Loading...
Batı’nın başka meşguliyetleri var. Türkiye’deki iç siyasete Rusya başta olmak üzere Orta Doğu ülkelerinin İran ve hatta Suriye’nin etkisi daha olası. Bu yüzden muhalefet dış politika konularına iyi çalışmak zorunda.İran ve Rusya kadar, son günlerde temasa geçilebileceği sinyalleri verilen Esad Yönetimi de, olası bir Suriye Operasyonu’nda söz sahibi olacak. Türkiye’deki Suriyelilerin, askeri bir operasyonla oluşturulacak “güvenli bölgeye” gönderilebileceği vaadi de, seçimlerde iktidarın kullanabileceği bir kart. Hakikaten böyle bir güvenli bölge oluşturulması veya Suriyelilerin, topluca sınırdışı edilerek bu bölgeye gönderilebilmesinin mümkün olabilmesi değil konu. Mesele, bu vaadin bir seçim yatırımı olarak kullanılması olasılığı… Geçen hafta şu satırları kaleme almıştım: “Belli ki, sırada Suriye’ye bir askeri operasyon var. “Suriyelilerin, güvenli bölge oluşturulması yoluyla geri gönderileceği” vaat edilecek. Daha önce, 2019’da “Barış Pınarı” Operasyonu döneminde, seçmenler gerçekten de bu vaade inanmıştı. Barış Pınarı Operasyonu’na olan kamuoyu desteği, 2018’de gerçekleşen Zeytin Dalı Operasyonu’na göre yaklaşık 10 puan daha yüksekti. Tam da Barış Pınarı’nda, “Suriyeliler güvenli bölge oluşturulup geri gönderilecek” vurgusu yapıldığı için… Ve Barış Pınarı Operasyonu ertesinde, Cumhur İttifakı oylarını yaklaşık 5 puan arttırmış-2019 yerel seçimleri ve tekrarlanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri ertesi esen rüzgarı da bir süre olsun tersine çevirmişti.” Rusya’nın Türkiye’nin seçimlerine olabilecek etkisinin daha ziyade, askeri bu gibi operasyona yeşil ışık yakmak ve Suriye olan ilişkilerin “düzenlenmesinde” hamilik rolü üstlenmek üzerinden olabileceğini düşünüyorum. Murat Yetkin ise, 15 Ağustos’taki yazısında ekonomide işleri seçimlere kadar yoluna koyacak 55 milyar dolarlık şu dış destekten bahsediyordu:
“Ekonomiye pompalanarak döviz kurunu düşürecek, kış aylarında doğal gaz ve elektrik fiyatlarını indirecek, seçim öncesi hayat pahalılığına çare bulacak bu 55 milyarın dökümüyse şöyle çıkarılıyordu: Suudi Arabistan’dan 20, Katar’dan 15, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Rusya’dan ise 10’ar milyar dolar gelecekti.”“Dış mihraklar” olarak hep geçen ABD’de Joe Biden yönetiminin ve Avrupa Birliği’nin kendi iç siyasi sorunları ve Ukrayna Savaşı kaynaklı ekonomik sıkıntılar olmak üzere bir sürü başka meşguliyetleri var. Son kertede, Türkiye’deki iktidarla da bu aralar kötü geçindikleri söylenemez. Suriye’ye yapılacak bir askeri operasyon gibi konularda da, Ankara’yı daha önce de durduramadılar; şimdi de bu veya başka konularda fazla etkileri ve hatta ilgileri olacağa benzemiyor. Türkiye’deki iç siyasete Batı’nın müdahalesinden ziyade, Rusya başta olmak üzere Orta Doğu ülkelerinin (Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan), İran ve hatta Suriye’nin etkisi olması bile daha olası. Bu yüzden de, muhalefet de dış politika ve ilişkiler konularına iyi çalışmak ve hazırlanmak zorunda.