"Baskıyla, güçle tesis edilen iktidarlar kaybetmeye mahkumdur" dedi.
Partisinin
grup toplantısında konuşan
Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
- Bir meydanın 1 Mayıs'a kapalı olması bir iktidarın aslında lüzumsuz bir tedirginlik içinde olduğunu gösterir. Yerlikaya'yı aradım, işbirliği teklif ettim. Kendisi birtakım yasadışı örgütlerin çağrıları ve istihbaratları da göstererek reddetti.
- Bir yasaklama vardı, o ona 'kısıtlama' diyordu. "Çelenk koysunlar, yarım saat arayla ayrılsınlar, biz orayı açamayız" diyordu. Esasen Taksim, Gezi Parkı kendi egemenlik sancaklarıymış da, oraya toplum giderse iktidarlarını kaybedecekler sanıyorlar.
'İktidarın güçlüsü rızayla gönülle tesis edilendir'
- Siz bir yasakla egemenlik korumaya başlamışsanız, orada egemenlikten bahsedilmez. Baskıyla, güçle tesis edilen iktidarla kaybetmeye mahkumdur. İktidarın güçlüsü rızayla gönülle tesis edilendir. Ülkeyi yöneten akıl bu demokrasi anlayışından mahrum.
- Anayasalar toplumu kuşatırlar. Elbise gibilerdir. Böyle bir metni yapmak, yani topluma yeni bir elbise dikmek... Yeni bir elbise alalım ama kullanmayalım bu israf olur. Anayasa demokrasinin elbisesiyse, sen mevcut anayasaya uymuyorsan, yenisini alsan ne olur, mevcudunda kalsan ne olur?
'Taksim'i kapatmak anayasayı tanımamaktır'
- AYM yürütmeye "Taksim'i yasaklayamazsın" diyor. Bu AYM üyelerini ben atamadım, sen atadın! Bu anayasaya uymayan birisi... Yarın kendisiyle görüşeceğiz. Taksim kararı ortadadır. Taksim'i kapatmak anayasayı tanımamaktır. Can Atalay'ı bırakmamak anayasayı tanımamaktır.
- Gezi tutuklarının her birinin hakkında verilmiş hak ihlali kararı vardır. Onları Silivri'de tutmak anayasa tanımamaktır.
- Yarın nerede 1 Mayıs kutlaması varsa, bir temsilcimiz o kutlamaya katılacak. Hak-İş'in yaptığı kutlamaya da gideceğiz, Türk-İş'in kutlamasına da gideceğiz. Hiçbir sendikayı ayırmadan her sendikanın her şehrindeki kutlamada olacağız. Yarın, işçiler Anayasa'ya uygun olarak Beşiktaş'tan ve Saraçhane'den Taksim'e yürüyorlarsa CHP olarak onlarla birlikte olacağız.
- Buradan tek uyarım... 1 Mayıs işçinin, emekçinin bayramdır. Bu ülkenin askeri de polisi de emekçidir. Onlara kanunsuz emirler verenler yüzünden uygulamak zorunda oldukları kararlar o kardeşlerimizin kişisel kararları değildir. Yasal zeminde görev yapan birtakım kötü niyetlilerin provokasyonları olabilir. Herkesi 1 Mayıs'ı bayram gibi kutlamaya, gaz, cop, kelepçe görmek istemediğimizi, güvenlik güçleriyle çatışma görüntüleri görmek istemediğimizi belirterek hassasiyete davet ederek, şimdiden 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı'nı şimdiden kutluyorum.
- Atanamayan öğretmen yoktur, bu iktidar tarafından atanmayan öğretmen vardır.
- Öğrencilerimizi ODTÜ'de, Boğaziçi'nde gözaltına alan zihniyetin ABD'deki eylemleri övmesi ikiyüzlülükten başka bir şey değildir.
- ODTÜ'deki Devrim Stadı'na o silinemez 'Devrim' yazısını yazan, Filistin Davası'nda hepimizin önderi Deniz Gezmiş ve arkadaşlarıdır. Aklınızı başınıza alın.