Kerim Rota ile asgari ücret artışı üstüne

Abone Ol
Asgari ücret açıklanır açıklanmaz Gelecek Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı Kerim Rota’yı arayarak bu artışın ne anlama geldiğini sordum. Türkiye’nin en saygın ekonomistlerinden biri olan Kerim Rota, asgari ücret beklentisinin 8250 ile 8500 lira arasında olduğunu, bu artışın da kendisini şaşırtmadığını söyledi. Asgari ücret açıklanır açıklanmaz Gelecek Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı Kerim Rota’yı arayarak bu artışın ne anlama geldiğini sordum. Türkiye’nin en saygın ekonomistlerinden biri olan Kerim Rota, asgari ücret beklentisinin 8250 ile 8500 lira arasında olduğunu, bu artışın da kendisini şaşırtmadığını söyledi: “Son altı aylık enflasyona bakalım, yüzde yirminin altında: Ama kiralarda, mal ve hizmetlerde çok büyük artışlar oldu. Yüzde ellilik artış yeterli mi, değil, ama beklentiye uygun.” Rota’nın beklentisine uygun bir artış oldu ama çalışan kesim ve işveren açısından da değerlendirmesini istedim. “Çalışan kesimin beklentisini tam karşıladığını düşünmüyorum. Şimdi bakın, geçen sene yüzde elli artış yapmışlardı ama iki ay içinde asgari ücret açlık sınırının altında kalmıştı. Yine böyle olacak. Yüzde elli dörtlük bir artış var. Maalesef, dört kişilik bir aile için asgari ücret şubat ayında bu yeni artışla bile açlık sınırının altında kalacak.” Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçildiğinde asgari ücretin yılın ikinci yarısında açlık sınırının altında kaldığını söyleyen Kerim Rota, artık ciddi artışlar yapılmasına rağmen bu sürenin birkaç aya düştüğünü ifade etti. “İşveren için de zorlayıcı. Enflasyon ortamında bir ‘aldanma’ yaşanır. Cebe çok para girmesi bir yanılsama yaratır çünkü satın almaya yansımaz. İşveren için de benzer bir durum söz konusu. Önce istihdam azaltılır ama sonra bunun yersiz olduğu görülür. Düşünün, sene başında 4250 lira için öldük bittik diyenler bugün bu ücretin ne kadar düşük olduğunu görüyor, kabul ediyorlar.” Enflasyon dibi delik bir havuz misali musluğu ne kadar açarsanız açın havuzun dolmasını engelliyor, başka pek çok sorunu da peşi sıra getiriyor. “Genç işsizliği artıracak. Mevcut çalışanlarda asgari ücretleşme çok yüksek, yeni mezunlarda da hemen herkes asgari ücretli olacak. Birkaç sene öncesine kadar çok iyi bir okuldan mühendis çıkan bir öğrenci, asgari ücretin bir buçuk katıyla iş hayatına başlıyordu. Şimdi, çok sayıda haneye giren para asgari ücretleşti. Devlet tam bir veri açıklamıyor, tam olarak kaç kişi asgari ücretle veya altında çalışıyor bilmiyoruz. Ama yapılan alternatif ölçümlerde bu oranın yüzde elli yediye ulaştığı görülüyor. Bu artık asgari değil standart ücret demek. AB ortalamasında asgari ücretli oranı yüzde on. Doğu Avrupa’da, Balkanlardaysa yüzde yirmi. Zaten yüzde yirmi beşin üstünde sorun var demektir. Türkiye’de yüzde yirmi beşin iki katından fazla bir orandan bahsediyoruz. Bu da bize şunu gösteriyor: İstihdam piyasasını kendi haline bırakırsanız, çalışanlara asgari ücretin altında çok ücret teklif edilecektir. İstihdam piyasasındaki rekabet koşulları tamamen işveren lehine. Asgari ücret, rakamları yuvarlayarak söylüyorum, 300 dolardan 500 dolara çıkmış olacak bu artışla. İşverenlerin tepkisine bakarsak, şirketlerin aylık 500 dolar ödeyemeyeceğini söylemiş olduğunu görüyoruz. Oysa, 500 dolar bile AB ortalamasının altında.” Artışa bir de emekliler ve enflasyon açısından bakalım. “Emekli maaşlarıyla asgari ücretin arası açılıyor. 2002’de en düşük emekli maaşı asgari ücretin bir buçuk katıydı. Ocakta yarısına gelecek. Enflasyonu da tetikleyeceğini düşünüyorum. Enflasyon patikasını kesinlikle yukarı çekecek. Aylık 3-3.5 bir enflasyon ortamındayız ki bu oran da aslında çok yüksek. Bu artışla beraber patikanın yüzde beşlere gelmesini bekliyorum.” Asgari ücretin “100. Yılda 10.000 TL” olacağını yazmıştım bu köşede, Kerim Rota’ya beklentisini sordum. “Nisan başında bir artış daha bekliyorum ben şahsen. Birikmiş enflasyon kadar yapılacaktır, bu da yüzde 15 civarları demek. Yani, o yazıya katılıyorum. Seçime 10 bin lira civarında bir asgari ücretle gireriz.” Bir de verim artışı konusu var. Daha nitelikli işlerde çalışacak insanlar, özellikle de gençler, asgari ücretin standart ücret hâle gelmesinden ötürü daha az sorumluluk taşıyan işlere yöneliyorlar. Tabii böylesi bir ortamda da ekonomide verimlilik düşüyor, inovasyon azalıyor. “Gel, bu asgari ücretleşme durumuna “gençlerde kuryeleşme” diyelim. Bir genç, kariyer planlaması yapacaktır. Diyelim, planlamasına göre, bir yerde üç sene çalışması gerekiyor. Yani, bugünden borç alarak ileriye yönelik beklentilerini hazırlıyor. Ama ne oluyor bu esnada? Geçinemiyor. Üç sene çalışmayı finanse edemediği için de düşük kalibreli işlere geçmek zorunda kalıyor. Tabii ki bu da apayrı, daha uzun vadeli, düzeltmemiz gereken bir sorun.”