İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde Şehir Hatları Genel Müdürü iken Üsküdar'a aday olan Dedetaş, sorularımıza verdiği yanıtlarda İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile birlikte Üsküdar'da hayata geçirmek istediği projeler, kentsel dönüşüme dair düşüncelerini anlattı:
Sinem Hanım, biz sizi Şehir Hatları eski genel müdürü olarak anıyoruz zaman zaman. Ama sizin uzun bir eğitim ve kariyer süreciniz var. O nedenle Sinem Dedetaş kimdir sorusu ile başlayalım…1981 Eskişehir doğumluyum. Üniversite eğitimim için İstanbul’a gelene kadar Eskişehir’de yaşadım. İstanbul Teknik Üniversitesi Gemi İnşaatı ve Deniz Bilimleri Fakültesi’nden gemi inşa yüksek mühendisi ünvanı ile mezun oldum. Eşimle de aynı bölümde öğrenciydik, orada tanıştık. Sonrasında yaklaşık 10 yıl ulusal ve uluslararası firmalarda yapısal analiz, yapısal tasarım mühendisi, plan onay mühendisi gibi kadrolarda mesleğimi icra ettim. Mesleki ideallerimize ulaşabilmek için aynı zamanda meslektaşım olan eşimle kendi şirketimizi kurduk. Denizcilik ve gemi inşa sektöründe özellikle inovasyon ve AR-GE alanlarında dünyada ilk olacak nitelikte projelere imza attık. İki mühendis olarak kurduğumuz bu şirketin büyümesi nice genç meslektaşlarımıza hem meslek hem de istihdam olanağı sağladı.
Mesleki yönden kendi kariyerimi inşa ederken bir yandan toplumsal konulara olan duyarlılığım ve sorunlardan şikâyet eden değil çözüm bulmaya çalışan yapım sebebi ile meslek odamızın seçimlerinde yönetim kurulu adayı oldum. 2014 – 2016 yılları arasında TMMOB Gemi Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanlığını yürüttüm. Mesleğimiz ve meslektaşlarımız için faydalı işlere imza atarak tamamladığıma inandığım bu görev bana aynı zamanda özel sektör tecrübesi üzerine kamu tecrübesi de kazandırmış oldu. Bu kamu tecrübesi 2019 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi İştirak Şirketi olan İstanbul Şehir Hatları A.Ş’ye Genel Müdür olarak atanarak, 2023 yılında ise Uluslararası Toplu Taşımacılar Birliği (UITP) Su Yolları Komitesi Başkanlığına seçilerek çok daha ileri taşıdım.
Profesyonel hayatım dışında da sinemayı, yüzmeyi çok severim. Karadeniz yemeklerine bayılırım. Fırsat buldukça eşimle, arkadaşlarımla birlikte seyahat etmeye çalışırız. Eşimin memleketi Rize’de. Yaylaya çıkıp dinlenmek, doğayla baş başa kalmak en sevdiğimiz aktiviteler arasındadır. Son olarak bir de Köpük isminde, terk edilmişken sokaktan alıp sahiplendiğimiz dünya tatlısı bir köpeğimiz var.
Sinem Hanım, sizinle ilgili şöyle bir şey duydum. Çalışma saati konusunda çalışma arkadaşlarınız için onları zorlamayan ama kendisi adına çalışma saatlerinin dışında da çalışmayı seven biri dediler. Nasıl bir çalışma disiplininiz var?Çalışma saatlerine riayet etmeye aslında hem ben hem de ekip arkadaşlarım olabildiğince dikkat ediyoruz. İş ve özel yaşam dengesinin iyi kurulması gerektiğine inanıyoruz. Bir gemi inşa mühendisi olarak verimli çalışmanın ne kadar önemli olduğunu bilen birisiyim. Ama tabii İstanbul gibi 7/24 yaşayan bir şehirde belediye hizmetleri sunarken “çalışma saati” kavramının yetmediği günler çok oldu. İş yapmayı, çalışmayı seven biri olduğum doğrudur. En idealinin çalışma saatleri içerisinde yüksek verimlilikle çalışarak olabildiğince çok iş üretmek olduğunu düşünüyorum. Bunun dışına taşan durumlarda da fazla çalışmaktan yorulmuyorum. Yolumuz uzun fakat gençliğimiz var.
