Kent ve Çevre

Eşeler Yaylama Dokunma İnisiyatifi'nden, bölgede yapılması planlanan krom madenine tepki

Abone Ol
Eşeler Yaylama Dokunma İnisiyatifi, Eşeler Dağı-Yaylasında yapılması planlanan krom madenine tepki gösterdi. İnisiyatif yayınladığı basın bildirisinde "Maden şirketi alan ve kapasite artış talebinde bulunduktan sonra Eşeler Dağı ve Yaylası’nda aklımızın almadığı, vicdanımızı sızlatan şeyler olmaya başladı. Bu akıl almaz, vicdana sığmaz gelişmeler hakkında kamuoyuna bilgi vermek istiyor ve yaşam hakkımızı hep birlikte savunmaya davet ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Yayınlanan basın bildirisi şu şekilde:

Bugünlerde Eşeler Dağı-Yaylasında Doğa katliamı yapılıyor. Halkın yaşam kaynakları elinden alınıyor.

Eşeler Dağı ve Yaylası Teke Yörükleri’nin kutsalıdır. 2011 yılında bir maden şirketi Eşeler Yaylamızda krom ocağı açmak için ruhsat almış ve yakın zamanda ruhsat sahibi şirket; alan ve kapasite artış talebinde bulunmuştur. Ne yazık ki ilgili yetkililer ÇED raporu alınmasına gerek duymaksızın bu talebi kabul etmişlerdir. Hem de açık alanda ve patlatma yöntemi ile işletilecek, doğa harap edilecektir. Maden şirketi alan ve kapasite artış talebinde bulunduktan sonra Eşeler Dağı ve Yaylası’nda aklımızın almadığı, vicdanımızı sızlatan şeyler olmaya başladı. Bu akıl almaz, vicdana sığmaz gelişmeler hakkında kamuoyuna bilgi vermek istiyor ve yaşam hakkımızı hep birlikte savunmaya davet ediyoruz.

Olağanüstü kuraklığın kapımıza dayandığı bu günlerde içme ve tarımsal sulama suyumuzun yegâne kaynağı eşeler dağı’nda bir krom madeni açılması açıkça insan hayatını yok etmek demektir.

Eşeler Dağı; Yeşilova, Karamanlı, Tefenni, Çavdır ve Acıpayam ilçelerinin çevrelediği 50 bin hektar büyüklüğünde bir dağdır.

Eşeler Dağı’ndan doğan su kaynakları bu ilçelere ve köylerine içme suyu ve tarımsal sulama suyu sağlamaktadır. Madenin planlanan faaliyet alanı Eşeler’den doğan üç su kaynağının 300-400 m yakınındadır. Maden işletmesi toplamda 176 000 insanın içme suyunu ele geçirmek ve tüketmek istemektedir. Krom madeninin kullanacağı su miktarı bölgede yaşayan halkın içme ve tarımsal sulama su ihtiyacından çok daha fazladır.

Yaşadığımız olağanüstü kuraklık nedeniyle neredeyse %50 küçülen Burdur Gölü, Salda Gölü, Karamanlı Barajı, Karataş Gölü ile çevredeki baraj ve göletler; Eşeler Yaylamızdan doğan su kaynakları ile beslenmektedir. Maden ocağının kapasite artırması Burdur ve salda gölleri ile karamanlı barajı’nın tıpkı karataş ve yarışlı göllerimiz gibi kurumasına neden olacaktır.

Hepimizin bildiği gibi Burdur kent merkezimizde olağanüstü susuzluk problemi baş göstermiştir. Eşeler’den doğan su kaynaklarını ileriki yıllarda Burdur kent merkezinin ve ilçelerinin içme suyu rezerv alanı olarak da kullanılmak üzere muhafaza etmek zorundayız.

Ayrıca, geçmiş dönemde bu maden ocağının su kaynaklarımıza zehirli atıklar bıraktığı tespit edilmiştir. Madenin kapasite artırması zaten kurumak üzere olan su kaynaklarımızı zehirli atıklarla daha da kirletecek, insan ve hayvan sağlığı için büyük tehlike oluşturacaktır.

