CHP'li Fikri Sağlar'dan tüzük değişikliği önerisi
CHP Mersin Milletvekili Fikri Sağlar, CHP'nin 19. Olağanüstü Kurultayı’nda görüşülmek üzere bir tüzük değişikliği önerisi hazırladı.
Sağlar; "Demokrasimizin içinde bulunduğu bu olağanüstü koşullar altında, partimizin daha dinamik ve günün ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir örgüt yapısına kavuşması ve parti içi demokrasinin gerçek bir sosyal demokrat partide olması gerektiği gibi işletilebilmesi amacıyla, örgütü merkeze alan yeni bir parti tüzüğüne ihtiyaç vardır." ifadelerini kullandı.
Sağlar'ın hazırladığı tüzük değişikliği önerisi şu şekilde:
1. İlçe Kongreleri
a. Mevcut parti tüzüğünde ilçe kongreleri, ilçe başkanı ve ilçe yönetim kurulu üyelerini ve yedeklerini, ayrıca il kongresine katılacak delegeleri gizli oyla seçmektedir (Madde 46/D). Bu seçimde, Madde 46/B kapsamında belirtilmiş olan doğal delegeler ile, muhtarlık bölgesi toplantılarında seçilen delegeler oy kullanabilmektedir. Yasa gereği en fazla 400 ilçe delegesi belirlenmektedir.
b. Örgütümüzü daha katılımcı ve çoğulcu hale getirmek amacıyla, ilçe başkanı ve ilçe yönetimlerinin seçiminde, o ilçeye üye olan herkesin oy kullanabilmesini öneriyoruz.
c. Bu çerçevede, ilçe başkanı ve ilçe yönetim kurulu adaylarının önceden belirlenmiş olan kongre gününden en geç 21 gün önce ilan edilmesi ve ilçe kongresinden bir hafta önce, ilçe başkanlığında kurulacak olan sandıklarda bütün parti üyelerinin oy kullanması sağlanmalıdır.
d. Tüm üyeler bir hafta sonra toplanacak önce ilçe kongresinin ilçe delegelerini, sonra ilçe başkanı ve yönetimini belirleyecektir.
e. Kongre gününde, öncelikle ilçe kongresinin gündemi, önümüzdeki dönemin çalışma programı ve projeleri ibra edilecek daha sonra önümüzdeki dönemin çalışma programı, yerel politika hedefleri belirlenecek, tüm üyelerce seçilen ilçe delegeleri, önceden belirlenmiş ilçe başkanı ve yönetimi ile il kongresi delegelerini onaylayacaktır.
2. İl Kongreleri
a. Mevcut parti tüzüğünde il kongreleri, il başkanı ve il yönetim kurulu üyelerini ve yedeklerini; il disiplin kurulu üyelerini ve yedeklerini; ayrıca kurultaya katılacak olan delegeleri gizli oyla seçmektedir (Madde 46/D). Bu seçimde, Madde 46/B kapsamında belirtilmiş olan doğal delegeler ile ilçe kongrelerinde seçilmiş olan il kongresi delegeleri oy kullanabilmektedir.
b. İlçe kongrelerinde olduğu gibi, il kongrelerinde de seçimlerin o ilde kayıtlı olan bütün parti üyelerince seçilmelerini öneriyoruz.
c. Bu doğrultuda, il başkanı, il yönetim kurulu ve il disiplin kurulu ile kurultay delegeleri, önceden belirlenmiş olan kongre gününden en geç 21 gün önce ilan edilmesi ve il kongresinden bir hafta önce, il başkanlığında kurulacak olan sandıklarda bütün parti üyelerinin oy kullanması sağlanmalıdır.
d. Kongre gününde, öncelikle il kongresinin gündemi, çalışma ve raporları delegeler tarafından ibra edilecektir.
e. İbra işleminden sonra, kongreden bir hafta önce bütün üyelerin katılımıyla gerçekleştirilmiş olan seçim sonuçlarına göre hazırlanmış olan il başkanı, yönetim kurulu ve disiplin kurulu ile kurultay delegeleri listeleri, il kongresi delegeleri tarafından onaylanarak kabul edilecektir.
3. Aday listeleri: İl ve ilçe kongrelerinde blok liste kullanılmayacaktır. Bütün
kongrelerde adaylar çarşaf liste kullanılarak seçilecektir.