Ayrıca bahsetmeden geçmek olmaz, bu uzun saatlerin kamuya yansıyan çok kıymetli getirileri de oldu. Atıl bir vaziyette duran tarihi Haliç Tersanesi’ni faaliyete geçirerek dünyanın yaşayan ve üreten en eski tersanesi konumuna kavuşturduk. Bakım-onarımdan yeni inşalara, Deniz Taksilerden restorasyon çalışmalarına kadar hem katma değer yaratan hem de sanayi ve kültür mirasımızı koruyan projelere imza attık. Şehir Hatları’nın ilk kadın genel müdürü olarak ekip arkadaşlarımla birlikte; kadın gemici, yağcı ve kaptanlara Şehir Hatları tarihinde ilk kez çalışma olanağı sağlayarak 4.5 yılda kadın istihdamını yüzde 295 oranında artırdık. Kamu bütçesini şeffaf ve verimli yönettik, tersanemizin cirosunu 1 milyon TL’den 160 milyon TL’ye çıkardık.
Neden Üsküdar peki?İBB Başkanımız Ekrem İmamoğlu 2023 yılı sonlarına doğru gerçekleştirdiği bir toplantıda yaklaşan mahalli idareler seçimlerinde siyaset düşünen arkadaşımız varsa lütfen bana bildirsin demişti. Zaman zaman da bana yapılan bu tip yakıştırmalar dışarıdan kulağıma geliyordu. Hatta daha da öncesinde, CHP’ye üye olduğum 2011 yılında da milletvekili aday adaylığı sürecim olmuştu. Üsküdar benim İTÜ’yü kazandıktan sonra oturduğum ilk ilçe, ilk iş yerimin de olduğu ilçe. Denizi seven, suyu seven biri olarak da İstanbul’un bu güzel ilçesi bana hep daha yakın gelir. Buraya güçlü bir aidiyetim var. Dolayısıyla Üsküdar’a yerel yönetim anlamında bir değer katabilmek, İBB’de Ekrem Başkanımızla birlikte edindiğim tecrübeleri buraya aktarmak istediğim için yola çıktım.
Benim nazarımda Üsküdar’ın en büyük problemi hak ettiği değeri görememesi. Mahalle kültürü olan, kadim bir ilçe olmasına rağmen Üsküdarlı bunu bir avantaj olarak hissetmiyor. Hizmetlerin eşit dağılmaması, kentsel dönüşüm ve parklanma sorunu gibi uzun zamandır geçiştirilen ciddi sorunları var. Üsküdar’ı hak ettiği değere ulaştırmak için de projelerimiz hazır. Bu projeleri hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Çalışmalarımızı “mega projeler” üzerine değil her yaştan ve her demografik yapıdan Üsküdarlıya dokunacak şekilde lokal ve somut çözümler üzerine kurduk.
Sahayı gezdiniz, insanlarla bir araya geldiniz. Size iletilen en önemli sorunları sıralamanızı istesem.Öncelikle, her türlü iletişim mecrasına bakıldığında Üsküdar özelinde en çok kentsel dönüşüm konusunun bahsinin geçtiğini görüyoruz. Üsküdar’ın birçok mahallesi 2960 sayılı Boğaz Kanunu ile korunan alanlarda kalıyor, diğer kısımlarında da mülkiyet problemleri yaşanan veya plan tadilatı gerektiren bölgeler var. İBB ve Üsküdar Belediyesi ortaklığında imar planlarını hızlı şekilde revize etmeye, yerinde dönüşümü desteklemeye odaklanacağız. Hukuka aksetmiş mülkiyet sorunlarının dışında kalan alanlarda komşularımıza destek olmaya, ilgili kamu kurumları ile olan diyalogları hızlandıran bir köprü görevi görmeye çalışacağız.