Eşeler’den doğan sular yöre halkının yaşam kaynağı, gerçek anlamda can suyudur. Eşeler’deki su kaynaklarımızın krom madeni tarafından hoyratça sömürülmesine ve zehirlenmesine asla izin vermeyeceğiz!

Eşeler Dağı benzersiz ve tescilli ormanlara sahiptir ve bu ormanlarda dünyanın başka hiçbir yerinde bulunmayan bitki ve hayvan türleri yaşamaktadır. Maden işletmesinin dinamit patlatma yöntemi ile çalışması nadir görülen tescilli ormanlarımızın, soyu tükenmekte olan bitki ve hayvanlarımızın yok olmasına neden olacaktır.

Eşeler Dağı, çok güç koşullarda ve yüzlerce yılda oluşmuş, 500 ila 700 yaş aralığındaki karaçam, ardıç, kızılçam ve meşe ormanları ile de kaplı bir alandır.

Bu ağaçlar hem kendilerini yaşatmaya hem de içindeki bitki örtüsü ve yaban hayatına yataklık yapmaktadır. Dışarıdan yapılacak hem de açık galeri gibi hoyratça yapılan işletmeler bu doğal hayatı ve insan yaşamını felç edecektir.

Eşeler Dağı’nda çok nadir bulunan 1 hektarlık Toros katranı ağacı ormanı gen ormanı olarak tescil edilmiştir.

Eşeler Yaylası dünyanın başka hiçbir bölgesinde bulunmayan ebeenus reesei (yoksul geven), genista burdurensis ve lathyrus tefennicus (tefenni moru) isimli bitkilere ev sahipliği yapmaktadır.

Ayrıca Eşeler Yaylası soyu tükenmekte olan ve uluslararası antlaşmalarla koruma altına alınmış bulunan VAŞAĞIN VE KURDUN doğal yaşam alanıdır.

Maden işletmesinin patlayıcı madde kullanarak üretim yapacak olması bu zengin ve eşsiz ekosistemi yok edecektir. Buna kesinlikle izin vermeyeceğiz!

Son olarak, eşeler yaylası yörük kültürümüzü en canlı ve aslına uygun şekilde yaşayabildiğimiz tek ve son coğrafi alandır. Tarım ve hayvancılıkla geçinen yöre halkımız Eşeler Yaylası’nı mera olarak kullanmaktadır. Halkımız yaz aylarını bu yaylada konaklayarak, şenlikler yaparak, küçük ve büyükbaş hayvanlarını otlatarak geçirmektedir. Krom madeni yalnızca suyumuzu ve doğamızı değil; kültürümüzü, örfümüzü-adetimizi, özümüzü yok etmeyi hedeflemektedir! Teke Yörükleri olarak buna asla müsaade etmeyeceğiz!

“ÇED gerekli değildir” kararının iptali için açmış olduğumuz dava halen Isparta 2. İdare Mahkemesi nezdinde devam etmektedir. 28 Nisan 2023 günü alanda keşif ve bilirkişi incelemesi yapılacaktır. En kısa zamanda yürütmenin durdurulmasını ve verilen kararın iptal edilmesini istiyoruz. Herkes şunu bilsin ki, bu karar iptal edilene kadar bizler mücadelemize devam edeceğiz!

TÜM KİŞİ, KURULUŞ VE SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİNE AÇIK ÇAĞRIMIZDIR:

Haklı mücadelemizde bize destek vermenizi, sesimize ses olmanızı istiyoruz!

Yeterli ve temiz suya erişim hakkı toplumumuzun en temel hakkıdır! Bir maden şirketinin bireysel çıkarları ve para kazanma hırsı asla ve hiçbir zaman bu hakkın üstünde olamaz ve olmamalıdır!

Eşeler dağı teke yörükleri’ne aittir. Eşeler yaylası’ndan doğan su teke yöresi’ndeki kadın-erkek, genç-yaşlı tüm insanlarımızın tek yaşam kaynağıdır.

Eşeler’deki ulu ormanlarımızın bir maden şirketi tarafından yok edilmesine, yaşam kaynağımız olan Eşeler suyunun bu maden şirketi tarafından sömürülmesine ve zehirlenmesine asla izin verilmemelidir!

