Deva, 30 Ocak ve gelecek

Abone Ol
Mesele oy” olarak görünse de sadece oy değil. Babacan’ın nöbetleşme zorbalık” dönemi diye tanımladığı dönem bitecekse; bunda CHP ve İyi Parti kadar  SP, DP, Gelecek ve DEVA Partilerinin rolü daha büyük olacak.

Loading...

DEVA Partisi’nin bugüne kadar yapmış olduğu politika önerileri ve notlarının toplu tanıtımı dün Ankara Atatürk Spor Salonu’nda yapıldı. Toplantının yapıldığı salonun özelliği, yakın zamana kadar partilerin büyük kurultay ve kongrelerinin yapıldığı salon olmasıydı. DEVA Partisi ekonomiden sağlığa, eğitimden tarıma, adaletten mülteci sorununa kadar geniş bir yelpazede 22 konu başlığında politika ve çözüm önerilerini daha önce farklı tarihlerde yapmıştı. Dünkü toplantı bunun toplu tanıtımı amacıyla yapılan bir tür gövde gösterisi oldu. Bu yüzden olsa gerek salon hayli kalabalık ve coşkulu idi.  Parti lideri Babacan ve eşi salona girene kadar bu coşku devam etti. Babacan yaklaşık 1.5 saat kürsüde kaldı. Partisini neden kurduğundan şimdiki Erdoğan’ın siyaset yapma tarzına kadar geniş bir yelpazede konuşma yaptı. Konuşması doyurucuydu. Gençler sık sık Babacan’ın konuşmasını kestiler. Babacan konuşmasında 22 alanda yaptıkları çalışmayla 2023 seçimlerine DEVA Partisi olarak hazır olduğu mesajını verdi. Ki bu çalışmaları okuduğunuzda gerçekten partinin entelektüel kapasitesinin yüksek olduğu görülüyor. ALTILI MASAYA SUNULAN ÖNERİLER Burada hemen şunu ifade edelim. 22 başlıkta sunulan birçok öneri Altılı Masa’nın liderlerine sunulan ve adı “Ortak Politikalar Mutabakat Metni” olan 6 partinin ortak seçim beyannamesi olacak metne katkı olarak sunuldu. Bu açıdan, insan bu toplantının neden yapıldığını merak ediyor. Her ne kadar yeni kurulan partiler yasa gereği 41 ilde tek başlarına seçime girmek durumunda olsalar da Altılı Masa’nın kamusal alandaki birbiriyle rekabet edecekleri bir seçim süreci sorunlu görünüyor. Bu sadece DEVA Partisi için değil diğer yeni partiler için de geçerli. Bu açıdan 30 Ocak’ta imzalanacak ortak metinlerden sonra partiler arasındaki rekabet ve tartışmaları en aza inmesi Altılı Masa için kaçınılmaz görünüyor. Aksi partiler için de muhalefet için de olumsuz olacaktır. İTTİFAKIN ADI DEĞİŞECEK Son dönemde Altılı Masa liderleri, genel başkan yardımcıları hatta liderlerin danışmanları üzerinden kamusal tartışmaları izliyoruz. Kamusal alanda bunlar olurken Altılı Masa’da bambaşka ve olumlu şeyler oluyor. Herkes gözünü önce 26 Ocak’taki toplantıya, o toplantı sağ salim atlatılırsa 30 Ocak’ta yapılacak lansmana dikmiş durumda. O gün imzalanacak “Parlamenter Sisteme Geçiş Süreci Yol Haritası Metni” ve “Ortak Politikalar Mutabakat Metni” imzalandığı andan itibaren, bu ortaklığa yeni bir isim vermek durumunda kalınacak. Bu imzalar atıldıktan sonra bu birliğin adı artık ne Altılı Masa’dır ne de Millet İttifakı’dır. Bu ismin ne olacağını hep birlikte göreceğiz ama adı ne olursa olsun; 28 Şubat 2022’de atılan imzalardan sonra muhalefet açısından ikinci büyük demokrasi örneği olacaktır. Oy oranlarından, temsil güçlerinden bağımsız olarak ürettikleri metinler arkasında eşit birer başkan olarak durmaları çok çok önemlidir. EVET MESELE OY AMA SADECE OY DEĞİL Evet; parti liderleri masada temsil açısından eşittirler ama bu onların toplumsal temsil ve oy güçlerinin eşit olduğunu göstermez. Ama mesele oy ve temsil mi yoksa seslendikleri, etkileyebilecekleri toplumsal taban mı sorusunu sorduğunuzda açık ki, oyları “düşük” olan partilerin seslendikleri toplumsal taban hayli önem kazanıyor. Bu açıdan yeni partileri olası oy yüzdeleri üzerinden değil olası etkileyebilecekleri toplumsal taban üzerinden değerlendirmek daha doğru olacaktır. Bu seçimde yüzde 1’in karşı tarafa geçtiğinde farkın yüzde 2 olduğunu düşünürsek toplamı yüzde 4-5 olan partilerin muhalefet blokunda olmasının önemini görme imkânımız ortaya çıkacaktır Bu açıdan mesele “oy” olarak görünse de sadece oy değil daha önemlisi daha geniş toplumsal meşruiyettir. Gerek Gelecek gerekse Deva Partisi seslendikleri kararsız muhafazakâr toplumsal kesimleri dikkate aldığımızda bunu fark ediyoruz. Nitekim dün Ali Babacan sadece bu kesimlere hitap etmiştir ve bu seçimi kazanmak için önemlidir. Babacan’ın “nöbetleşme zorbalık” dönemi diye tanımladığı dönem bitecekse; bunda CHP ve İyi Parti kadar  SP, DP, Gelecek ve DEVA Partileri’nin rolü daha büyük olacak.