İkinci madde olarak bahsetmek isterim ki; sahada en yoğun gördüğümüz tablo ne yazık ki kent yoksulluğu ve sosyal adaletsizlik. Gönül ister ki güzel ülkemiz sosyal yardımlara hiç ihtiyaç duyulmayan bir seviyede, türlü bereket ve bolluğu yaşayan bir yer olsun fakat hayatın gerçekleri ne yazık ki bundan farklı. Sosyal yardımların da -özellikle ülkemizin içinden geçtiği bu zor ekonomik koşullarda- ne kadar önemli olduğunun bilincindeyiz. İhtiyaç sahibi olan hiçbir komşumuzu yalnız bırakmayacağız ve hatta 2024 yılı için 250 milyon TL olarak bütçelenen sosyal yardımları daha da artırarak mutfaklardaki yangını söndürmede komşularımıza destek olacağız. İhtiyaç sahibi mahallelerimizde Mahalle Lokantaları açarak komşularımızın, öğrencilerimizin uygun fiyatlarla sağlıklı ve besleyici gıdaya ulaşmasını sağlayacağız. İBB’de halkçı ve sosyal belediyeciliği 5 yıldır tüm İstanbul’a gösterebildiğimizi düşünüyorum, Üsküdar’da da aynen bu yaklaşımla devam edeceğiz. Vatandaşın parasını doğru harcamakla ve adil kullanmakla mükellefiz.
Yine bununla birlikte emeklilerimizin de zor süreçlerden geçtiğini biliyoruz. Ekonominin gidişatı kurum veya birey fark etmeksizin herkesi derinden sarstı. Hem İBB olarak hem Üsküdar Belediyesi olarak nakdi pazar yardımlarımızla emeklilerimizin yanında olacağız. Ayrıca Emekliler Lokali vaadimizle önceliklendirdiğimiz mahallelerimizde emekli komşularımızın bir araya gelebildiği, hatta torunlarına/gençlere kendi tecrübelerini aktarabilecekleri atölyeler sunacak sosyal alanlar oluşturacağız. Yaşlısı mutlu, genci umutlu bir Üsküdar için çalışacağız.
Yaklaşık 3.400 kişilik koca bir yapı olan Üsküdar Belediyesi personelinin düşüncelerini ve çekincelerini de duyuyorum. Liyakat anlayışımızı da ortaya koyarak, tıpkı 2019’dan beri İBB’de yaptığımız gibi, Üsküdar’da da aynı yönetim anlayışı ile devam edeceğiz. Üsküdar için alın terini oraya koyan, ayrımcılık yapmayan herkesle elbette yol yürümeye devam edeceğiz. Yeni dönemde genişleyecek hizmet alanlarımız çerçevesinde işe alımlarımızda şeffaf, ölçülebilir ve adil süreçler yöneteceğiz. Bir kariyer merkezi ve otomasyon sistemi de kurma hedefimiz var.
Üsküdar genelinde kadınların %70’inin istihdamda olmadığı görülüyor. Çocuk bakımı, yaşlı bakımı gibi sorumluluklar nedeniyle işgücüne dahil olamayan kadınlar var. Biz açacağımız kreşlerle, engelli bakım evleriyle, niteliğini ve sayısını artıracağımız meslek edindirme kursları ile kadınların buradaki yükünü hafifletecek aynı zamanda istihdama katılmalarına destek olacağız.
Ben sizin kentsel dönüşüm konusunda yurttaşlarla yaptığınız bir toplantıya denk gelmiştim. Konuştuğunuz insanlar başta sorular sordu, ama sonra ikna ettiğinizi gördüm. Bize de anlatır mısınız bu kentsel dönüşüm projelerinizi?İstanbul Planlama Ajansı’nın Aralık 2023 tarihli raporuna göre; 2019 yılından itibaren son dört yılda kira fiyatlarının %961 oranında en çok arttığı ilçe Üsküdar. 2000’li yıllarda İstanbul genelinde konut üretiminde yaşanan artışa rağmen, orta ve düşük gelir grubu için konut satın alımı imkansızlaşmış durumda. Kent genelinde sunulan kiralık konutlar da düşük ve orta gelir grubu için ödenebilir olma niteliğini kaybetmiş bir halde. Bu yüzden İstanbul’un en önemli sorunlarından biri kentsel dönüşüm. Üsküdar’da 1999 öncesi yapı stoğu %70 seviyelerinde. Kentsel dönüşümde bizim önceliğimiz ise deprem dirençli bir Üsküdar inşa ederken, Üsküdarlıların kaybedeceği değil, yüzlerinin güleceği adil çözümler üretmek.
