İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan ve Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık'ın da aralarında olduğu 87 kişinin gözaltına alınmasıyla ülke genelinde başlayan protestolar üçüncü gününde de sürüyor.

Müsavat Dervişoğlu, İYİ Partilileri Saraçhane’ye davet etti Müsavat Dervişoğlu, İYİ Partilileri Saraçhane’ye davet etti

İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri de bu akşam Saraçhane'de toplandı. Saraçhane'deki mitinge DEM Parti ve Türkiye İşçi Partisi (TİP) dahil muhalif partiler ve sendikalar da katılıyor.

CHP, İstanbul'daki eylemlerde hak ihlaline uğrayanlara hukuki destek sağlayacağını duyurdu

CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, İstanbul'da devam eden protestolarda hak ihlaline uğradığını belirten vatandaşlara hukuki destek sağlanacağını duyurdu. Çelik, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Hiçbir gencimiz ve vatandaşımız yalnız değil. Hukuki destek numaralarımızı rehberinize kaydedin" diyerek bir görsel paylaştı. Telefon numaralarının yer aldığı görselde ise şöyle denildi:

"Milletin iradesini hedef alan darbe girişimine karşı İstanbul'da devam eden protestolarda hak ihlaline uğrayan başta gençlerimiz olmak üzere tüm vatandaşlarımız için Hukuki Destek Hatlarımıza ulaşabilirsiniz. CHP İstanbul İl Başkanlığı tarafından paylaşılan hukuki destek hatları şu şekilde: 0538 217 5682 - 0537 401 2406"

Özgür Özel yurttaşlara sesleniyor

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Saraçhane'de yurttaşlara sesleniyor.

Özgür Özel'in konuşmasından satırbaşları şöyle:

* İstanbul'un iradesine yapılan darbeye itiraz için buraya toplandığımızda, birbirimize söz vermiş, ant içmiştik. Çünkü biz bir miting değil sonuç almaya geliyoruz. Bu bir CHP mitingi değildir. Ancak isimlerini duyduğunuz, sloganlarını duyduğunuz, bir kaç gündür teker teker Ekrem Başkanla dayanışma ve demokrasiye sahip için buraya Saraçhane'ye yani İstanbul'a halkın iktidarının simge noktasına koşan tüm siyasi parti ve oluşumları ve özelikle gençlerimizin dahil olduğu tüm itiraz ve siyaset kurumlarını yürekten selamlıyorum. Hoş geldiniz.

* Biz Saraçhane'ye bir miting yapmaya değil, bir sonuç almaya geliyoruz. Üç gündür Saraçhane'deyiz, nerede olmamız gerekiyorsa orada olmamız gerektiği için Saraçhane'deyiz. Bundan yıllar önce hep birlikte Tayyip Erdoğan, 'Gezi Parkı'nı kesip yerine Toplu Kışlası yapacağım' deyip oradaki Atatürk Kültür Merkezi'ni yıkıp yerine AVM yaptırmak istediğinde o gün nerede olmamız gerekiyordu? O gün Gezi'de, Taksim'de olmamız gerekiyordu. O gün oradaydık. And olsun ki Taksim'i geri alacağız, and olsun!

* Bugün, Saraçhane meydanı boşuna seçilmiş bir eylem alanı değildir. Saraçhane, İstanbulluların Ekrem İmamoğlu'na 2019 yılında Erdoğan'dan alıp artık İstanbul'un tepesinde helikopterle gezip Arap şeyhlerine kupalar süsü vermenden... Artık İstanbul'a karşı kent suçları işleyip Gökdelenler yaptırıp o kentin rantını yandaşına peşkeş çekmenden bıktım. Artık, satacak bir şey kalmayınca, Katarlılara vermek üzere güzelim İstanbul'a bir hançer çekip Kanal İstanbul yapmana izin vermeyeceğim.

* Futbol konuşmayı bilen, 'ben futbolcuyum' diyen Tayyip Bey'e şunu söyleyelim; Ekrem İmamoğlu, Tayyip Bey'i 4 maçta da yendi, kümeye gönderdi. Tayyip Bey, güya yenilmez Tayyip Bey, partisinde hiç seçim kaybetmeyen Tayyip Bey Ekrem İmamoğlu'ndan ilk golü Beylikdüzü'nde yemişti, üstüne de Ekrem İmamoğlu ona burada hattrick yaptı.

İşte bu hazımsızlık bugün de seçimlerin üstünden bir yıl geçmesine rağmen Ekrem Başkan'ın bileğini mertçe bükemeyeceğini gördüğü için yargı sopası eliyle bileğini kırmaya, bu binaya hileyle girmeye çalışmaktadır. Bunun için buraya kendine yakın bir kayyım atamak, bu binada işe girmiş 40 bine yakın her siyasi görüşten liyakatli pırıl pırıl gençleri atıp kendi gençlik kollarını yerleştirmek istiyor. Bunun için biz 19 Mart darbe girişiminden itibaren buradayız, Saraçhane'de nöbetteyiz, direnişteyiz. Burayı Erdoğan'ın kayyumuna vermeyeceğiz.

'Taksim'se Taksim, Çağlayan'sa Çağlayan'

* Yarın Ekrem Başkanımız Vatan Emniyet'ten alınıp Çağlayan Adliyesi'ne götürüldüğünde ve tarih önünde yargılanmak değil, dünyanın en namuslu en çalışkan en kararlı siyasetçisine soru soranları cevaplarıyla yargılamak üzere Çağlayan'da olduğunda o zaman biz de Çağlayan'da olacağız. Günü geldiğinde nerede olmamız gerekiyorsa orada, ayrıla ayrıla değil birleşe birleşe omuz omuza direnerek orada olacağız. Yarın gelişmelere göre Saraçhane ise Saraçhane, Çağlayan ise Çağlayan, Vatan ise Vatan, Taksim ise Taksim!

* Bizi şu anda Türkiye'nin tüm televizyonlarının yanında tabii bunu destekleyenler canlı yayında, köstekleyenler yarın manipülasyon yapmak için dört gözle bizi izliyor. Ancak dünyanın bütün televizyonları, ajansları burada izlerken, biz içindeyiz. Ne kadar görüyorsunuz bilmiyoruz ama dünya ve Türkiye görüyor ki Tayyip Erdoğan'ın istibdat, baskı, yasak rejimi sallanmaktadır, çökmek üzeredir.