Loading...
Genel eğilim olarak seçmenlerin parti tercihlerinde değişim örüntüleri ideolojik bloklar arasındaki oynaklıkla karşılaştırıldığında partiler arasında daha yüksek düzeyde seyrediyor.Başkanlık ve yarı-başkanlık sistemlerinde iki-turlu devlet başkanlığı seçimlerini karşılaştırmalı olarak 1945-2020 dönemi itibarıyla 73 ülkedeki 423 seçim örneğinde inceleyen Passarelli ve Bergman’ın çalışmasına göre Avrupa ülkelerindeki 115 seçimin %31.3’ü, Latin Amerika’da 106 seçimin %52,8’i, Afrika’da 121 seçimin %69,4’ü, Asya’da 72 seçimin %84,7’si, Okyanus ülkelerinde 9 seçimin %55,6’sı, toplam seçimlerin ise 57,2’si 1.turda, % 42,8’i 2. turda sonuçlanmıştır. Araştırmanın kapsadığı dönemde 73 ülkenin 32’si başkanlık sistemiyle, 42’si yarı-başkanlık sistemiyle yönetilmektedir. İki-turlu devlet başkanlığı seçim sistemini uygulayan ülkelerin coğrafi dağılıma göre 27’si Afrika (%36,9), 17’si Avrupa (%23,3), 15’i Latin Amerika (%20,5), 13’ü Asya (%17,8) ve 1’i Okyanus ülkesidir. Yazarlara göre ikinci tur olasılığının sadece mekanik değil, seçimsel ve siyasi yansımaları, siyasi rekabetin açıklığı bakımından çeşitli siyasi etkileri vardır. İkinci tur yeni gelenlere siyasi arenayı açarken, etkili rekabet için engelleri azaltır, kazanan oyların çoğunluğunu alarak sistemin meşruluk düzeyini arttırır, aşırılıkçı başkanların riskini azaltır.[3] Bizim yaptığımız çalışmanın verilerinin yer aldığı aşağıdaki tablodan, son yapılan başkanlık seçim sonuçlarına göre, 1.turda aranan çoğunluk koşulunun sağlanamaması durumunda 2.tura gidildiği 81 ülkeden saf başkanlık sisteminin uygulandığı 36 ülke karşılaştırmalı olarak izlenebilir. Tablo: Başkanlık Sistemiyle Yönetilen Ülkelerde Çok Adaylı, 2 Turlu Başkanlık Seçimlerinin Nitelikleri (Son Başkanlık Seçimleri Örneği)
Millet İttifakı için en büyük risk, geçmişte en az bir kez AKP’ye oy vermiş seçmenin ittifak adayını beğenmeme, popülist ekonomik vaat ve uygulamalar gibi nedenlerle Erdoğan’a yönelme olasılığıdır ki, bu geçişler göz ardı edilmemeli.Başkanın ikinci turda seçildiği 12 ülkenin sekizinde 1.turda en çok oyu alan adaylar (front-runner) ikinci turda başkanlık seçimini kazanırken (Arjantin, Brezilya, Orta Afrika Cumhuriyeti, Kolombiya, Liberya, Palau, Peru, Sierro Leone) , 4 ülkede (Şili, Kosta Rika, Guatemala, Uruguay) 1.turda ikinci olan adaylar ikinci turda başkan seçilmişlerdir. Literatürde 1.turda ikinci olan adayın (runner-up) ikinci turda seçim kazanması “comeback” olarak adlandırılır. Bu bulgular seçmenlerin birinci turda destekledikleri adaya ikinci turda seçim kazandırma eğilimlerinin daha yüksek olduğuna işaret etmektedir. Passarelli ve Bergman’ın çalışmalarına göre de ilgili dönemde iki-turlu gerçekleşen başkanlık seçimlerinin %29,3’ünde birinci turda ikinci olan aday ikinci turda seçimi kazanırken (comeback), %70,7’sinde ilk turda en yüksek oyu alan aday ikinci turda başkan seçilmiştir. Başkanlık sistemiyle yönetilen ülkelerin %31,8’inde, yarı-başkanlıkla yönetilenlerin ise %27,1’inde ilk turda 2.olan aday ikinci turda başkanlığı kazanmıştır. Ayrıca, mevcut başkanların %36,9’u yeniden seçilmek için yarışırken, 156 adaydan 102’si seçimleri kazanmıştır. 88’i birinci turda,14’ü ikinci turda seçilirken, 14’ünden sadece ikisi birinci turda ikinci olsa da, ikinci turda devlet başkanlığını elde etmiştir (Avusturya 1951, Güney Kıbrıs 1998). Yeniden seçilmek için yarışan işbaşındaki 54 başkanın 33’ü ilk turda başarısız olurken, 21’i ikinci turda yenilmiştir.