Üsküdar vaat yorgunu bir kent, zamanında çok sözler verilmiş ama tutulmamış. Üsküdarlı komşularımızın bugüne kadar yapılmış olan yanlış ve yanıltıcı uygulamalar sebebiyle yaşadığı sorunları ortadan kaldırmak için doğru adımları atacağız. Kentsel dönüşüm süreçlerimizi katılımcılık, şeffaflık, uzlaşı ve oluşabilecek her türlü faydadan Üsküdarlı hak sahiplerinin yararlanabileceği bir anlayışla ele alacağız. İster belediyemizle, ister İBB ile ister merkezi yönetim ya da müteahhitlerle anlaşmış olsun, hiçbir komşumuzu desteksiz bırakmayacak, komşularımızın hak kaybına uğramaması için hiçbir karşılık beklemeden iştirakimiz KENTAŞ ile müşavirlik hizmeti sunacağız.
Yerinde dönüşümü desteklerken komşularımızla iletişimimizi sıkı tutacağız, mobil kentsel dönüşüm iletişim ofislerimiz ile ihtiyaç duyan komşumuzun kapısına çalışma arkadaşlarımızı göndereceğiz. Hiç çekinmeden her türlü sorusuna beraber cevap arayacağız, derdine çözüm olacağız.
Her bir mahallenin, her bir bölgenin farklı sorunları ve ihtiyaçları olduğunu biliyoruz. Komşularımızın talep ve gereksinimlerine yönelik bölge, mahalle ve proje bazlı çözümlerimizi hayata geçireceğiz. Eğer bir rant varsa bunun hem kamunun hem de Üsküdarlı komşularımızın lehine olmasını sağlayacağız.
Her adayın yola çıkarken kafasında üç aşağı beş yukarı olası kadroları olur. Aslında bu kamuoyunda bilinmese de önemli bir ayrıntıdır. Nasıl bir kadro planlamanız var?Biz geçtiğimiz 5 yıl boyunca İBB tecrübemizde de kamudaki devamlılığın esas olduğunu 16 Milyon İstanbulluya uygulamalı olarak gösterdik. Personelimizin refahını da her zaman önceledik. Kimseye bir ayrımcılık uygulamadık, herhangi bir kutuplaşmaya asla müsamaha göstermedik. Üsküdar Belediyesi’nde de bu kavramları öne çıkartacağız. İBB Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nun uyguladığı yeni nesil belediyecilik modelini burada da yerleştireceğiz. İster 657 no’lu yasaya tabii memur ve sözleşmeli personel alımlarında ister iştirak şirketimiz üstünden yapılacak alımlarda mutlaka liyakata önem vereceğiz. Çünkü biliyoruz ki işini iyi yapan başarılı Üsküdarlılarla çalıştığımızda bundan en büyük faydayı yine Üsküdarlı komşularımız görecekler. Üsküdar için canla başla çalışan, alın teri döken herkes bizim dönemimizde hak ettiği kıymeti hissedecek.
Üsküdarlılara sunulacak hizmet kalitesini artırmak için işe alım süreçlerinde fırsat eşitliği yaratacağız. Kuracağımız kariyer otomasyon sistemi ile iş ilanlarımıza herkesin erişebilmesini sağlayacağız. Ayrıca her gün Üsküdarlılar için çalışan ve komşularımıza hizmet götüren değerli Üsküdar Belediyesi emekçilerinin refahını artıracağız. Kadrolu çalışan belediye personellerimiz ile birlikte, belediyemizin iştirak şirketlerinde çalışan personellerimizin de hak ettikleri iyileştirmeleri yapacağız.
Hayalinizdeki Üsküdar, yani sizin yönettiğiniz Üsküdar nasıl olacak?Üsküdar, İstanbul’un en kadim ilçelerinden biri. Eski İstanbul’un ruhunu en güçlü şekilde yansıtan semtlerimizden. Güçlü kadın figürlerin, hanım sultanların izlerini taşıyor. Bu açıdan Üsküdar’ın muhafaza ettiği bu değerleri çok kıymetli buluyorum. Bu değerleri koruyup geleceğe taşıyacağız.
