Üretim alanında domuz eti kullanıldığı tespit edilen Köfteci Yusuf’u ele geçirmek istediği iddiasıyla davalık olan ve 19 sanık ile birlikte tutuksuz yargılanan firari suç örgütü lideri Sedat Peker, ünlü köfteciye kumpas kurduğu iddialarına yanıt verdi.
Peker “Ne Köfteci Yusuf’muş arkadaş, artık gerilmeye başladım. Biz onun sattığı kadar her Bayram kurban bağışlıyoruz. Bu adam 12 bin kişi çalıştırıyor. Devlet bu domuz etlerini yakalamış mı?” dedi.
'Ben de TT oluyorum, bu ne saçma iştir'
Gazeteci Erk Acarer’e konuşan Sedat Peker, şunları söyledi:
* Her Köfteci Yusuf konuşulduğunda ismimin geçmesi eğlenceli geliyordu. Ne Köfteci Yusuf’muş arkadaş, artık gerilmeye başladım. Köfteci Yusuf bana sevgi duyduğu için bir kez aramıştı, görüştük. Çayını bile içmedim. Biz onun sattığı kadar her Bayram kurban bağışlıyoruz. Ne zaman Köfteci Yusuf gündeme gelirse ben de TT oluyorum. Bu ne saçma iştir. Bu adam 12 bin kişi çalıştırıyor. Devlet bu domuz etlerini yakalamış mı?
‘Devlet domuz eti iddiasını ispatlamakla zorunlu'
Öte yandan Sedat Peker’in avukatı Ersan Barkın da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, müvekkilinin, Köfteci Yusuf’un şubelerinde domuz eti satıldığı ile ilgili haberlere isminin karıştırılmasından son derece rahatsız olduğunu belirtti.
Müvekkilim Sayın Reis Sedat Peker, Köfteci Yusuf’un şubelerinde domuz eti satıldığı ile ilgili haberlere isminin karıştırılmasından son derece rahatsız olmuştur.
— Ersan Barkın (@ersanbarkinn) October 10, 2024
Köfteci Yusuf restoranlarının sahibi Yusuf Akkaş, dönemin muktedir yöneticilerine şirin görünmek için, iddianamede…
Avukat Barkın’ın açıklaması şöyle:
* Köfteci Yusuf restoranlarının sahibi Yusuf Akkaş, dönemin muktedir yöneticilerine şirin görünmek için, iddianamede açıkça olayla ilgisiz olduğu saptanmış olan müvekkil hakkında, bir senedir devam etmekte olan Bursa 5.ACM’deki dosyaya verdiği dilekçeyle, şikayetçi olduğunu söyleyip, kendisinin sanık haline getirilmesine hatta hakkında kırmızı bültenle arama kararı çıkarılmasına neden olmuştur.
* Bu son derece adaletsiz, hakkaniyete aykırı bir davranıştır. Buna karşın, müvekkilin domuz eti ile ilgili yorumu ise şöyledir: Devletin bir insanı uyuşturucu ticareti ile suçlaması halinde, satıldığı iddia edilen uyuşturucuyu ortaya çıkarması nasıl bir zorunluluksa, ürünlere domuz eti karıştırdırıldığı iddiasında da, domuz etlerini delilleri ile kanıtlaması zorunludur.
* Türkiye’yi temsil eden bir marka haline gelmiş, ayrıca 12.000 kişiyi istihdam eden bir işyeriyle ilgili bu tip suçlamalar yapılırken, daha hassas, daha adil davranılmalı ve toplumda şüpheye yer bırakmayacak şekilde tahkikat yapılmalıdır. Müvekkilin, muktedirlere yaranmak için kendisine haksızlık yapan kişi hakkında düşüncesi dahi bu şekildedir. Aslında konunun özeti, herkes, kendisine yaraşır biçimde davranmaktadır.