MEHMET BARAN KILIÇ

@MehmetBaranKl

[email protected]

16 Ağustos 2024 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan Cumhurbaşkanı kararlarıyla 13 üniversiteye rektör atandı.

İTÜ’ye de TÜBİTAK Başkanı Hasan Mandal atandı. Böylelikle Ağustos 2020’den beri üniversitenin rektörlüğünü sürdüren İsmail Koyuncu’nun görevi sona erdi.

Koyuncu döneminde İTÜ’de yaşananlardan öne çıkanları PolitikYol derledi.

Yüzlerce adrese teslim kadro ilanı

Belirli kişileri tarif eden şartların yer aldığı ilanlar adrese teslim olarak nitelendiriliyor.

‘Kişiye özel ilan’ konusunda hem Yüksek Öğretim Kurumu’nun (YÖK) hem de Danıştay’ın kararları var.

YÖK, 9 Mart 2021’de yönetmeliğe “İlana başvuru koşulu olarak adayların lisansüstü tez veya uzmanlık tezi adlarının kısmi veya tamamı yazılamayacağı gibi ilanda sadece belirli bir adayı tanımlayan özel şartlara yer verilemez” şartı koymuştu.

Danıştay İdari Davaları Daireler Kurulu da başvuru koşullarının kişiye özel olmaması yönünde karara hükmetmişti.

Bu kararlara rağmen Koyuncu döneminde İTÜ, yüzlerce adrese teslim kadro ilanı açtı.

Koyuncu döneminde ilk ilan Aralık 2020’de yani Koyuncu göreve geldikten dört ay sonra açıldı. 70’ten fazla kadro ilanı bulunurken bunların hemen hepsi adrese teslim.

Bir ay önce de yani Koyuncu’nun görev süresi dolmak üzereyken 27 kişilik, Aralık 2023’teyse 84 kişilik kadro ilanı açılmıştı. Bu ilanların da hemen hepsinde de yine kişiye özel şartlar yer alıyor.

Koyuncu’nun dönemi boyunca yüzlerce buna benzer ilan açıldı. Hatta bazı ilanların şartlarında alınacak adayların lisansüstü tezlerinin başlıkları yazıldı.

Bölüm yönetimlerinin hatta bazen dekanların bile açılan kadro ilanlarından haberi olmuyor.

Kadrolar ‘tanıdıklara’ gitti

Bu kadro ilanlarıysa ‘tanıdık isimler’ için açılıyor.

Örneğin 2018-2021 yılları arasında AK Parti Gençlik Kolları Merkez Karar Yürütme Kurulu’nda görev alan Ümit Karadoğan, Koyuncu döneminde hızla yükselenlerden.

2014-2021 yılları arasında İTÜ’de doktorasını yapan Karadoğan’a henüz doktorası bitmeden kadro ilanı açıldı. Aralık 2020’de yayınlanan öğretim görevlisi kadro ilanının özel şartına Karadoğan’ın doktora tezinin adı yazıldı. Bundan altı ay sonra Karadoğan için yeni bir ilan açıldı. Yine Karadoğan’ın doktora tezi ilan şartına yazıldı. Karadoğan böylelikle doktor öğretim üyesi oldu.

Bunun haricinde Karadoğan rektör danışmanlığı da yaptı. Nisan 2022-Nisan 2023 arasında genel sekreter yardımcılığı, Nisan 2023’ten beri de genel sekreter pozisyonunda. Bunun haricinde yurt-burs koordinatörü gibi görevlere de sahip.

Bunun haricinde Koyuncu, çevre mühendisliğinde öğretim üyesi ve lisansüstü tez danışmanlığı yaptığı öğrencileri adrese teslim ilanlarla İTÜ kadrosuna kattı.

2021’in sonunda da Maden Fakültesi Dekanı Mustafa Kumral, yeğeni için adrese teslim kadro ilanı açmıştı.

İdari personelde de aynı tutum sergileniyor. Örneğin iktidara yakın Eğitim-Bir-Sen üyesi bir din kültürü hocası 2021’de genel sekreterlik kadrosunda memur olarak işe alındı. Aynı yıl rektör danışmanlığına, 3-4 ay sonra da Kültür Hizmetleri ve Şube Müdürlüğü’ne vekaleten atandı. Sonrasında da bir memurun gelebileceği en yüksek makam olan daire başkanlığına vekaleten atandı. Bunun haricinde en az iki fakülteye sekreter yapıldı.

