İzmir programı kapsamında Ege Belediyeler Birliği tarafından 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla düzenlenen programa katılan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, programda basın mensuplarının soruları yanıtladı.
Cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili soruya yanıt veren CHP Genel Başkanı Özgür Özel şunları söyledi:
* İlk Genel Başkan olduğum gün odada kaldığımda dedim ki; koltuğa oturacaksın sağdan soldan ‘Sayın Cumhurbaşkanım' diyecekler. O yüzden kendime söz verdim. Seçimleri kazanırız Anayasa değişikliği olur, tarafsız Cumhurbaşkanı olur, onu bilmem. Benim bu dönem görevim; Ecevit 1971'de girdiği bütün seçimlerde CHP'yi birinci çıkarmıştı. Benim bu dönemdeki niyetim yerelde verdiğim sözü tuttum, genelde tutmak. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisini yeniden iktidara getiren Genel Başkan olmak istiyorum. Ben bu seçimlerde partimin Cumhurbaşkanı adayı değilim. O doğru adayın belirlenmesinin teminatıyım. Ben yeni bir makam, mevkiye değil yeni bir seçim zaferi konuşmasına hazırlanıyorum genel başkan sıfatıyla. O yüzden başka bir niyetim yok.
'Sorun var gibi gösteriliyor'
CHP'li bazı milletvekillerinin yayınlayacakları iddia edilen bildiri ile ilgili soruya Özel şöyle yanıt verdi:
* Genel Merkez bildirisinde, sürekli birileri parti tartışılsın istiyor bir milletvekilinin rahatsızlığı varsa benim için değerli. 26 milletvekilimizle, 29 milletvekillimizle bir araya geldik oturduk. İletişim sorunumuz yok. Parti içinde bir sorun var gibi gösteriliyor. 81 il başkanıyla görüştük, tüzük kurultayı yaptık, ilçelerde büyük motivasyonla çalışma var. Bunları dışarıdan ısıtmaya çalışıyorlar. Ben dışarıda protesto eden işçiyi görünce demek ki İzmir’de demokrasi var... Tayyip Erdoğan protesto edildi mi, yaka paça... Hopa'da Lokumcu öyle öldürüldü. Bizim iktidarımızda Çankaya Köşkü'nün önünde 20 kişi hakkını arıyorsa Cumhurbaşkanı yatağa huzurlu girer, çünkü demokrasi vardır. Millet bir şey söyleyemiyorsa korkmak lazım.
'Yaptıkları mali darbe'
CHP'li belediyelere yönelik İller Bankası payının kesilmesine ilişkin ise Özel, “Finansal toparlanmayı gördükleri için 1,7 milyarla bir saldırıda bulundular. Asker yoluyla hizmet engelleseler askeri darbe olur. Yaptıkları mali darbe. Belediyeye maaş ödettirmemeye çalışıyorlar. Ödeme, öbür taraftan çöp toplanmasın, siyaset yapacaklar. Otobüs çalışmasın siyaset yapacaklar. O yüzden bu ekonomik darbe girişimi ki, askeri darbe girişimi gibi anayasal suç olmasa da vicdanen bence şiddete bulaşmamakla birlikte zihniyet olarak aynı kötücül aklın ürünüdür. Milletin seçtiğine dipçikle, milletin kamu gücünü kullanarak iş yaptırmamak aynı kötülüktür. Seçilmişe değil, onu seçenlere hürmetsizliktir” diye konuştu.