DEVA Partili Yeneroğlu: "Kolluk vatandaşların temel haklarını ihlal ediyor"
AFP foto muhabiri Bülent Kılıç'ın boğazına bastırılarak gözaltına alınmasına tepki gösteren DEVA Partisi Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, "Kolluk açıkça yetkisini kötüye kullanmakta" dedi.
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, TBMM'de yaptığı basın toplantısında gündeme ilişki açıklamalar yaptı.
Yeneroğlu, Taksim'de düzenlenen Onur Yürüyüşü'nde haber takibi yaptığı sırada polisler tarafından boğazına bastırılarak gözaltına alınan AFP foto muhabiri Bülent Kılıç'ın yaşadıklarına tepki gösterdi.
'KOLLUK VATANDAŞLARIN TEMEL HAKLARINI İHLAL EDİYOR'
Yeneroğlu, "Bir gazetecinin boğazına bastırarak ‘nefes alamıyorum’ diyen bir insanın feveranı göz ardı edilmiş, gözaltı işlemi yapılmış; yine bir kafede oturan vatandaşımız, keyfi şekilde gözaltına alınmıştır. Bunlar normal ülkelerde akıl alır şeyler değildir. Kolluk açıkça yetkisini kötüye kullanmakta, vatandaşlarımızın temel haklarını ihlal etmekte ve açıkça suç işlemektedir" dedi.
'OLUR OLMAZ YAKALAMA VE GÖZALTI'
Kolluk kuvvetleri vatandaşın huzur ve güvenliğini sağlamakla görevli olduğunu belirten Yeneroğlu, "Vatandaşına küfreden, olur olmaz yakalama ve gözaltı işlemleri yapan bir hale gelmiştir. Daha iki gün önce ‘çocuklar uyuyor’ diye kolluğa seslenen bir vatandaşımız, evinden gözaltına alınmıştır" ifadelerini kullandı.
Konuyla ilgili İçişleri Bakanı'nın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdiğini belirten Yeneroğlu, "Kolluğun bu pervasız ve hukuk dışı davranışları için kime ve neye güvenmekte olduğu hepimizin malumudur" diye konuştu.
Yeneroğlu açıklamalarının devamında şu ifadeleri kullandı:
"Ancak İçişleri Bakanlığı’ndan kolluk güçlerine ‘zorba’ diyenleri kınadıklarına dair açıklama geldi. Hangi yetkiye dayanarak, hukuksuzluğu kınayan insanları kınayabiliyorsunuz. Bu pervasızlık akıl alır gibi değil. Millet olarak zorbalık yapana elbette zorba diyeceğiz. Cumhurbaşkanı da ülkede zorbalık yapıyor, İçişleri Bakanı da bu ülkede zorbalık yapıyor. Kolluk güçleri içinde suça meraklı olan bazı tipler de amirlerini örnek alıyorlar.
'POLİSLERİN KARIŞTIĞI ŞİDDET OLAYLARI İKTİDARIN POLİTİKASINA DÖNÜŞTÜ'
"Üzerinde devlet üniforması olan belinde devletin silahı olanlar hukuka uymak zorunda" diyen Yeneroğlu, "Polislerin karıştığı şiddet olayları, iktidarın politikası haline dönüşmüştür. Kolluk güçlerine başta insan hakları olmak üzere hukukun çeşitli alanlarında eğitim vermenin, vatandaşın huzur ve refahını arttırmak için devletin bir yükümlülüğü olduğunu hatırlatırım. Tabii insan hakları ve demokrasi eğitimine, ilk önce Cumhurbaşkanı ve İçişleri Bakanı ile başlanmalıdır.
Çünkü Bahçeli ve Perinçek’in alkışlarıyla hukuk devletine çöken Cumhurbaşkanı ve İçişleri Bakanı’dır. Onların yetişemedikleri yerlere de mafya çökmektedir. Dolayısıyla ülkemizdeki mafya düzeninin yegane sorumluları, başta Cumhurbaşkanı olarak üzere bu ittifaktır" dedi.
'SÖZLEŞMEYİ FESHETMEK KADINLARI KENDİ KADERİNE TERK ETMEKTİR'
Danıştay'a İstanbul Sözleşmesi'ni fesheden karara ilişkin seslenen Yeneroğlu, "Yargı faaliyetlerinin talimatla yürütülmesinin olağan olduğu ve hukuksuzluğun sıradanlaştığı bu ortamda, varsa adaletin son kırıntısına sahip çıkmak adına Danıştay’ı yürütmeyi durdurma taleplerini bir an önce karara bağlaması için göreve çağırıyoruz. Kadına karşı şiddetin ve kadın cinayetlerinin hız kesmeden devam ettiği böyle bir dönemde, kadınları koruyan İstanbul Sözleşmesi’ni feshetmek bir anlamda kadınların kendi kaderlerine terk edileceği anlamına gelmektedir. Sandık yakın. Yakında gidecekler. Ve elbette demokrasi, adalet ve hakkaniyet, her daim olduğu galip gelecek" diye konuştu.
MISIR'DAKİ İDAM KARARLARINA TEPKİ
Mısır’daki idam kararına da tepki gösteren Yeneroğlu, şöyle konuştu:
"Buradan Mısır hükümetine çağrıda bulunmak istiyorum. Bu idam kararlarının uygulanması, Mısır’ın uluslararası arenadaki yaralanmış itibarına büyük darbe vuracaktır. Toplumsal barışa büyük bir darbe daha vuracaktır. Kamu vicdanında geri dönülmez ve onarılmaz yaralara yol açacaktır. Bu yanlış karardan bir an önce dönülmelidir. Buradan Sayın Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı’na da çağrıda bulunuyorum. Türkiye-Mısır arasında ilişkilerin yeniden başladığı şu günlerde Mısır hükümetinden münasip bir dille ricada bulunulmalıdır."
Yorumlar
Popüler Haberler

Devlet Bahçeli: 'Boykot bir hak, işgal ise suçtur'

TRT, boykot çağrısı yapan Aybüke Pusat'ı diziden çıkarttı

Diyanet basın müşavirliğinden konser organizasyonlarına: Abdulkadir Özkan kimdir?

Senarist Ali Aydın'dan TRT müdürüne: "X'te paylaştığınız iletiyi silmeyin lütfen olur mu?"

Espressolab'i boykot eden gençlere 'vatan haini' diyen ve konserleri boykot edilen şirketin sahibinden geri adım

Erişim engellerinin ardından yeni siteyi duyuran Özgür Özel'den 'boykot sürecek' mesajı