AK Parti destekli Akademi Vakfı’na ayrıcalık

7 Mart 2021’de Akademi, İlim, Araştırma ve Eğitim Vakfı kuruldu. Kısaca ‘Akademi Vakfı’ olarak tanımlanan vakfın kağıt üzerinde İTÜ’yle bir bağlantısı olmasa da kurucuları ve yöneticileri İTÜ’lü. Ayrıca vakıf, İTÜ’de de çok sayıda toplantı gerçekleştirdi.

Vakfın yönetiminde Koyuncu dışında İTÜ çevre mühendisliği öğretim üyeleri İbrahim Demir, İzzet Öztürk ve Cumali Kınacı bulunuyor.

Vakfı vakfedenler ve üyeleri arasında da çok sayıda AK Partili ve iktidara yakın isim bulunuyor.

Devlet Su İşleri genel müdürlüğü ve Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim Politikaları Kurulu üyeliği yapmış Lütfi Akça, Erdoğan’ın belediye başkanlığı döneminde belediye iştiraki İSTAÇ’ın genel müdürü Burhan Suat Tüylüoğlu, eski AK Partili vekil ve bakan Veysel Eroğlu, Eski Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, cumhurbaşkanı başdanışmanı ve eski milletvekili İsrafil Kışla, eski Bağcılar belediye başkanı ve milletvekili Feyzullah Kıyıklık, eski vekil Adem Baştürk diğer AK Partili isimlerden.

Vakıf yönetiminde bulunan hocaların öğrencileri de Koyuncu’nun öğrencileri gibi adrese teslim ilanlarla İTÜ kadrosuna alındı hatta öğrenci dekanlığı gibi idari görevler de verildi.

Mustafa Şentop’un oğlu olayı

Koyuncu döneminde yaşanan ve uzun süre gündemde kalan olaylardan biri de eski TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un oğluyla alakalı.

İTÜ’de Ekim 2022’de bilgisayar mühendisliği için açılan tek kişilik araştırma görevlisi kadro ilanına dönemin TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un oğlu Mehmet Selahaddin Şentop da başvurmuştu. Şentop, kadro için açılan sınavda ikinci olmuştu. Bölüm ve fakülte yönetimiyse kadroyu birinci olan adaya vermek istedi. Bunun üzerine Koyuncu, yetkilileri arayarak ‘haşladı.’

Sonrasında ‘sınavda usulsüzlük yapıldı’ gerekçesiyle sınav ve kadro ilanı 6 Aralık 2022’de, sonrasında yeniden ilan edilmek üzere iptal edilmişti.

Bu sırada ilgili bölüm ve fakülte yetkilileri istifa ettirilmiş, sınav komisyonu üyelerine de soruşturma açılmıştı. Bilgisayar mühendisliği bölüm başkanlığına da Şentop’un danışman hocası getirilmişti.

Söz konusu ilan 31 Aralık’ta yeniden yayınlandı ancak ilan, Şentop’un lehine iki madde içeriyordu. Kadro sayısı birden ikiye çıkartılmıştı yani Şentop ilk sınavdaki gibi ikinci olsa bile kadroya girebilecekti. Bunun haricinde Şentop’un güçlü rakiplerinin başvurmasını engellemek için ‘bilimsel hazırlık’ şartı konuldu. İlana göre ‘bilimsel hazırlığı’ tamamlamayanlar ilana başvuramaz ancak bu şart, ilk ilanda yoktu. Söz konusu ilan gündem olunca İTÜ rektörlüğü bilimsel hazırlık şartını kaldırmıştı.

İkinci ilandaki sınav sonuçlarıyla ilk sınavdaki sonuçlar hemen hemen aynıydı. Şentop ikinci olarak kadroya bu sefer girebildi.

Akademisyenlere açılan soruşturmaysa Mart 2023’te sonuçlandı.

Okul yönetimi, söz konusu ilanı iptal ettiğinde şu usulsüzlüklerin olduğunu iddia etmişti:

*Soru ve cevapların ilgili komisyon tarafından tutanak altına alınmaması.

