HABER-SEN, TRT'nin dışarıdan bir üniversiteye yaptırdığı ‘Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavı’ ile ilgili açıklama yaptı. Açıklama şöyle:
*Uzun yıllar aradan sonra 2020 yılında yapılan Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavı’nın dava süreçleri daha tamamlanmadan düzenlenen yeni sınav, TRT’ye ve emekçilerine yakışmayacak maddi ve teknik hatalarla dolu.
*Son 22 yıldır, hiçbiri kurum içinde yetişmemiş, dışarıdan atanan liyakatsiz yöneticiler, kurumdaki emekçilerin sorunlarını çözmekten uzaklar, hatta çözmek istemiyorlar!
*Sendika olarak, yaptığı işin kadrosunu alamayan ve düşük maaşlarla çalıştırılan yayın emekçileri için defalarca skala çalışması yapılmasını talep ettik. Bu arkadaşlarımıza sınav yapılmadan yaptıkları işin kadrosunun verilmesi için görüşmeler yaptık, dosyalar hazırladık. Yönetimle birlikte çalışmaya talip olduk. Yöneticiler her seferinde çözeceğiz deyip, bildiklerini okudular, bu süreci daha da içinden çıkılmaz hale getirdiler. 20-30 yıldır yaptıkları işin kadrosu verilmeyen arkadaşlarımızı, baştan savma sınavlarla oyalamaya devam ediyorlar.
'İşin uzmanlarını iş bilmez kurum yöneticileri sorgulayabilir mi?'
*Neredeyse 30 yıldır yönetmenlik yapan, kameramanlık yapan, spikerlik, muhabirlik, prodüktörlük, teknisyenlik yapan bu emekçilerin bilgisini kim sınayabilir? Üniversite, yüksekokul bitirmiş, kurumda yıllardır yaptığı işin uzmanı olmuş, yaş ortalaması 50’ler de olan emekçileri; teknik konulardan uzak ve iş bilmez kurum yöneticileri sorgulayabilir mi? TRT’den içeri girip emekçilerin ne iş yaptığını bilmeyen, paralar dökerek soru hazırlattıkları kişiler sorgulayabilir mi?
*Cumartesi günü yapılan Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavı’nın 2020’deki sınavdan tek farkı, bu kez kadın-erkek ayrı sınıflarda sınava girilmemiş olunmasıdır! Onun dışında ne soru kalitesi, ne soruların güncelliği, ne de yapılan işe ait soruların sorulmaması şekli ile bir önceki sınavın aynısıdır. İnsan Kaynaklarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Osman Bilgin ve İnsan Kaynakları Dairesi Başkanı Zeki Koç’a sormak gerekir; bu sınavlar kurum imkanları ile yapılamaz mıydı? Kurumun Eğitim Dairesi Başkanlığında soru hazırlayacak yeterlilikte kimse yok mu? Bu sınava giren yaklaşık 1496 kişi kendi cebinden toplamda 1.159.400 TL ödemişken, TRT üniversiteye ne kadar ödeme yaptı? Hatalı soruların yeniden değerlendirilmesini isteyen emekçiler daha ne kadar para yatırmak zorunda kalacaklar. Ortada dumanı tütmeyen bir sanayii oluşmuştur! Emekçinin alın terini, halkın parasını çarçur edemezsiniz!
*Diğer taraftan yine soruyoruz; Kuruma alınan Özel Hukuk Hükümlerine Tabi Personel yani ÖHT’lilere skala çalışması yapıp, kamu hizmeti yapan emekçilere skala çalışması yapılmamasının nedeni nedir? Kurumda yüksek maaşlarla çalıştırılan ve liyakata uygun alınmayan ÖHT’lilere yaptıkları işlerin kadrosu sınavsız verilmişken, asli kadrolar için sınav yapmanın amacı nedir? Kamu emekçisine bu mobbing neden yapılmaktadır? Bu kadrolar daha önceleri de sınavsız verilmiştir. Mevzuat buna uygundur!
*Ve bir kez daha hatırlatıyoruz! TRT Kamu Hizmeti yapmak üzere kurulmuştur. Halk için yayın yapan, halk tarafından finanse edilen ve halk tarafından kontrol edilmesi gereken bir kurumdur. Bu yüzden kamu hizmeti, sadece kadrolu kamu emekçileri ile yapılabilir. Liyakatsiz gelen yönetimler en fazla 5 yıl, 3 yıl bu kurumda kalabilir. Sizler gidersiniz ama TRT’nin asli emekçileri yine burada kalır.
*Talebimiz açık ve nettir. TRT’nin asli emekçilerine yaptıkları işin kadrosunun, amasız ve sınavsız verilmesidir. Arkadaşlarımız emeklerinin karşılığını alıncaya kadar da mücadelemiz devam edecek.