4. Kurultay
a. İl ve ilçe kongrelerinde izlenen katılımcı seçim süreci, kurultayda da kullanılacaktır.
b. Kurultaydan 45 gün önce, Genel Başkan adayları ile Parti Meclisi aday listeleri açıklanacak ve seçim pusulaları Genel Merkez tarafından tüm Türkiye'de il ve ilçe örgütlerine resmi yollarla gönderilecektir.
c. Genel Başkan ve Parti Meclisi üyeleri, Kurultay’dan 15 gün önce il ve ilçelerde kurulacak sandıklarda, o il veya ilçeye kayıtlı olan üyelerin oylarıyla seçilecektir.
d. İlçelerde kullanılan oylar illere gönderilerek birleştirme tutanakları hazırlanacak; birleştirme tutanakları Genel Merkez’e iletilerek sonuçlar açıklanacaktır.
e. Genel Başkan ve PM üyeleri, Kurultay’da delegeler tarafından onaylanarak resmi olarak seçilmiş olacaktır.
f. Kurultay, Genel Başkan ve Parti Meclisi üyelerinin seçimi için değil, gelecek 2 yıllık dönemde parti tarafından izlenecek politikaların belirlenmesi, siyaset stratejileri ve hedeflerinin görüşüldüğü, kararların alındığı bir toplantıya dönüşecektir.
5. Partiye Üyelik
a. Mevcut tüzükte, “Cumhuriyet Halk Partisine, Partinin ilke, amaç ve değerlerini benimsemeleri kaydıyla, medeni ve siyasi hakları kullanma ehliyetine sahip bulunan her yurttaş üye olabilir” ifadesi yer almaktadır. (Madde 6)
b. Parti üyeliği “Aday Üyelik” ve “Asil Üyelik” olmak üzere ikiye ayrılır.
c. Üye olmak isteyen kişi, üyelik koşullarını yerine getirmesi halinde aday üye olarak ikamet ettiği İlçe Başkanlığı’na başvurur. Başvuranlar, bir sonraki takvim ayında başlamak üzere gruplar halinde 3 ay boyunca haftada üç gün sürecek eğitim programına dahil edilir. Eğitimler ilçe parti eğitmeni tarafından verilir.
d. Birinci ay CHP programı, tüzüğü ve teorik politika konularında eğitim verilir. İkinci ay eylem içinde eğitim alır. Üçüncü ay sonunda eğitim sekreteri ve ilçe sekreterinin onayı ile asil üyeliğe geçer.
e. Parti organlarında yer alabilmek için en az 2 yıl asil üye olarak görev yapmak gerekir.
f. Günümüzde sivil toplum kuruluşları, katılımcı demokrasinin sağlanmasında ve yurttaşların temsilinin artmasında önemli bir yere sahiptir. STK üyeliği, kişilerde demokrasi kültürünün ve çoğulculuk anlayışının oluşmasında ve yerleşmesinde önemli bir rol oynamaktadır.
g. STK’ların demokratikleşme açısından önemli göz önünde bulundurularak, parti tüzüğümüzde, parti üyeliği için en az bir STK'ya üye olma koşulu getirilmelidir. Ayrıca üye, mensubu olduğu STK’nın talep ve önerilerini partiye, partinin siyasetini STK’ya doğrudan taşıyacağı için parti görevini daha doğrudan ve etkin yapacaktır.
h. Bu sayede, örgütlerimizin etkinliğinin artmasına katkı sağlanabilecektir.
6. Parti Meclisi adaylığı
a. 36. Olağan Kurultayımızda, Parti Meclisi adaylarının sayısı hem partimiz içinde hem de kamuoyunda çok tartışılmıştır.
b. Muhakkak ki adayların sayısının çok olması ve özgürce aday olabilmeleri, parti içi demokrasimiz açısından önemli bir değerdir.
c. Ancak parti örgütü ile yeteri kadar ilişki kuramamış ve örgütü tanımayan kişilerin aday olması ve PM’ye seçilmesi, PM’nin etkili şekilde çalışmasını zorlaştırmaktadır.
d. Bu nedenle, parti tüzüğünde yapılacak olan bir değişiklikle, Parti Meclisi’ne aday olmak için en az 3 yıl (gençlerde de dâhil) partiye asil üye olma koşulunun getirilmesi gerekir. Bu sayede partimizi ve örgütümüzü daha yakından tanıyan ve partili kimliğinden şüphe duyulmayacak kişilerin aday olması mümkün hale gelecektir.
