Savcı, Diyarbakır'ın Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kayboldu süsü verilen, 19 gün sonra dere yatağında, çuval içinde, üzeri taş ve çalılıklarla kapatılmış cesedi bulunan Narin Güran cinayetine ilişkin mütalaasını sundu.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, amca Salim, anne Yüksel ve ağabey Enes Güran ile Nevzat Bahtiyar hakkında "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istedi. Narin cinayetine ilişkin bir sonraki duruşma 26 Aralık’ta görülecek.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, mahkemeye sunduğu esasa ilişkin mütalaasında, olayın aile içerisinde gerçekleştiği ve aile tarafından organize biçimde saklanılmaya çalışıldığı kanaatinin oluştuğu belirtilerek, ''Zira köy muhtarı olan ve ailenin tarlalarını ekip biçmesi dolayısıyla da önde geleni olarak hareket eden Salim Güran'ın arama çalışmalarının başından itibaren kolluk birimlerini yanlış yönlendirmeye ve arama çalışmalarına yön vermeye çalıştığı, tedirgin hal ve tavırlarda bulunduğunun kolluk birimlerince de tespit edildi” denildi.

'İlk resmi ihbar saat 20.43’te yapılmış'

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı adına Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlanan 14 sayfalık mütalaada, soruşturma aşamasındaki bölümde, Narin’in arama çalışmaları sırasında Güran ailesinin güvenlik güçlerini yanlış yönlendirdiği tespitleri yer aldı.

Narin’in kaybolmasına ilişkin ilk resmi ihbarın ağabeyi Baran Güran tarafından 21 Ağustos günü saat 20.43’te yapıldığı bilgisinin paylaşıldığı mütalaada, şöyle denildi:

* Narin Güran’ın kaybolduğu yönünde yapılan ihbar sebebiyle jandarma görevlilerince kayıp çocuk vakıası olarak Cumhuriyet Başsavcılığımıza bildirilen olayla ilgili olarak Cumhuriyet Başsavcılığımızın kayıp çocuk ile alakalı sisteme kayıp bildiriminde bulunulması, kamera ve tanık araştırmalarının yapılması, farklı bir durum ortaya çıkması halinde yeniden bildirilmesi talimatlarıyla kayıp şahıs olarak kolluk birimlerince araştırmaya başlanıldığı, Narin Güran'ın kaybolduğuna dair ilk resmi ihbarın 21 Ağustos 2024 saat 20:43 sıralarında ağabeyi Baran Güran tarafından 112 ihbar hattı aranmak suretiyle yapıldığının tespit edildi.

* 21 Ağustos 2024 tarihinden itibaren alınan tanık beyanları ve ailenin beyanları doğrultusunda Narin Güran'ın kayıp olduğunun belirtilmesi ve aile tarafından başkaca şüphelenilen bir husus bulunmadığının açıkça belirtilmesi sebebiyle Tavşantepe Mahallesi ve civarında uzman kolluk birimlerince yoğun bir biçimde arama ve tarama faaliyetleri gerçekleştirildi.

'Salim Güran’ın sergilediği şüpheli tavırlar kolluk tarafından tutanak altına alındı'

Soruşturmada tutuklu amca Salim Güran’ın muhtar olması nedeniyle kolluk birimleriyle sürekli birlikte hareket edip sergilediği şüpheli tavırların kolluk tarafından tutanak altına alındığına kaydedilen mütalaada, şu ifadelere yer verildi:

* Arama çalışmalarının devam ettiği sırada 22 Ağustos 2024 tarihinde Narin Güran'ın kuzeni olan Muhammed Kaya isimli şahsın beyanına göre Suriye uyruklu şahısların kaldığı çadırların yakınında kırmızı renkli bir çocuk terliği bulduğunu ancak kolluk birimlerine haber vermeyi unuttuğunu belirttiği, şahsın aracına daha sonradan binen Osman Güran isimli şahıs tarafından terliğin aile bireylerine gösterildiği ve kolluk birimlerine de haber verildiğinin tespit edildiği, aile bireylerince terliğin numara bilgisinin dahi sorulmadan Narin Güran'a ait olduğunun söylenerek soruşturmayı, yaşantısını günlük çalışmaya bağlı idame ettiren çadırda yaşayan kişiler ile Suriyeli kişilere yönlendirilmeye çalışıldığı, Salim Güran isimli şahsın muhtar olması hasebiyle kolluk birimleriyle sürekli birlikte hareket edip sergilediği şüpheli tavırların kolluk tarafından tutanak altına alındı. 24 Ağustos 2024 günü akşam 21.00 sıralarında Tavşantepe mahallesinde rüzgarsız bir hava olmasına rağmen elektrik tellerinin birbirine temas etmesi neticesinde yangın meydana geldiği, yangın olayının meydana geldiği mahalde Güran ailesine mensup kişilerin olması, hava şartları düşünüldüğünde dış bir müdahale olmaksızın yangın meydana gelmesinin mümkün olmaması sebebiyle yangının arama çalışmalarını etkilemek ve Narin Güran'ın bulunmaması amacıyla organize edildiği değerlendirildi.

