Olağandışı iktidara karşı olağandışı muhalefet…

Abone Ol
Halkın bu denli acı çektiği, ekonomik ve sosyal koşulların bu denli ağırlaştığı bir ortamda halk salt iktidarın yıpranmasını bekleyen muhalefeti görmekte ve hiç de hoş duygular beslememektedir. Bir muhalefet hareketinin iktidar olmasının ön koşulu mevcut iktidarı seçime götürecek güçlü bir iradeyi sergilemesi, toplumsal muhalefeti arkasına eksiksiz bir biçimde alabilmesidir. Seçim, sadece seçim günü, sandıkta kazanılan bir süreç değildir. Seçim sandık gününden önce kazanılır. Alternatif politikaların halk tarafından kabul edilmesi, “bizi daha iyi yönetecekler” algısının güçlenmesi ve seçime ezici bir atmosferle gitmesi aslında oyların sandığa girmeden kazandığının göstergesidir. Bugün oluşturulan 6’lı masa demokrasimiz açısından büyük ve tarihi bir önemdedir. Ancak sürecin sanıldığı gibi 6’lı masa lehine işlediği kanısında değilim. Bu denli çözülmüş ve demokratik koşul ve şartların dışında olağan dışı bir iktidara karşı olağan dışı bir muhalefet anlayışına geçiş yapmak gerekmektedir. Yani iktidar ülkeyi yönetemiyor, her geçen gün daha da zorlanıyor ve günün sonunda yani seçime kadar verdiği sözlerin hiçbirini tutmayacak anlayışı yani bekleyelim görelim durumu muhalefet lehine işleyecek bir formülasyon değildir. Halkın bu denli acı çektiği, ekonomik ve sosyal koşulların bu denli ağırlaştığı bir ortamda halk salt iktidarın yıpranmasını bekleyen muhalefeti görmekte ve hiç de hoş duygular beslememektedir. İktidara gelmek ya da iktidar olmak bir yerde bu duygular sosyolojisini yönlendirmekle ilgilidir. Ekonomisi çökmüş, sınırları kevgire dönmüş, insanları açlıktan ve işsizlikten kırılmış, gelecek umudunu yitirmiş ve her an sosyal bir patlamaya dönük çok ciddi enerji biriktirmiş bir ülkede olağan bir muhalefet, olağan bir seçim ve olağan bir süreç yaşanmaz. Eşyanın tabiatına, siyasal eylem ve yönelimlere karşı bir durumdur bu. O nedenle 6’lı masanın her ay bir gündem ile toplanması süreci daha da ağırlaştırmakta ve kitleleri daha da uzaklaştırmaktadır. Siyasal bir öznenin salt demokratik ve yasal bir çerçevede (sanki böylesi bir süreç varmış gibi) iktidara arada bir seçim seçime gidelim çağrısı hiçbir etki uyandırmamaktadır. Bu ağır koşullarda iktidarı seçime götürmeyen bir muhalefetin iktidara gelme şansı olur mu? Siyasal bir özne olmanın koşulu süreçleri belirleyebilmektir. İktidarın seçim kararını almasını beklemek ya da zamanında seçim yapılacak koşullar mevcutmuş gibi hareket etmek geniş kitleleri 6’lı masadan uzaklaştırır. Hele ki erken seçim ülkesi olan Türkiye’de, üstelik bu denli ağır koşullar hiç yaşanmamışken muhalefetin iktidarın vereceği kararı beklemesi siyaseten kabul edilebilir olmaktan uzaktır. Ki tanıdığımız, siyasal pratiğinin bildiğimiz AK Parti mutlaka kendi belirlediği koşullarda her an seçim kararı alabilir. Bu durum muhalefetin aleyhine işleyecektir. Cumhur İttifakı bir yasa çıkardı ve şimdi 6’lı masa bu yasa ile zaman kaybediyor. Tam da iktidarın istediği gibi. Bu süreçte tartışılan formüller giderek daha da içinde çıkılmaz bir hâl alabilir. Oysa muhalefet açısından bu yasayı ve iktidarı aşmanın yolu tektir ve bellidir. O da şudur; 6’lı muhalefet bir an önce ORTAK ADAY ORTAK PROGRAM ORTAK KADRO ile halkın karşısına çıkmalıdır. Burada yaratılacak heyecan hem toplumsal muhalefeti siyasal muhalefetin yanına çeker hem de iplerin iktidardan alınmasını ve iktidarın zorunlu olarak seçime gitmesine sebebiyet verir. Kimsenin seçimi bekleyecek hali ve dermanı kalmamıştır.
Siyasal bir özne olmanın koşulu süreçleri belirleyebilmektir. İktidarın seçim kararını almasını beklemek ya da zamanında seçim yapılacak koşullar mevcutmuş gibi hareket etmek geniş kitleleri 6’lı masadan uzaklaştırır.
Eğer böyle düşünülüyorsa kaybetmek kaçınılmaz olacaktır. Bu çerçevede 6’lı masanın sürekli toplanması önemli olabilir ama her toplantı heyecanın sönümlemesine sebep olacaktır. Kimsenin detaylarla uğraşacak hali yoktur. Geniş kesimlerin bununla uğraşma mecburiyeti de yoktur. Bütün bu detayları parti kurmayları kendi aralarında konuşup çözümler üretebilir. Ama milletin beklentisi somut aday, somut kadro ve somut çözümdür. #MilletKazanacak demek için bu zorunlu sürecin bir an önce hayata geçirilmesi gerekmektedir. Bekleyen ve bekleten kaybeder.