7. Merkez Yönetim Kurulu
a. Merkez Yönetim Kurulu, partinin en üst yönetim organıdır. Mevcut tüzüğe göre MYK üyeleri, PM üyeleri arasından Genel Başkan tarafından seçilmektedir (Madde 39).
b. Tüzüğe göre MYK, “seçimleri kazanarak iktidar olmak için her türlü girişimi yapar” (Madde 40/A), “parti örgütünü yönetir, çalışmaları yönlendirir” (Madde 40/B), “partinin hukuki varlığını korur” (Madde 40/C) ve “partinin politikasını, stratejisini ve seçim bildirgelerini hazırlayıp PM’nin onayına sunar” (Madde 40/E).
c. Yukarıda belirtilen yetkilerine ek olarak, MYK’nın partiyi temsil ve yönetme açısından birçok kritik görevi bulunmaktadır. Mevcut haliyle MYK’nın Genel Başkan tarafından seçilmesi, hiyerarşik bir yapının oluşmasına neden olarak parti yönetiminin “tek adam” kontrolüne girmesinin ilk adımını oluşturmaktadır. Bu da, gerçek bir sol-sosyal demokrat partinin sahip olması gereken ilkelerle uyuşmamaktadır.
d. Bu doğrultuda MYK, PM üyeleri tarafından ve PM üyeleri içinden gizli oyla seçilmelidir.
e. Örgütten Sorumlu Genel sekreter ise MYK seçimlerinin tamamlanmasının ardından, MYK üyeleri arasından ve PM üyeleri tarafından ayrıca gizli oyla seçilmelidir.
f. MYK üyeleri ve Genel Sekreter ancak PM’nin 2/3 oyu ile görevden alınabilir.
g. Genel Sekreter, Genel Başkana vekâlet eder. Örgüt yönetimi ile PM’nin aldığı kararlar gereğince MYK’nın icraatından sorumludur.
8. Genel Başkanın Cumhurbaşkanı seçilmesi durumu:
a. Cumhurbaşkanlığı ile ilgili temel prensip, parlamenter sisteme dönmek ve cumhurbaşkanlığının yetkilerinin yeniden düzenlenmesidir.
b. Söz konusu anayasa değişikliğinin gerçekleştirilmesine kadar geçecek olan süre zarfında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçiminde, CHP Genel Başkanı’nın Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde, yemin töreni öncesi parti üyeliğinden ayrılır. Yerine yeni genel başkan seçilene dek 45 gün süre ile Genel Sekreter, Genel Başkanlık görevini yürütür.
9. Parti İçi Sürekli Eğitim
a. Aday üyelerin eğitiminden öncelikle İlçe Başkanı sorumludur.
b. Ayrıca asil üyelere elektronik yolla her ay sürekli verilen eğitim çalışması sonuçlarını öncelikle genel merkeze bildirir.
c. İl ve İlçe örgütleri parti eğitmenlerinin aylık eğitim programlarını Genel Sekreterliğe gönderilmesinden sorumludur.
d. Her üç ayda bir tüm il ve ilçe parti eğitmenleri, genel sekreterlikçe hazırlanan yeni eğitim programları üzerinde çalışmak üzere toplanır.
10. Kınama Cezası
a. Tüzükte 26.02.2012 tarihli 16. Olağanüstü Kurultay kararıyla değişiklik yapılarak “Kınama cezası alanlar bir (1) yıl süre ile parti organlarına seçilemezler, seçilmiş iseler görevden alınırlar” hükmü md. 71/6 fıkrası olarak eklenmiştir. Dolayısıyla kınama cezası alan üye, 2012 yılında yapılan bu tüzük değişikliği ile yazılı olarak kınanmanın ötesinde, (1) yıl süre ile parti organlarına seçilme hakkını kaybeder ve seçilmiş olduğu mevcut görevine
devam edemez.
b. Seçme ve seçilme hakkı birbirinden ayrı düşünülemez, seçme hakkı devam eden üyenin, seçilme hakkının bulunmaması, temel hak ve özgürlükler bağlamında izahı olmayan kendi içinde çelişik bir sonuca neden olmaktadır.
c. Ayrıca üyenin kınama cezasından önce seçildiği görevine de 1 yıllık süre ile devam etmesi engellenmektedir. Bu durum ise üyeye oy vererek onu seçmiş olan delegenin iradesinin yok sayılarak vesayet altına alınması niteliğindedir.