Sahte içki ölümleri | İstanbul Tabip Odası: Birincil sorumlu kamu otoritesidir Sahte içki ölümleri | İstanbul Tabip Odası: Birincil sorumlu kamu otoritesidir

''Salim Güran arama çalışmalarında başından itibaren kolluk birimlerini yanlış yönlendirdi''

Mütalaada, kolluk birimlerince yapılan araştırmalarda Narin Güran’ın ikamet ettiği köyde bulunanların çok büyük bir kısmının akraba olması, son görüldüğü yerin evine çok yakın mesafede olması, yapılan kamera ve PTS (Plaka Tanıma Sistemi) çalışmalarında olay mahalline yabancı şahıs ya da araç girişinin bulunmaması hususların dikkate alındığı vurgulandı. Olayın aile içerisinde gerçekleştiği ve aile tarafından organize biçimde saklanılmaya çalışıldığı kanaatinin oluştuğu vurgulanan mütalaada, şuyle devam edildi:

* Zira köy muhtarı olan ve ailenin tarlalarını ekip biçmesi dolayısıyla da önde geleni olarak hareket eden Salim Güran'ın arama çalışmalarının başından itibaren kolluk birimlerini yanlış yönlendirmeye ve arama çalışmalarına yön vermeye çalıştığı, tedirgin hal ve tavırlarda bulunduğunun kolluk birimlerince de tespit edildi. Salim Güran'ın her ne kadar ruhsat kaydı Fuat Güran adına kayıtlı ise de kendi beyanlarında, PTS kayıtlarında ve tanık beyanlarıyla sabit olduğu üzere fiilen kullanmakta olduğu 47 KF 388 plakalı araç üzerinde arama ve inceleme yapıldığı, elde edilen numunelerin Van Jandarma Kriminal Laboratuvarınca yapılan incelemesi sonucu düzenlenen 30 Ağustos 2024 tarihli raporda söz konusu aracın şoför koltuğunun oturma kısmında Narin Güran'a ait DNA profili bulunduğunun tespit edildi. Salim Güran'ın kullanımında olan 47 KF 388 plakalı araçta yapılan ilk incelemede belirttiğimiz şekliyle 30 Ağustos 2024 tarihli raporda aracın şoför koltuğu oturma kısmında Narin Güran'a ait DNA tespit edilmesinin akabinde araç içerisinde daha detaylı inceleme yapılabilmesi amacıyla söz konusu araç çekici marifetiyle Van Jandarma Kriminal Laboratuvarına gönderilmiş, yapılan detaylı incelemede aracın sağ arka kapı iç kısmı üzerinden elde edilen kıl numunesinin Narin Güran'a ait olduğunun tespit edildi. Salim Güran'ın 2 Eylül 2024 tarihinde Cumhuriyet Başsavcılığımızda alınan ifadesinde özetle; 'Narin Güran'ın aracına kendisiyle birlikte kesinlikle binmediğini, Narin'in araca bindiğini hiç görmediğini ve üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini' şeklinde savunmada bulunduğu...'' denildi.

Eski Diyarbakır Barosu Başkanı, avukat Nahit Eren, Cumhuriyet Savcısının esas hakkındaki mütalaasını bugün itibarıyla sunduğunu duyurdu.

Eren, X paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

* Cumhuriyet Savcısı, Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmekte olan NARİN dosyasına, esas hakkındaki mütalaasını bugün itibariyle sunmuştur. Savcılık esas hakkındaki mütalaasında 4 sanık hakkında iştiraken kasten öldürme suçundan Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis Cezası ile cezalandırılmalarını talep etmiştir. 26 Aralıkta Narin için Adalet demek için 8. Ağır Ceza Mahkemesinin duruşma salonunda yerimizi alacağız.

Diyarbakır'ın Bağlar ilçesine bağlı kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos günü kaybolmasının ardından, 19 gün sonra 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi’nde cesedi bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan soruşturma kapsamında açılan davanın ilk duruşması tamamlanmış; ‘iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla yargılanan anne Yüksel Güran, ağabeyi Enes Güran, amcası Salim Güran ve komşuları Nevzat Bahtiyar’ın tutukluluk halinin devamına karar verilmiş ve duruşma 26 Aralık Perşembe gününe ertelenmişti.