Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki kabine toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki yapılan ve 2 saat 10 dakika süren toplantının ardından açıklamalarda bulunan Erdoğan, TUSAŞ saldırısı hakkında konuştu. Ankara'nın Kahramankazan ilçesinde bulunan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.'nin tesisinde meydana gelen terör saldırısı hakkında Erdoğan, "TUSAŞ saldırısının zamanlaması ve seçilen hedefin tesadüf olmadığı açıktır, bu kanlı ve kalleş terör eyleminin, ülkemiz iç siyasetinde farklı bir iklimin filizlenmeye başladığı bir döneme tekabül etmesi ayrıca manidardır" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Azerbaycanlı kardeşlerimizle kalıcı barış için çalışmaya devam edeceğiz"

"44 gün süren vatan muharebesi sonrasında Karabağ'da 30 yıllık işgalin sona ermesiyle birlikte Güney Kafkasya'da kalıcı barışa yönelik eşsiz bir fırsat yakalandı. Bir dönem acıyla, işgalle, çatışmalarla anılan bu coğrafyada şimdi barış rüzgarları esiyor. Can Azerbaycan ve Ermenistan'ın gösterdikleri samimi çabaları yakından takip ediyoruz. Temennimiz süreci sabote etmeye çalışan odaklara fırsat vermeden müjdeli haberleri bir an önce almaktır. Türkiye olarak Azerbaycanlı kardeşlerimizle koordinasyon içinde kalıcı barış için çalışmaya devam edeceğiz.

"Enflasyonda düşüş başladı"

Küresel ekonomideki tüm belirsizliklere, bölgemizde artan çatışma ve gerilimlere, gelecekle ilgili çizilen kötümser senaryolara rağmen ekonomimizin temel göstergelerindeki iyileşme kesintisiz bir şekilde devam ediyor.  Merkez Bankamızın rezervlerinden ihracata, turist sayısından istihdama kadar her alanda gözle görünür artış söz konusu. 

Avrupa ve Amerika dahil tüm dünya ile birlikte ülkemizin de baş ağrısı olan enflasyonda düşüş başladı. Fahiş fiyat köpüğü belli başlı sektörlerde ortadan kalktı ve kalkıyor. İnşallah bunun devamı gelecek. Vatandaşımızın helal lokmasına göz dikenlere kesinlikle göz açtırmayacağız. Etiket oyunlarıyla, fısıltı gazetesiyle, piyasa manipülasyonlarıyla ceplerini doldurmaya çalışanların tepesine bindik, biniyoruz ve bineceğiz.

"Enflasyondan nemalanan bir kesim var"

Türkiye'de maalesef enflasyondan nemalanan bir kesim var. Bunlar üretmeden, ter dökmeden, riske girmeden, konforlu bir alanda paralarına para katmaya alışmışlar. Özellikle enflasyonu tek haneli rakamlara indirerek yıllarca bunların istismar zeminlerini ellerinden aldık.

Koronavirüs salgını döneminde tüm dünyada son 60-70 yılın zirvesine çıkan enflasyon oranları herkes gibi bizi de menfi etkiledi, gelişmiş ülkelerle birlikte Türk ekonomisinde de dengeleri sarstı. Salgının yanı sıra biz bir de doğrudan ekonomimizi hedef alan saldırılara maruz kaldık. Tüm bunların üzerine 6 Şubat depremlerini yaşadık. Ardı ardına gerçekleşen 3 seçim, salgının ve depremin etkilerini daha sert hissetmemize sebep oldu.

"Merkez Bankamızın rezervi arttıkça bunların eleştirilerinin dozu da arttı"

Rusya-Ukrayna arasındaki savaştan ülkemizi uzak da tutsak ekonomik yansımalarından tamamen uzakta tutamadık. Bu tablo üzülerek söylüyorum enflasyonu fırsata tahvil eden rantçıların ellerini ovuşturmalarına yol açmıştır. Şu gerçeği sadece iş dünyamızın, sadece ihtisas alanı ekonomi olanların değil, milletimizin de fark ettiğine inanıyorum. Merkez Bankamızın rezervi arttıkça bunların eleştirilerinin dozu da arttı. Enflasyonun düşüş eğilimi hızlandıkça bunların rahatsızlığı da ayyuka çıkmaya başladı.

"Milletimiz yaşadığı onca zorluğa rağmen hükumetimize, ekonomi politikamıza güveniyor"

Türkiye kazandıkça bunlar kaybettikleri için tetikçileri vasıtasıyla hemen taarruza geçtiler; yalan yanlış ve manipülatif haberlerle milletimizin moralini bozmaya, piyasaya ve iş dünyasına karamsarlık yaymaya çalıştılar. Bunları da yavaş yavaş püskürtüyoruz. Para babaları namına silahşörlük yapanların körüklediği olumsuz algının kırılmakta olduğunu görüyoruz. Şunu büyük bir memnuniyetle vurgulamak isterim; milletimiz yaşadığı onca zorluğa, yüke rağmen bizi anlıyor, bize inanıyor, hükumetimize ve ekonomi politikamıza güveniyor. Allah'ın izniyle bu güveni boşa çıkarmayacağız. Bu aziz ve fedakar millete hayal kırıklığı yaşatmamakta kararlıyız.