d. Tüzükte kınama cezasının müeyyidesinin bu şekilde düzenlenmiş olması, disiplin hukukunun temel esaslarına da aykırıdır. 12 Eylül cuntası dahi 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nda kınama cezasına bu denli ağır bir müeyyide uygulamayı akla getirememişken, CHP Tüzüğü’nde böyle bir hükme yer verilmiş olması düşündürücüdür.
e. Bu yolla Siyasi Partiler Kanunu’nda düzenlenmemiş adeta ayrı bir suç ve ceza
kategorisi oluşturularak, anayasa ve yasaların vermediği bir yetkinin kullanılması suretiyle müeyyide uygulanmaktadır. Anılan müeyyide, üyenin adaylığın önünün haksız ve maksatlı şekilde kesilmesine yol açmakta, parti içi demokrasinin ve rekabetin gelişimine engel olmaktadır.
f. Kaldı ki diğer siyasi partilerin tüzükleri incelendiğinde, hiçbir siyasi partinin tüzüğünde kınama cezasına CHP tüzüğündeki gibi antidemokratik bir ağır müeyyidenin bağlanmamış olduğu, bu partilerin tüzüklerindeki kınama cezasının SPK ve DMK’nda öngörüldüğü biçimde yazılı kınamadan ibaret olarak düzenlendiği açıkça görülmektedir.
g. Açıklananlar ışığında, evrensel hukuku ve ileri demokrasiyi savunan CHP’nin tüzüğünde yer alan kınama cezasının müeyyidesinin kaldırılarak, yazılı kınama şeklinde düzenlenmesinin uygun olacağı görüşündeyiz.
Yukarıdaki gerekçelerden arzulanan;
Sol partilerde genel başkandan en alt birime kadar tüm kadroların üyeler tarafından doğrudan belirlenmesi gerekir.
Bu nedenle üye profili son derece önemlidir.
İlçe ve il Başkanlıkları har ay periyodik olarak üyelerle danışma toplantıları yaparak yerel
sorunlar ve çözüm önerileriyle birlikte partinin gidişatı doğrultusunda hazırladığı raporları
Genel Sekreterliğe gönderir.
Genel Sekreterlik aylık raporları birleştirerek ortak konularda ivedilik arz eden temaları PM’ye taşır. Burada kararlar verilir, politikalar belirlenir. Genel Sekreterlik PM’nin aldığı kararları ivedilikle örgüte bildirir.
Tüzük kurultayında yapılacak olan değişikliklerle CHP, söz ve karar hakkının tabanda
olduğu bir parti haline gelebilirse, gerçekten sosyal demokrat bir kitle partisi olarak hem
kimliğini ve programını özümseyen bir duruşa sahip olabilecek, hem de çok daha geniş toplum kesimleri tarafından benimsenebilecek bir kitle partisi haline gelecektir.
Eğitilmiş ve toplum içinde STK’larla ilişki kurmuş üyesi ile ortak aklı ortaya koyan Genel
Merkez yönetimi CHP’nin ülke genelinde daha hızlı yayılmasına ve etkin yer almasına neden
olacaktır.
CHP iktidar olmakta iddialı olmalı. İddialı ve kararlı CHP halkımız için umut olacaktır.
Umut güvenilir ve bilinçli kadrolarla daha da kalıcı olur!..
“Olağandışı rejim” koşulları altında, 2019 seçimlerinde laik ve demokratik Cumhuriyetimize
ve Atatürk ilke ve inkılaplarına sahip çıkabilmek; adil bölüşüm, ekonomik kalkınma,
düşünce ve inanç özgürlüğü gibi demokratik değerleri korumak ve kurumsallaştırmak için,
parti tüzüğümüzde burada belirtmiş olduğumuz önerilerin gerçekleştirilmesini önemli ve cesur bir “ilk adım” olarak değerlendiriyoruz.
Delegelerimizin, partililerimizin ve Türkiye kamuoyunun dikkatine saygılarımızla sunarım.
Yorumlar
Popüler Haberler
Atatürk Havalimanı Katliamı: Ağırlaştırılmış müebbet alan IŞİD'liler tahliye edildi
'Ölünce beni kim yıkayacak?': TRT'nin reklam panoları tepki topladı
Komisyonda mikrofonlar açık unutuldu: 'Çok yanlış yaptı Bakan Hanım'
Bursa Adliyesi'ndeki silahlı saldırıda yaralanan jandarma şehit oldu
AK Partili Belediye Başkanı, AK Parti ilçe başkanını Ülkü Ocakları üyelerine dövdürdü
Beykoz'da bir polis, 86 yaşındaki ünlü mimarı silahla yaraladı