[5] Yine, 7 başkan ikinci turda ikinci kalarak seçim yenilgisi yaşamıştır (Arjantin 2015, Palau 1992, Polonya 2002, Senegal 2000, 2012, Sırbistan 2004, Zimbabve 2008). Birinci turda ikinci olan adayın ikinci turda başkan seçilebilmesi (comeback) seçmenlerin oy verme davranışı, parti ve adayların stratejileri, aday profillerinin seçmene nasıl sunulduğuyla ilgili olup, bu veriler yeni gelenler ya da “başkana meydan okuyanlar” için işbaşındaki başkanlara göre birinci turda ikinci olan adayın ikinci turda seçilme durumunun daha ayrıcalıklı ya da iyi olduğunu dolaylı olarak doğrulamaktadır.[6] Konuyla ilgili bir diğer husus; 36 ülkenin 15’inde başkanlık seçimlerinde adaylardan bazıları ittifak adayı olarak yarışa katılırken, 21 ülkede başkanlık seçiminde herhangi bir ittifak kurulmadan adaylar yarışmıştır. TÜRKİYE’DE ÇOK ADAYLI BAŞKANLIK SEÇİMİNE İLİŞKİN OLASI SENARYOLAR VE SONUÇLARI Önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçiminin oy gücü yüksek olan çok adaylı gerçekleşme ihtimali düşüktür. Fakat, Millet İttifakının ortak aday belirleyememesi ya da belirleseler de Emek ve Özgürlük İttifakının ortak adayı desteklemeyip kendi adayını çıkarması ya da diğer partilerin seçime kendi adaylarıyla veya bir ortak adayla katılmaları halinde seçimin az ya da çok oy desteğine sahip çok adaylı olma ihtimali ise yadsınamaz. Millet İttifakı ortak aday belirleyip, Emek ve Özgürlük İttifakı bu adaya destek verse bile, küçük partilerin ittifaklı ya da ittifaksız en az 2-3 adayının da yarışabilecek olması seçeneği güçsüz adayların da bulunduğu çok adaylı seçime örnektir. Passarelli ve Bergman’ın hipotezlerini önümüzdeki seçim bağlamında test ettiğimizde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kemikleşmiş bir seçmen kitlesine bağlı azımsanmayacak bir gücü olmasına rağmen, kendisine yeni seçmen desteği çekememesi durumunda, Millet İttifakının ortak aday belirlemesi, Emek ve Özgürlük İttifakının da bu adayı desteklemesi koşuluyla ve adayın kim olduğuna da bağlı olarak son kamuoyu araştırmalarındaki Millet İttifaki ve HDP’ye yönelik destek düzeyleri veri alındığında, çok adaylı seçimde küçük partiler aday çıkarsa dahi seçimler ikinci tura kalmayabilir ve Millet İttifakı adayı kazanabilir.
Önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimi, bugünlerde medyaya yansıyan kamuoyu araştırma sonuçları dikkate alındığında, hiçbir parti, aday ya da ittifak için çantada keklik değil.Erdoğan’ın görevde iken yeniden seçilmek için yarışacağı bir seçimde dünya örnekleri dikkate alındığında seçimlerin ikinci tura kalma olasılığı hipoteze göre azalsa da adaylığına yönelen seçmen desteğinin son araştırmalarda 50+1’in altında olması nedeniyle, Altılı Masa ile Emek ve Özgürlük platformunun uzlaşamaması durumunda seçimin ikinci tura kalma olasılığı yüksektir. Bunun yegâne koşulu, küçük partiler olmasa dahi iki ittifak seçmeninin blok olarak Millet İttifakının ortak adayını desteklemesidir. Bu koşul gerçekleşirse, mevcut Cumhurbaşkanının ilk turda kaybetme olasılığı mevcuttur. İkinci tura gidilmesi halinde, oy makasının az olması durumunda Millet İttifakı adayının kazanabilmesi için, Cumhur İttifakı adayına yönelik oy geçişlerinin olmaması gerekir. Burada Millet İttifakı için en büyük risk, geçmişte en az bir kez AKP’ye oy vermiş seçmenin ittifak adayını beğenmeme, popülist ekonomik vaat ve uygulamalar gibi nedenlerle Erdoğan’a yönelme olasılığıdır ki, bu geçişler göz ardı edilmemeli. Seçmen tercihlerindeki oynaklığın seçim sonucuna olası etkileri bakımından değerlendirildiğinde, 2002’den 2018’e Türkiye’de toplam 100 seçmenden 49’ı parti değiştirirken, son 20 yılda parti tercihi değiştirme (oynaklık) ortalaması %12’dir. 2015’ten 2018 seçimlerine ise %10,3. Son araştırma sonuçlarından yola çıkıldığında oynaklığın Cumhurbaşkanlığı seçiminde %20’lerin üzerinde olması beklenebilir. Genel eğilim olarak seçmenlerin parti tercihlerinde değişim örüntüleri ideolojik bloklar arasındaki oynaklıkla karşılaştırıldığında partiler arasında daha yüksek düzeyde seyrediyor. Cumhurbaşkanlığı seçimi örneğinde düşünüldüğünde, Millet İttifakındaki 5 partinin, Cumhur İttifakındaki 3 parti gibi sağ ideolojik blokta konumlanması dolayısıyla bu oynaklığın Altılı Masa ve genel olarak muhalefetin lehine sonuç verme olasılığı yüksektir. Ne var ki, Altılı Masa’nın aday belirleme stratejisindeki hatalar, ortak adaya yönelik tepkiler, kampanya sürecinin iyi yönetilememesi durumunda, Erdoğan süreci çok iyi yönetirse, şiddetli politik kutuplaşma ve seçmen tercihlerindeki donmaya rağmen bu oynaklık iktidar adayının lehine sonuç doğurabilir. Bu durumda seçimin Cumhur İttifakı lehine 2.tura kalmadan sonuçlanma olasılığı vardır. Passarelli ve Bergman’ın incelediği ülkelerde çoklu adayla gidilecek bir seçimin çoğu ülke örneğinde olduğu gibi ikinci tura kalması halinde 1.turda ikinci olanın ikinci turda seçilme olasılığı fazladır. Bizde bu koşulun gerçekleşmesi birinci turda hangi adayların 1. ve 2. olacaklarına ve ittifakların nasıl bir ikinci tur seçim stratejisi izleyeceklerine, milletvekili genel seçimlerinde oluşacak parlamento aritmetiğine ve tabii ki seçmenin oy verme davranışlarına bağlı olacak. Parlamentoda çoğunluğu elde edecek ittifakın adayı birinci turda ikinci olsa bile, seçmen yasama ve yürütme dengesinin bozulmaması için adaylar arasında oy makası çok açık değilse, ikinci turda parlamentoda çoğunluğu elde eden ittifakın adayını destekleyebilir. Parlamentoda azınlıkta kalan ittifakın adayı birinci turda 1. olsa da seçmen yine kuvvetler arasındaki dengeyi bozmamak için ikinci turda parlamentoda çoğunluğa sahip ittifak adayını destekleyebilir. Buna karşılık, kitleleri peşinden sürükleyecek bir başkan adayı, çok iyi bir kampanya yönetimiyle seçmenin oy verme davranışı açısından kuvvetler dengesi düşünülmeden 1.turda seçim kazanabilir. Muhalefetin kazanmak için izleyeceği en uygun strateji tek tur-tek aday stratejisi gibi görünmektedir. Sonuç olarak, önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimi, bugünlerde medyaya yansıyan kamuoyu araştırma sonuçları dikkate alındığında, hiçbir parti, aday ya da ittifak için çantada keklik değil. Seçimlerin kaderi adayın niteliğinden kampanya yönetimine, adayın söyleminden vaatlerine, özellikle muhalefet bloklarının belirlenecek adayın arkasında durma yol ve yöntemine, asıl önemlisi seçmenin hem duygu, hem de aklına hitap ederek onları ikna etme stratejilerine bağlıdır. [1] Farklı senaryo tartışmaları için bkz. Murat Somer; “Muhalefetin Ortak Adayı “Kim” Olmalı?”, Politikyol, Erişim adresi: https://www.politikyol.com/author/muratsomer/, Mesut Yeğen; “Muhalefetin Tercihi”, Perspektif Online, Erişim adresi: https://www.perspektif.online/muhalefetin-tercihi/ [2] Bkz. Gianluca Passarelli, Matthew Bergman; “Runoff Comebacks in Comparative Perspektive: Two-Round Presidential Systems”, Political Science Review, January 1, 2022, p.1-17. Erişim adresi: https://www.deepdyve.com/lp/sage/runoff-comebacks-in-comparative-perspective-two-round-presidential-2epbyRwYtN? [3] Passarelli, Bergman; a.g.m., s. 4-6. [4] Verilerin alınıp, hesaplandığı site erişim adresi: https://en.wikipedia.org/wiki/List_of_the_most_recent_elections_by_country [5] Passarelli, Bergman, a.g.m., s.9. [6] A.g.m., s.2.