*Sınav sorularının cevap anahtarlarının bulunmaması.

*Adayların cevap kağıtları üzerinde okunduğunu gösteren not, kayıt vb. hiçbir işaretin ve jüri üyelerine ait herhangi bir değerlendirmenin bulunmaması.

*Cevap kağıtlarının üzerinde hangi kritere göre notlandırma yapıldığını gösteren hiçbir emareye yer verilmemesi.

Ancak soruşturma sonucundaysa bu usulsüzlüklerle ilgili herhangi bir ceza verilmedi, ceza verilmesi için de ‘suç icat edildi.’

Cezanın gerekçesiyse şu: Komisyon üyelerinin diğer akademisyenlere danışarak soru hazırlamaları ancak bu hem İTÜ’de bir gelenek hem de böyle bir suç bulunmuyor.

Akademisyenlere baskı

Şentop’un oğlu olayı dışında da akademisyenlere baskı yaygındı.

Örneğin İTÜ Mimarlık Fakültesi’ne bağlı Şehir ve Bölge Planlama Bölümü, ‘Türkiye Planlama Okulları Birliği’nin bildirisini 28 Mart 2023’te sitesinde yayınladı.

Bildiride, 6 Şubat depremlerinden sonra yayınlanan ‘Olağanüstü Hal Kapsamında Yerleşme ve Yapılaşmaya İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’ bilim ve mesleki birikimi göz ardı ettiği gerekçesiyle eleştiriliyordu.

Bildirinin ses getirmesinden sonra 31 Mart’ta, bölümün sitesi okulun bilgi işlem daire başkanlığı tarafından ‘hukuki veya teknik şartlar’ gereğince erişime engellendi.

Site yaklaşık dört saat kapalı kaldı.

Sonrasında bölüm başkanı, söz konusu bildirinin internet sitesinde ‘izinsiz bir şekilde’ yayınlandığı gerekçesiyle görevden alındı ve bölüm hakkında soruşturma başlatıldı.

Yurt sorunları ve öğrencilere baskı

İTÜ’lü öğrenciler yurt sorunlarını dönem dönem gündeme getiriyor.

İTÜ yönetimi yurt kapasitesini mevcut yurtlara yatak ekleterek artırırken yaşam kalitesini düşürüyor, öğrencilerin deyişiyle yurtlarda ‘kitap koyacak bir yer’ bile kalmıyor.

Ayrıca öğrenciler, yurt-burs koordinatörü olarak görev alan Ümit Karadoğan’ın öğrencilere yardımcı olmadığını ve öğrencilerden ‘kaçtığını’ belirtiyor.

Bu durum sosyal medyada gündem olunca Karadoğan hesabını bir süreliğine kapatmıştı. Hesabını sonradan yeniden açsa da uzun süre gizlemişti.

Yine akademisyenler gibi öğrencilere de çeşitli baskılara ve soruşturmalara maruz kaldı.

‘Makale çetesi’

Koyuncu’nun yazdığı makale sayısı, rektör olduktan sonra adeta ‘uçtu.’

Koyuncu’nun 2016’dan beri yazdığı makalelerin sayısı şöyle:

  • 2016: 15
  • 2017: 21
  • 2018: 20
  • 2019: 20
  • 2020: 22
  • 2021: 37
  • 2022: 50
  • 2023: 39
  • 2024: 23

Makalelerin neredeyse tamamında birden fazla yazar bulunuyor. Hatta 10-15 yazarlı makaleler de bulunuyor.

Ortak yazarlarsa hep aynı. Koyuncu’nun işe aldırdığı öğrencileri pek çok kez bu makalelerde karşımıza çıkıyor.

Ayrıca Koyuncu’yla makale yazması için bir hoca bile işe alınıyor. Makalelerde Koyuncu’yla beraber ismi en sık geçen kişi profesör V.V., 2021’in ortasında İTÜ’nün kadrosuna geçiyor. O yıl Koyuncu’yla beraber adının geçtiği sadece üç makale var. 2022’deyse ‘bir patlama’ yaşanıyor ve V.V.’nin ismi makalelerin yarısında yer alıyor.