Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Tuna Tuğcu iki yıl önce, üniversitede yaşanan veri sızıntısını ortaya çıkarmıştı. Üniversite, bir firmaya akademik personel, idari personel, öğrenci ve mezunların kişisel bilgilerini de barındıran dört veri tabanına erişim hakkı vermişti. Bir diğer firma da Bilgi İşlem Merkezi'ndeki sunucuların yönetici şifresini istemişti.
Bunun üzerine yandaş medya, Tuğcu ve beraberindeki akademisyenlerin ‘Bilgi İşlem Merkezi’ni basarak bazı evrakları gasp ettiği’ iddia ederek itibar suikastı düzenlemişti.
Tuğcu ve beraberindeki akademisyenler okulun Bilgi Teknolojileri Kurulu üyesiydi. Bu gelişmelerden sonra BTK lağvedilmiş ve Tuğcu okuldan iki defa üç aylığına uzaklaştırılmıştı.
İnci de Tuğcu'nun kamu hizmetinden çıkarılması için başvurmuştu. YÖK bu talebi iki defa reddetmiş, Danıştay da yandaş medyada yazılanların ve üniversite yönetiminin iddialarının gerçek dışı olduğuna ve Tuğcu görevi gereği üstüne düşeni yaptığına karar vermişti.
'Kayyım rektör' Naci İnci de 26 Aralık 2022'de Independent Türkçe'ye verdiği söyleşide yandaş basının iddialarını devam ettirmişti.
İnci'nin bu sözleri de dava konusu olmuş ve mahkeme, İnci'nin 'faiziyle birlikte' 50 bin lira manevi tazminat ödemeye mahkum etti.
Avukat Hüseyin Ersöz, söz konusu kararı şu cümlelerle paylaştı:
*Müvekkilimiz Prof. Dr. Tuna Tuğcu yaklaşık 3 senedir, görev yaptığı Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü'nün başlattığı "keyfi" ve "hukuka aykırı" idari soruşturmalarla ağır bir 'baskı' ve 'mobbing' altında bulunmaktadır. Diğer öğretim üyelerine göre 'akademik çalışmalar yapmasına engel oluşturacak şekilde' ders yükü ağırlaştırılmış, görevi kapsamında yaptığı neredeyse her iş ve işleme karşı 'idari soruşturmalar' başlatılmış, bunun yanında Rektör Prof. Dr. Naci İNCİ ve diğer bazı idarecilerin 'gerçek dışı söylemlerine' muhatap kılınmıştır.
*İdari soruşturmalara konu olaylarla ilgili YÖK ve Danıştay süreçleri neticesinde, iddiaların haksız ve mesnetsiz olduğu tespit edilmiş durumdadır. Bu Kararlar 'kesin' niteliktedir. Diğer idari işlem ve kararlara dair ise İdare Mahkemelerindeki süreçler devam etmektedir.
*Prof. Dr. Naci İnci'nin bir internet sitesindeki 'gerçek dışı söylemlerine' ilişkin ise 'kişilik haklarına saldırı nedeniyle tazminat davası' açılmış, dava neticesinde Danıştay Birinci Dairesi Kararına da atıfla 50 bin TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
Müvekkilimiz Prof. Dr. Tuna TUĞCU (@tuna_tugcu) yaklaşık 3 senedir, görev yaptığı Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü'nün başlattığı "keyfi" ve "hukuka aykırı" idari soruşturmalarla ağır bir "baskı" ve "mobbing" altında bulunmaktadır.
— Hüseyin Ersöz (@ersozhuseyin) December 18, 2024
Diğer öğretim üyelerine göre "akademik… https://t.co/j6m3WRAKu8 pic.twitter.com/oY3LNYsAnV
Kararla ilgili Twitter hesabından paylaşım yapan Tuğcu da şunları dile getirdi: "Naci İnci'nin tüm hukuksuzluklarına rağmen mücadelemiz sürecek. Nitekim son zamanlarda mahkemelere verdiği itiraf vasfındaki savunmalar (çoğu zaman birbiriyle çelişiyor olsa da) yolun sonuna geldiğini kendisinin de gördüğünü gösteriyor. Danıştay'ın 'Baskın, tehdit ve belge gaspı söz konusu değil. BİM'deki toplantıyı yapmak Tuna Tuğcu'nun görevidir' kararı ve YÖK'ün Naci İnci'nin beni kamu hizmetinden çıkarma talebini 2 kez reddetmesi sonrasında bu tazminat kararı yaklaşık 3 yıldır bana karşı yürütülen mobbing sürecini belgelemiş oluyor. Arkası gelecek, çünkü resmi belgede yalan söyleyerek, belge gizleyerek ve daha nice suç işleyerek gidebilecekleri bir yer yok. Naci İnci bugüne kadar yazdıklarımı yanıtlayamadı, yanıtlayamaz. Çünkü hepsi doğru, hepsi belgeli. Sanmasın ki açtığı soruşturmalarla beni yıldırabilecek."