Loading...
Kızılay’ın yeniden yapılanma sürecinin ilk adımlarıyla, AFAD’ın kuruluşu aynı döneme denk gelir. Kızılay’ın bazı görevleri 2 Şubat 2009 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile yapılan eski tüzük değişikliğiyle elinden alındı.Kızılay’ın yeniden yapılanması süreci iki ayak üzerinden sürdürüldü. İlki şube sayısının 700’den 200 indirilmesi ve liyakatsiz siyasetçilerin ve akrabaların doldurulması. İkincisi ise yardım kuruluşu olmaktan ticari kuruma dönüştürülmesi süreci. Kamu yararına dernek statüsünü ve toplum karşısında sahip olduğu tarihten gelen prestijini korumak için, yasaların etrafından dolaşılarak bir dizi şirket kuruldu. Kızılay, dernek olarak halkın ve kamunun desteğini almaya; askerlerden, öğrencilerden, yurttaşlardan kan, ayni veya nakdi yardımları toplamaya devam etti. Ama asıl olarak bir şirket hâline geldi. Kan, her türden yardım malzemesi, çadır, konteyner alım, satım ticari işlerini Kızılay İçecek, Kızılay Biyomedikal, Kızılay Teknoloji, Kızılay Portföy, Kızılay Sağlık, Kızılay Çadır ve Tekstil, Kızılay Kültür ve Sanat, Kızılay Sistem Yapı, Kızılay Bakım, Kızılay Lojistik gibi şirketleri üzerinden yapmaya başladı. Hatta tüzüğünün “görevleri” başlığının 15. maddesinde “holding, iktisadi işletme” kurmaktan, işletmekten söz ediliyor. Ne hikmetse tüzükte bunlar için ‘Uluslararası Kızılhaç-Kızılay Hareketi mevzuatına’ uygun olması kaydı düşülmüş. Kızılay başkanı Kemal Kınık’ın “ahlaki, akılcı, yasal” diye tanımladığı 6 Şubat depreminde çadır gıda dağıtma yerine bunları AHBAP’a satması veya Sosyal Güvenlik Kurumu’na kan satması, deprem bölgesinde ücretsiz ilaç dağıtan Eczacılar Odasının Ankara Şubesi’ne çadır satması veya son dönemde AFAD’ın dağıttığı çadırların üzerinden Kızılay logosunun çıkarılmasının arka planı buraya dayanıyor. 2009 yılında afetlerle ilgili olarak görev yapan İçişleri Bakanlığı’na bağlı Sivil Savunma Genel Müdürlüğü, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı’na bağlı Afet İşleri Genel Müdürlüğü ve Başbakanlık’a bağlı Türkiye Acil Durum Yönetimi Genel Müdürlüğü kapatıldı. Kızılay’ın yeniden yapılanma sürecinin ilk adımlarıyla, AFAD’ın kuruluşu aynı döneme denk gelir. Kızılay’ın bazı görevleri 2 Şubat 2009 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile yapılan eski tüzük değişikliğiyle elinden alındı. Bu görevleri 2009 yılında 5902 sayılı yasa ile Başbakanlık’a bağlı kurulan Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD)’na devredildi. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçilmesiyle AFAD’ın görev ve yetkileri; 15 Temmuz 2018 tarihli 4.nolu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 30 ila 56’ncı maddeleri arasında yeniden belirlendi ve AFAD İçişleri Bakanlığına bağlandı. Kızılay etkisiz ticari bir kuruma dönüştürüldü. Yardım kurumunun tabutuna son çivi 14 Mayıs 2022’de yapılan 103. Genel Kurul’unda çakıldı. 4 No.lu Kararname ile AFAD; görevleriyle ilgili konularda kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler, yerel yönetimler, Türkiye Kızılay Derneği ve konu ile ilgili diğer sivil toplum kuruluşları, özel sektör ve uluslararası kuruluşlar ile işbirliği ve koordinasyonu sağlamakla yetkilendirildi. Kızılay gibi yanlış Cumhuriyetin en köklü, yaygın ve güçlü yardım kurumunun ticari kuruma dönüştürmek istenmesinde; para, rant hırsı kadar, yanlış cumhuriyetin kurumlarına duyulan öfkenin de rol oynadığı çok açık. Birçok kurum gibi Kızılay da liyakatsiz siyasi kadroların, yüksek maaşla, huzur hakkıyla arpalığına, aile şirketine dönüştürüldü.