"İsrail'in katliamı gibi konularda fikir ayrılığımız olsa da Almanya, Avrupa'daki en önemli ortağımız"

Bu sene Türkiye ile Almanya arasındaki dostluk anlaşmasının 100. yıl dönümünü kutluyoruz. Cumhurbaşkanı Steinmeier'in ziyaretinin ardından önceki hafta da Almanya şansölyesi Scholz'u İstanbul'a ağırladık. 50 milyar dolara ulaşan ikili ticaretimizde hedefimiz 60 milyar dolar. İsrail'in katliamı gibi konularda fikir ayrılığımız olsa da Almanya ülkemizin Avrupa'daki en önemli ortağıdır, bu vasfını gelecekte de muhafaza edecektir.

Teğmenlerin yemin soruşturması: MSB, dosyanın 16 Ocak'ta görüşüleceğini açıkladı Teğmenlerin yemin soruşturması: MSB, dosyanın 16 Ocak'ta görüşüleceğini açıkladı

"Türkiye'nin çıkarı neyse oraya gidiyoruz, makas değiştirmiyoruz"

Türkiye'nin coğrafi konumuna, hedeflerine, beşeri, tarihi ve ticari bağlarına uygun şekilde 360 derecelik bir perspektif ile dış politikamızı icra ediyoruz. Batı ile ilişkilerimizi güçlendirirken Doğu'ya da sırtımızı dönmüyoruz. Türkiye'nin çıkarı neyse oraya gidiyor, menfaati neyi gerektiriyorsa o yönde iş birliklerimizi geliştiriyoruz. Biz makas değiştirmiyoruz. Bilakis, Türkiye merkezli bir anlayışla değişen küresel sistemde hak ettiğimiz yeri almaya çalışıyoruz.

BRICS zirvesi

10. BRICS zirvesine İİT Başkanı Dönem Başkanı sıfatıyla iştirak etmiştik. Son zirveye de Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Sayın Putin'in davetine icabetle katıldık. Ülkemizin bölgesel meselelerle ilgili vicdanlı ve ilkeli duruşunu muhataplarımıza anlatma fırsatı bulduk. Zirve marşında liderlerle ikili görüşmelerim oldu. BRICS platformunda yer alan ülkelerle ciddi iş birliği potansiyeline sahip olduğumuz kanaatindeyim.

Dünya'nın en büyük ilk 10 ekonomisi arasında yer alan, ülkemiz için önemli fırsatlar sunan BRICS ile ilişkilerimizi ilerletmenin ülkemizin faydasına olacağına inanıyoruz. Ana politika Türkiye eksenidir. BRICS'le ilişkilerimizi ilerletmenin Türkiye'nin faydasına olacağına inanıyoruz. BRICS mevcut angajmanlarımızın alternatifi değildir, olamaz. 

"Bu terör eylemi çaresizliğin emaresi"

TUSAŞ saldırısının zamanlaması ve seçilen hedefin tesadüf olmadığı açıktır, bu kanlı ve kalleş terör eyleminin, ülkemiz iç siyasetinde farklı bir iklimin filizlenmeye başladığı bir döneme tekabül etmesi ayrıca manidardır. Bölücü örgütün kimlerin maşası, kuklası, taşeronu olduğu son saldırıda bir kez daha kendisini göstermiştir. Kandan beslenen terör baronlarının, bölgemizde kendilerine yeni efendiler aradığı anlaşılıyor. Milletimizin bu saldırıyla nerelere sinyal verilmek istendiğini net olarak gördüğüne inanıyorum. Bu alçak saldırıyla verilmek istenen mesajları buruşturup çöpe attık. Bu terör eylemi çaresizliğin emaresidir.

Hain saldırıya cevabımızı bölücü örgütün Suriye ve Irak'taki inlerini başlarına geçirerek misliyle verdik. Terör örgütüne ait 470'in üzerinde nokta hedef alınmıştır. Toplam 213 terörist etkisiz hale getirilmiştir.

"Ne zaman siyasette diyalog zemini güçlense terör devreye giriyor"

Terör yıllarca ülkemizde siyaseti yönlendirmek için bir aparat olarak kullanılmıştır.  Terörü kaynağında kurutma stratejisinden bir adım geri atmayacağız. Türkiye hedefimizden de kopmayacağız. Terör yıllarca siyaseti yönlendirmek için bir aparat olarak kullanılmıştır. Ne zaman diyalog zemini güçlense terör devreye giriyor. Aynı senaryonun tekrar sergilenmesine sessiz kalmayacağız. Türkiye bu beladan kurtulacak.