CHP Ankara Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi Gamze Taşçıer, karma eğitimi hedef alan HÜDAPAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu'na tepki gösterdi. Taşçıer, "Kız ve erkek çocuklar birlikte eğitim gördükleri için taciz vakalarının yaşandığını ifade eden bu zatın, merdiven altı sözde vakıflarda erkek çocuklarının cinsel istismara uğramasına bir kez olsun ses çıkardığını duymadık" ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ankara Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi Gamze Taşcıer, Partisinin Kızıltepe İlçe Kongresi'nde konuşan ve karma eğitimi hedef alan HÜDAPAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’na yanıt verdi.

Taşçıer açıklamasında, karma eğitimden yana geri adım atmayacaklarını dile getirdi.

HÜDAPAR'ın Genel Başkanı'nın sözlerine tepki gösteren Taşçıer, "Kız ve erkek çocuklar birlikte eğitim gördükleri için taciz vakalarının yaşandığını ifade eden bu zatın, merdiven altı sözde vakıflarda erkek çocuklarının cinsel istismara uğramasına bir kez olsun ses çıkardığını duymadık" ifadelerini kullandı.

Taşçıer şunları söyledi:

“AKP tarafından parlamentoya sokulan, Hizbullah’ın siyasi uzantısının Genel Başkanı olan bu zatın karma eğitimi hedef alan sözleri nihai hedeflerini de işaret ediyor. Hizbullah’ın hayali, Türkiye’yi Afganistan karanlığına çevirmek. Cinsel saldırının sebebini kız çocuklarının ve kadınların bizatihi varlığı olarak gören bu ‘aklın’ talebi de elbette toplumsal hayatın kadınlardan izole edilmesi oluyor. Kadınlara pembe otobüs, okul ve üniversite önerileriyle kendini ılımlaştırmaya çalışan bu ‘aklın’ ardında, kadınlar sokağa çıkmazsa ya da görünür olmazsa taciz, tecavüz olmaz mantığı yatıyor. Yani var olan suç, bunların gözünde cinsel saldırı değil, kadınların sokaktaki varlığı, toplum içerisinde yer almaları. Kız ve erkek çocuklar birlikte eğitim gördükleri için taciz vakalarının yaşandığını ifade eden bu zatın, merdiven altı sözde vakıflarda erkek çocuklarının cinsel istismara uğramasına bir kez olsun ses çıkardığını duymadık."

"KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİNDEN RAHATSIZ OLDUKLARINI BİLİYORUZ"

"İliklerine kadar işlemiş kadın düşmanlığı her ağızlarını açtıklarında fışkıran bu karanlık yapının, İstanbul Sözleşmesi’ne olduğu gibi, çocukların cinsel sömürü ve istismara uğramasını engellemek için imzalanan Lanzarote Sözleşmesi’nden de, Medeni Kanun’dan da, Anayasa’da yer alan kadın-erkek eşitliğinden de rahatsız olduğunu biliyoruz. Kadınları ikinci sınıf insan haline getirmek için ellerini ovuşturan, Cumhur İttifakı üyesi bu yapının 43 milyon kadın için kapkaranlık bir gelecek tahayyül ettiği gün gibi ortada. Ama herkes şunu aklına iyice kazısın ki, bizleri hayattan koparmak isteyenlere karşı tek bir santim bile geri adım atmayacağız.”