KHK’yla atılan taşeron işçi, işe iade davasını kazandı
Mersin’deki Akdeniz Belediyesi’nde terör gerekçesiyle KHK’yla işten çıkarılan işçi, işe iade davasını kazandı.
Evrensel’den Halil Polat’ın haberine göre, taşeron işçi B.G., geçen yıl 672 sayılı KHK’yla işten çıkarıldı.
İşçi, işe iade talebiyle Mersin 2’nci İş Mahkemesi’nde dava açtı. Ancak dava reddedildi.
Yerel mahkeme, kararında Mersin emniyetindeki OHAL bürosunun, mahkemeye B.G.’nin ‘örgüt üyeliği’ ve ‘örgüt propagandası’ suçlarından kaydının bulunduğuna dair bilgi gönderdiğini kaydetti.
Kararda, işe iade talebinin reddine, işçinin ‘terör örgütü ile irtibat veya iltisakı bulunduğuna dair şüphe bulunduğu’ iddiası gerekçe gösterildi.
İŞE İADE EDİLDİ
İşçi bu sefer avukatı Özgür Çağlar’la birlikte Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8’inci Hukuk Dairesi’ne başvurdu.
Yerel mahkemenin kararını bozan istinaf mahkemesi, kararında, işçinin ‘PKK içerisinde faaliyet yürüttüğü’ gerekçesiyle açılan davadan beraat ettiğini ifade etti.
Kararda, ‘işçiye atfedilen başkaca terör örgütlerine aidiyeti, iltisak ve irtibatının bulunduğuna ilişkin belge bulunmadığı gerekçesiyle ve feshin geçerli sebebe dayandığının davalı tarafça ispatlanamadığı göz önüne alınarak’ işçinin işe iadesine karar verdi.
'EMNİYETİN BELGELERİNİ HİÇ GÖRMEDİK'
Kararı değerlendiren avukat Özgür Çağlar, istinaf mahkemelerine giden dosyaların birçoğunun reddedildiğini, kabul edilen ilk dosyanın müvekkiline ait olduğunu söyledi. Avukat, şu bilgileri verdi:
“Mahkeme, açılan bütün davalarda emniyetin gönderdiği yazıları işaret ederek davaları reddetti. Ancak biz emniyetin göndermiş olduğu yazıları bir türlü göremedik. Mahkemeler hem o belgeye dayanarak hem de yargı üzerindeki baskıdan dolayı bütün davalarda ret kararı verdi. Adana Bölge Adliye Mahkemesi’ne itiraz davası açtık. İş mahkemesinin kararının haksız olduğunu belirterek işçinin iş akdinin feshinin geçersiz olduğu yönünde karar verdi ve işçinin işe iadesi kararını kesin olarak verdi. Bu karar bir ilk. Düne kadar birçok davada aynı mahkeme, iş mahkemesinin kararını onadı. Aynı zamanda içerik anlamında bir şahsın terör örgütüyle ilişkili bağlantılı olduğu iddia ediliyorsa, hukuk devletinde kişiye ilişkin somut belgelerin olması gerekiyor. Somut bir belge, delil yok, herhangi bir örgütle bağını kuracak bir köprü yok. Tamamen soyut, sadece muhalif olmalarından kaynaklı OHAL bahane edilerek birçok kesim gibi taşeron işçileri de işten attılar. Bu karar çok sevindirici oldu, özellikle müvekkilim adına. Evli ve çocuklu bir işçi. Karardan sonra çok büyük bir sevinç duydular. Umarız atılan tüm işçilerin davaları kabul edilir ve işlerine geri dönerler. Bu kararın emsal karar olması beklentisindeyiz. Umudumuz bu yönde.”
Çağlar, iş mahkemesi hakiminin kendisine, “İstediğim kararı vicdanen veremiyorum. Benim tayinim çıkacak, bu yüzden davayı birkaç ay sonraya erteliyorum. Çünkü ret kararı vermek istemiyorum” dediğini iddia etti.
Çağlar, hakimlerin baskı altında olduğunu belirterek, “Türkiye’nin her yerinde savcılar, hakimler yoğun bir baskı altında. Davaları kabul etme gibi bir şansları yok. Aslında işçinin davasında haklı olduğu görüyor, biliyor. Hatta bunu işçinin avukatına bile dile getiriyor ama korkudan karar veremiyor” dedi.
Bunlar da ilginizi çekebilir