatırımları
Yerelde uygulanacak toplumsal cinsiyete duyarlı politikalarla kadına karşı her türlü şiddetle ve ayrımcılıkla etkin mücadele edilebilir.
SONSÖZLER
‘Yerel Yönetimler İçin Kadına Yönelik Şiddet Farkındalığına İlişkin Rehber El Kitabı’nın iyi bir yol gösterici kılavuz olacağına ve şiddetsiz kentlerin inşasına katkı sunacağına inanıyorum.
Şiddetsiz bir dünya mümkün! Bunun için çözüm yolları mutlaka yerelde aranmalı. Yerelde uygulanacak toplumsal cinsiyete duyarlı politikalarla kadına karşı her türlü şiddetle ve ayrımcılıkla etkin mücadele edilebilir. Dolayısıyla, yerel ölçekte yapılan veya yapılacak olan her çalışma daha da anlam kazanıyor.
Bu rehberin toplumsal cinsiyet eşitliğinin yerelleşmesine ve kurumsallaşmasına katkı sunması dileğiyle…
Ezcümle, şiddetsiz bir dünyanın yolu yerelden geçiyor!
---
KAYNAKÇA
[1]
Yerel Yönetimler İçin Kadına Yönelik Şiddet Farkındalığına İlişkin Rehber El Kitabı,
https://www.yanindayiz.org/uploaded_files/dosyaKayit/221130190800_el-kitabi.pdf.