Genelde Dünya ve Türkiye, özelde Burdur susuzluğun pençesinde kıvranıyor! Önümüzdeki birkaç yıl içinde içecek suyu bile bulamayacağız. Krom madeninden elde edilen gelir halkın cebine girmeyecek, ihtiyacımız olan suyu satın almaya yetmeyecek!

KURAKLIK KAPIDA! MADENE HAYIR! SUYUMUZA, DOĞAMIZA, YAŞAMIMIZA SAHİP ÇIKALIM! Eşeler ve salda gölü konusunda çalışmaları bulunan prof.dr. Erol Kesici’nin konumuzla ilgili görüşleri şöyle; EŞELER'İ "EŞELEMEYİNİZ" ÇOK TEHLİKELİ VE GERİ DÖNÜŞÜZDÜR!

Salda konusunda yıllardır yapmış olduğumuz tüm uyarılar doğru çıktı... Hep haklısınız dediler ama geri dönüş imkansızdı ve de olmadı..... Bilimin sesine kulak verin. Dünyanın incisini karartmayımız: salda gölü ve çevresi dünyanın en değerli "madeni" zaten, bırakın yerinde kalsın, değeri daha da artsın.. Çıkarırsanın salda'nın türkuaz renkli suyu, ayakabıyla bile basmayınız dediğim eşsiz beyaz kayaçları kararır.. Karartmayın.. Çünkü geri dönüşü yok.. Madende kendi yerinde ağırdır, salda ile değerlidir! Dereler insanın kan damarları gibir ve korunmalıdır:..eşeler'in suyu kesmeyin dağı da -yaşamını da, iklimi de kurutursunuz! Kromla da ödeyemezsiniz!

MİLYAR YILLIK GEÇMİŞİ VAR .. KIYMAYIN SALDA'YA "İNSANLAR"

Salda'nın beyazlıkları nasıl oluştu... Çok hassas olan bu değerli hidromanyezitler, salda gölü gibi çok narin olduğundan; yerinden çıkarıldıklarında , çabuk dağılırlar ezilirler... Un ufak olurlar.. O nedenle yıllardır ayakkabınızla basmayınız dememizde bundandır.... Toz haline gelince insan ve çevre sağlığı için de çok ama çok tehlikeli olurlar...

Toz- kum fırtınası yaratırsınız...susuz bırakmayın salda gölü'nü.. Etrafındaki kromuyla; manyezitiyle bir bütündür salda gölü, para için gelecek, bütünlük bozulmamalı, yoksa " para etmez" salda! Neden bu kadar yıkıcı , yok edici faaliyetler var ekosistemde...Salda Gölü dünden bu güne ne yazık ki son 10 yılda çok daha kötü durumda.. Demek ki yanlışlıklar fazla.. O nedenle korumak gerekir ve salda'yı korumakla ilgili bilimsel yöntemlere başlayalım.. Bırakın salda doğal kalsın etrafını deşelemeyin.. Salda için ÇED gerek yok demek "felakettir"! Doğal sistemini bozmayımız! Krom her yerde var ; ama salda gölü dünyada bir yerde var...

Erol Kesici, etkin koruma için çevre hattında ve bölgenin su kaynaklarında kontrolün sağlanmasının önemine vurgu yaptı.

Salda’daki kirlenmeyi durdurmak için Eşeler Dağı’ndan göle akan su kaynaklarının korunması gerektiğine işaret eden Kesici, “Salda Gölü yıllardır insan kaynaklı kirletici faaliyetlerin baskısı altında. Kapalı havza gölü olan bu gölde, kirlilik hızla çevreye yayılır. Şimdiye kadar oluşan kirlilik nedeniyle Salda Gölü’nün kumları kararma tehlikesi ile karşı karşıya. Göl sularında çekilme ve zaman zaman salyalaşma söz konusu. Çok geç olmadan, göller tamamen kaybedilmeden bilime kulak verilsin.” Eşeler'de ne "doğal canlı hazineler" var , biliyormusunuz... Toprağın altı omazsa ne o canlılar ne de salda gölü sağ kalır...eşeleri eşelemeyiniz..