Üsküdar bir yandan bu yönüyle öne çıkarken aslında diğer yandan da çok çağdaş ve dinamik bir ilçe. Çok güçlü bir potansiyeli var. Bu potansiyeli de daha iyi şekilde ortaya çıkarmak istiyoruz. Üsküdar’ın farklı kimlikleri barındırıyor, aynı potada eritiyor olmasını çok seviyorum. Bir ayağı geçmişte, bir ayağı gelecekte, geçmişten güç alarak geleceğe adım atan, eskimeden yenilenen bir Üsküdar düşlüyorum. Bir yandan Eski İstanbul’un o eşsiz ruhunu yansıtan diğer yandan nitelikli festivalleriyle, etkinlikleriyle gençliğe ve geleceğe göz kırpan dinamik bir Üsküdar inşa edeceğiz.
İmar problemlerini çözmüş, depreme dayanıklı kentsel dönüşümü yapılmış, kültürel mirasına saygılı, sanat ile iç içe, sosyal ve yeşil alanlarıyla yaşlıların huzurlu, gençlerin mutlu olduğu bir Üsküdar hayalim var. Tüm bunları, kamu kaynaklarını en doğru şekilde kullanarak, ortak akılla ve şeffaf bir yönetim anlayışıyla çalışarak gerçekleştirebileceğimizi biliyorum.
Ekrem İmamoğlu'nun bir kez daha İBB başkanı olması sizin de Üsküdar’da başkan olmanız Üsküdarlılara ne kazandıracak?Yerel yönetimden sorumlu iki kamu kurumunun, esasen tüm kamu kurumlarının uyumlu ve birlikte çalışabilmesi aslında en normal, en temel vatandaş beklentilerinden birisi. Ne yazık ki yakın geçmişte bu farklılık vatandaşın hakkının da önüne geçecek şekilde kullanıldı. Bunun en belirgin örneğini Üsküdar’ın ve hatta İstanbul’un en kıymetli köşelerinden olan Şemsi Paşa Camii (Kuşkonmaz Camii) yanındaki kamu alanında bulunan kaçak ticari yapılaşmanın, İBB ekiplerince yıkılmak suretiyle halka açılması sırasında gördük. Yaşananlara, o dönem beraber çalıştığımız İBB İmar Müdürü arkadaşımızın başına gelenlere hep beraber üzüldük.
Biz ilk olarak Üsküdarlı komşularımıza yansıtılan bu kurumsal gerilime bir dur diyeceğiz. İBB Şehir Hatları yönetimindeyken gerek İstanbul Liman Başkanlığı, gerek Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü, gerekse Türkiye Denizcilik İşletmeleri ile çok sıkı diyaloğumuz oluşmuştu. Üsküdar Belediyesi’nde de sadece İBB ile değil tüm kamu kurumları ile ilişkilerimiz çok güçlü olacak, diyaloğa çok açık olacağız. Yarattığımız sinerji tüm komşularımızın hayatına olumlu yansıyacak.
İkinci olarak; Üsküdar Belediyesi ile birlikte İBB’nin de özellikle meclis çoğunluğu sağlanarak kazanılması Üsküdar özelinde plan tadilatlarının çok daha hızlı ilerlemesini sağlayacak. İBB şehircilik grubu şirketlerinin yönettiği “İstanbul Yenileniyor” konseptini Üsküdarımıza çok daha hızlı entegre edeceğiz, dönüşümün önünü açacağız.
Başkanımız Ekrem İmamoğlu aslında 2014 yılından beri “yeni nesil belediyecilik modeli” ortaya koyan bir lider. Bu modelin, bu ortak aklın, İstanbul’da kent lokantaları, kreşler, yurtlar, burslar, yaşam merkezleri, kütüphaneler gibi sosyal alanlara dönüşmesine şahit olmak ve bu güzel duygunun bir parçası olmak çok heyecan verici. Hem İstanbul’da hem de Üsküdar’da komşularımızın hayat kalitesini artırmak için üstümüze düşen her şeyi yapmaya ve tam yol ileri gitmeye hazırız.