Yerel seçimlerden sonra iç hesaplaşmasını yapmayı sürdüren AK Parti’de ‘motivasyon’ sorunu yaşandığı ileri sürüldü.
Gazete Pencere yazarı Nuray Babacan, AK Parti’nin kuruluş yıldönümünde yaratılmak istenen hava geçtikten sonra, ortaya çıkan tablonun ‘pek iç açıcı’ olmadığını belirterek, ‘kepenk kapatırız’ ifadelerinin kullanıldığını yazdı. AK Partililerin, görevden almaları ‘kayyum atamaya’ benzettiğini yazan Babacan, şunları kaydetti:
“Tüm illerde yerel seçimlerde ortaya çıkan halen de devam eden acayip çekişmeler var. Şimdiki çekişmenin nedeni de kongre sürecinde görevden alınan il yönetimleri ve yerlerine vekaleten kimin atanacağı sorunu. İller birer birer tasfiye ediliyor. Önümüzdeki yıl yapılması planlanan kongre öncesinde ‘bir nevi kayyum’ atanıyor. Kongre süreci bu geçici yönetimlerle tamamlanacak. Yerel seçim başarısızlığının ardından el çektirilen illerin sayısı 20’yi geçti. Partiyi kongreye götürecek yeni il yönetimlerine gelince. Milletvekillerinin konsensüsü söz konusu değil. Teşkilat Başkanı elinde birkaç isimle saraya gidiyor. Bu isimler içerisinden Erdoğan’ın uygun gördüğü isim atanıyor. Tepeden yapılan bu atamalar, ‘Bu kafayla gidersek kepenk kapatırız. İller bu atamalar yüzünden kaynıyor’ yorumlarına neden oluyor.”
‘Cenaze de mi yok?’
Seçim bölgelerine giden çalışma planı yapan AK Partili vekillerin ‘hayal kırıklığı’ yaşadığını ileri süren Babacan, şöyle devam etti: “Hala eski alışkanlıkla, TBMM tatile girince seçim bölgelerinde çalışmaya gitme planı yapan milletvekillerinin hayal kırıklığına uğradığı anlatılıyor. Bir milletvekili, ‘İl yönetimini aradım, ‘Hafta sonu ilde olacağım, ne program yapacağız?’ diye sordum. ‘Bir program yok, burada kimse yok’ yanıtı aldım. ‘Düğün veya cenaze de mi yok?’ dedim. Tam bir başıboşluk var…’ diye sitem ediyor. Anlaşılan metal yorgunluğu her yerde yaşanıyor. Yanlış ekonomik ve siyasi kararlar, yanlış aday belirleme gibi hataların faturası kendilerine kesilen il yönetimleri belli ki küskün. Görevden alınmayı bekleyen bu yönetimlerin program yapmaya hevesli olmasını beklemek de hata sanırım.”