Gazeteci İsmail Saymaz, Eski MHP İstanbul İl Yönetim Kurulu üyesi Güven Adıgüzel’in Yunanistan’a iltica eden oğlu Cihanay Adıgüzel ve Türkiye’deki kardeşi Tunahan Adıgüzel’in PKK üyeleriyle birlikte göçmen kaçakçılığı yaptığını gündeme getirmişti. 

Halk.tv'deki yazısında konuyla ilgili yeni detayları da paylaşan Saymaz, kayıtlarda geçen milletvekili kartı bulunan araçlarla insan kaçakçılığı ağında yer alan ve 'Nafiz Abi' olarak adı geçen kişinin MHP İstanbul İl Yönetim Kurulu üyesi Nafiz Küçük olduğunu söyledi. Küçük aynı zamanda şu an MHP Gümüşhane Milletvekili olan Musa Küçük'ün ağabeyi.

Saymaz’ın aktardığı iddialara göre Küçük, kardeşi Musa Küçük’ün milletvekili kartını BMV marka aracında kullanıyor. Çakarın da bulunduğu söz konusu araçla insan kaçakçılığı yapıyor. Kaçakçılıktan elde edilen 14 bin avrodan 5 bin avro ise Küçük’e veriliyor.

Musa Küçük, söz konusu iddialarla ilgili olarak şunları söyledi: “İhtimal vermiyorum onun ağabeyim olacağına. Mümkünü yok. Kayıtlar, her şey ortaya çıkacak. Para alışverişi olmaz ama Güven Adıgüzel’le partide beraber yöneticilik yaptılar uzun yıllar. Adıgüzel’in bu işlerde olacağını tahmin etmiyorum. Ama çocuklarını, duyuyorduk, kurtarmaya çalışıyordu.” 

Nafiz Küçük ise 5 bin avro aldığı iddiasını reddetti, 28 Mayıs’ta Çanakkale’ye gitmediğini ileri sürdü: “Yok, öyle bir şey. Para mara almadım. Bizi arkasına almak için telefonda, para isteyen ve tehdit edenlere öyle bir şeyler zırvalamış.” 

Güven Adıgüzel ise Çanakkale’ye gitmediğini söyleyen Küçük’ü yalanladı. O gün oğlu Tunahan ve arkadaşları gözaltına alınınca Nafiz Küçük’e ait, milletvekili kartının bulunduğu araçla Çanakkale’ye gittiklerini söyledi. 

Saymaz'ın aktardığına göre Tunahan Adıgüzel ve suç ortakları tarafından Yunan teknesine bindirilen ve kaçarken yakalanan Zeynel Sarıtoprak, Çanakkale Gürpınar’daki konuma geldiğinde dört araç gördüğünü belirtti. Biri, Audi. Diğeri ise BMW.

Sarıtoprak, bu araçta da çakar olduğunu kaydetti: “BMW’nin Tunahan’ın talimatı üzerine birkaç defa gelip geçtiğini, güzergah kontrolü yaptığını gördüm. BMW’de çakar bulunmaktaydı.”

Adıgüzel’in suç ortaklarından Alihan Ketenci ise BMW’nin bir kaçak getirdiğini iddia etti. Şenol Engin de tekneden indirilenlerin BMW’ye bindirildiğini anlattı: "Tekneden inen kadın, erkek ve çocuğun limanın giriş kapısındaki BMW’ye bindiklerini gördüm. BMW’yi kullanan şahıs kaçaklarla konuşuyordu. Kel, pala bıyıklı, esmerimsi şahıstı."

Saymaz, elindeki ses kayıtlarını paylaştı:

*Konuşan kişi, Atina’ya iltica eden Cihanay Adıgüzel. Babasıyla konuşuyor. Bir adrese 14 bin avro bırakıldığını söylüyor. Bu paranın 5 bin avrosunun ‘Nafiz Abi’ adlı kişiye verilmesini belirterek, şunları söylüyor:  "İstersen hepsini yanında al baba, sende kalsın. 5 bin avrosunu verirsin Nafiz abiye, gerisi bizim."

*Cihanay Adıgüzel, babasına “Hemen çıkıyor musunuz? Çok iyi olur ya baba” diyor. Yunanistan’dan gelen tekneden inecek yolcuyu alıp getirmeyi kastediyor. Babası yola çıktıktan sonra Adıgüzel, kardeşi Tunahan’ı arıyor. Aralarındaki diyalog şöyle:

  • Cihanay: Ne yaptınız?
  • Tunahan: İyi, babamlar çıkmış mı?
  • Cihanay: Babamlar şimdi çıkıyorlar.
  • Tunahan: Yetişecekler o zaman.
  • Cihanay: Yetişirler mi sence? Üç-dört saate yetişemezler mi?
  • Tunahan: Yetişirler gibi duruyor. Basarlarsa yetişirler.
  • Cihanay: Şeyle geliyorlar ya, bizim meclis arabasıyla, reisin çakarlar-makarlar, nasıl yetişemiyorlar abi? Yetişirler her türlü. Zaten 7.30-8’de geliyor tekne.

*Cihanay Adıgüzel, yolcuları babasının alacağından bahsederek, şöyle devam ediyor: “Babam iniyor ya yolcuyu almak için. Babamla birlikte in, üç araba, yolcuları bırak. Babam alsın şeyi, Nafız abi, kadınla çocukları alsın.”