Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Vatandaşlarımdan yastık altı ve kasalarındaki döviz ve altını ekonomi ve üretime kazandırmalarını istiyorum" dedi. Erdoğan, "Fahiş fiyat artışı konusunda her sıkıntıyı ciddiyetle takip ediyoruz. Tüm bakanlıklarımıza, kurumlarımıza talimat veriyorum. Girdi maliyeti ve kurla izah edilemeyecek fiyat artışı yapan, stokçuluk yapan kimsenin gözünün yaşına bakılmayacak" açıklamasında bulundu. Erdoğan kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamada özetle şunları söyledi: -Türkiye şehit yakınlarına galiz küfürler eden milletvekilinin şokunu henüz atamamışken Genel Kurul'da bir başka edepsizlik ile şaşırmıştır. TBMM Genel Kurulu'nu kafası dumanlı dostlarıyla atıp tuttuğu bir ortam zannediyor. Milleti kendi yalanları, iftiraları ile kandırabileceğini sananların egolarıyla geldikleri nokta burasıdır. Millete söyleyecek hiçbir sözü olmayanların içlerindeki kiri, kini, nefreti bu tarz davranışlarla dışa yansıttıkları görülüyor. Kimsenin partisinde, evinde, dost ortamında nasıl davrandığına karışmayız. Ama TBMM'nin nezaketine, bu yüce kurumun faziletine uygun davranışlar sergilemeye davet etmek bizim görevimizdir. - Türkiye'nin yatırım atağı her alanda hızla sürmektedir. Ülkemizin dört bir yanında kendi vatandaşlarımız ve uluslararası yatırımcılar tarafından yürütülen yatırımları takip ediyoruz. - Ülkemizi 19 yıldır hakkaniyete dayalı bir demokrasi ve kalkınma anlayışıyla yönetiyoruz. Bu kavramlardan nasibini almamış bir zihniyet Türkiye'de hep oldu, bundan sonra da şüğhesiz olacak. Darbeler ve vesayet dönemiyle süren, kendini milletten üstte gören, her tür şer şebekesiyle işbirliğine giren bu zihniyet milletimizin izanına çarpmıştır. Bu zihniyet ekonomide yaşanan değişimi de mecrasından saptırmaya çalışıyor. Biz ülkemizi yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve büyüme hedefindeyiz. Yüksek faizle ekonomiyi küçültmek istiyor bu zihniyet. Biz Türkiye her alanda bölgesel ve küresel güç haline gelsin istiyoruz, bu zihniyet Türkiye eskiye dönsün istiyor. Bu zihniyet IMF reçetelerini dayatarak, dışa bağımlılığı artırarak Türkiye'yi boyunduruk altına sokmak istiyor. gelişmiş ülkeler 2008 krizine girdiğinde birileri felaket senaryoları yazmaya başlamıştı. Ama Türkiye sadece bu krizin teğet geçmesini sağlamakla kalmamış, hızlı bir büyüme sürecine girmiştir. Bu yılki büyüme oranımız çoğunluğu sanayi üretimi ve ihracata dayalı olarak çift haneli rakama doğru gidiyor. - Dünyada enerji ve gıda kaynaklı fiyat yükselişi. Bu da dengeye oturacak. Bunun dengeye oturması da bizim de önümüzü rahat görmemizi sağlayacak. Bir müddet sonra bu süreç çalışanların ücretlerinden kamu gelirine kadar her alanda kendini hissettirmeye başlayacak. Biz ne yaptığımızı biliyoruz, nasıl yapacağımızı biliyoruz, ne elde edeceğimizi biliyoruz. Milletimizden bize güvenmesini ve sabırlı olmasını istiyoruz. Kalkınma hamlelerimizin önü bu sefer kesilemeyecek. Daha öncekilerden farklı olarak bu hikayeyi güçlü bir altyapı, güçlü bir kamu maliyesi, güçlü bir azim eşliğinde hayata geçiriyoruz. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin işsizlik krizine doğru dolu dizgin gittiği bir dönemde biz yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve üretim odaklı politikamızla vatandaşlarımızın geleceklerini güvence altına almaya çalışıyoruz. - Ülkemizde gerektiğinde 40 milyona kadar çıkabilecek işgücüne bu imkanı sağlamak istiyoruz. Cari açığımızı cari fazlaya döndürdüğümüzde, gereken kaynak zaten kendiliğinden ortaya çıkacaktır. Bunun için iş insanlarımızı, sanayicilerimizi, girişimcilerimizi, çiftçilerimizi çok daha ciddi şekilde destekleyeceğiz. - Asgari ücrette de aynı anlayışla devam ediyoruz. Sosyal devlet ve sosyal yardım politikalarıyla ülkemizde kimseyi sahipsiz bırakmadık, bundan sonra da bırakmayacağız. Vatandaşlarımıza ayda 1.7 milyar sağlayan indirimli stopaj uygulamasını Mart sonuna kadar uzatma kararı aldık. Çiftçilerimiz kuraklıktan zarar gördü. 2.6 milyar lira kuraklık destek ödemesini Aralık ayının ikinci yarısında çiftçimizin hesabına yatırıyoruz. - Önümüzdeki günlerde farklı kesimlere yönelik ilave destekleri sürdüreceğiz. Fahiş fiyat artışı konusunda her sıkıntıyı ciddiyetle takip ediyoruz. Tüm bakanlıklarımıza, kurumlarımıza talimat veriyorum. Girdi maliyeti ve kurla izah edilemeyecek fiyat artışı yapan, stokçuluk yapan kimsenin gözünün yaşına bakılmayacak. - Karşı çıktığımız şey sömürüdür. Bu sömürü mal üzerinden de emek üzerinden de yapılsa karşıyız. Kazanma hırsıyla milletin hakkına hukukuna girmek isteyenlere izin vermeyeceğiz. Yastık altı ve kasasında birikimi olanlara çağrıda bulunuyorum. Vatandaşlarımdan döviz ve altını çeşitli finans araçlarına yatırarak ekonomi ve üretime kazandırmalarını istiyorum Fiyat ve kur artışlarının yol açtığı dalgalanma bir süre sonra duracaktır. Bu dönemde yatırımların sağlayacağı helal ve istikrarlı getiri devam edecektir. Asırlardır süren orantısız kazanç ve yüksek refahın sonuna ulaşıyoruz. Kendimiz ve evlatlarımız için vaktimizi, enerjimizi ve imkanlarımızı yönlendirmemiz gereken yer burasıdır.