Merkez Bankası, politika faizini 250 baz puan artırarak yüzde 45'e çıkardı.

Kararı alan Para Politikası Kurulu'nun yayınladığı metinde, aralıkta enflasyonun son enflasyon raporunda sunulan görünümle 'uyumlu artış kaydettiği' yazıldı. 'Enflasyon baskıları'nın devam ettiği kaydedilen metinde, şöyle devam edildi: "Yakın döneme ilişkin göstergeler, parasal sıkılaştırmanın finansal koşullara yansımasıyla yurt içi talepteki dengelenmenin, öngörülen dezenflasyon süreciyle tutarlı seyrettiğine işaret etmektedir." Metinde, kurulun dezenflasyon (enflasyonun zaman içinde azalması) için 'gerekli parasal sıkılık' düzeyine ulaşıldığını ve bu düzeyin 'gerektiği müddetçe sürdürüleceğini' değerlendirdiği aktarıldı.

Faiz seviyesi korunacak

Kurul ayrıca, şu anki faiz seviyesinin enflasyon belirgin şekilde düşene kadar ve tahmin aralığına yansıyana dek korunacağının mesajını verdi. Bunun yanında 'belirli risk' oluşması durumunda 'müdahale' edileceğini de belirtti:

"Kurul, parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de göz önünde bulundurarak, dezenflasyonun tesisi için gerekli parasal sıkılık düzeyine ulaşıldığını ve bu düzeyin gerektiği müddetçe sürdürüleceğini değerlendirmiştir. Kurul, politika faizinin mevcut seviyesinin aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sürdürüleceğini değerlendirmiştir. Enflasyon görünümü üzerinde belirgin ve kalıcı riskler oluşması durumunda ise parasal sıkılık gözden geçirilecektir."

Ne olmuştu?

İktidarın “Faiz sonuç enflasyon sebep” diyerek genel kabul görmüş ekonomi politikalarının tersine bir politika izlemesi sonrası son iki yılda enflasyon rekor seviyelere ulaşmıştı. 28 Mayıs’ta bir kez daha seçim kazanan Erdoğan hükümeti, ‘Türkiye ekonomi modeli’nden vazgeçip pusulayı tersine çevirmiş ve Mehmet Şimşek’i Hazine ve Maliye’nin, Hafize Gaye Erkan’ı da Merkez Bankası’nın başına getirmişti. Şimşek’in ‘rasyonel politikalara geçildiğini’ açıklaması ardından Merkez Bankası yüzde 8,5 olan faizi yedi ayda yüzde yüzde 42,50’ye çıkardı.

Bu sürede ekonominin döviz ihtiyacının giderilmesi için Şimşek ve Erkan yüzünü Batı ile Körfez’e çevirmiş, birçok kuruluş ve yatırımcılarla görüşmüşlerdi.