MEHMET BARAN KILIÇ

@MehmetBaranKl

[email protected]

Boğaziçi Üniversitesi geçen senenin mart ayında, okul sınırları içerisinde yer alan ve gönüllüler tarafından idare edilen 22 yıllık hayvan barınağını buldozerlerle yerle bir edip okula polis çağırmıştı. Barınak apar topar tahliye edilirken gönüllülere şiddet uygulanmış, iki gönüllü de gözaltına alınmıştı. Gönüllülerin malzemeleri de yıkıntıların arasında kalmıştı.

Yönetimin ‘ikiyüzlü’ tavrı

Okul idaresi, hayvanları üniversite sınırında bir yere taşımıştı. Ancak burası okula şartlı bağışlanmış bir yer ve bağışçının şikayetiyle hayvanlar buradan çıkartılabilirdi. Ayrıca, söz konusu alan çevredeki yerleşim birimlerine çok yakın. Burada yaşayanlar da dava açmıştı.

Yönetim, hayvanların okuldan atılmayacağına yönelik gönüllülere güvence vermezken çevre sakinlerine de ‘biraz sabretmelerini’ ve ‘tüm köpeklerin yakında gideceğini’ söylemişti. Ek olarak yönetim, hayvanların taşınmasının barınağı idare eden derneğin yaptığını iddia ederek ‘şikayetler için’ konut sakinlerini barınak gönüllülerine yönlendirmişti.

Okul yönetimi de, kamuoyu açıklamalarında ‘hayvanlara daha iyi bir yaşam alanı sunduklarını’ iddia etse de ‘arka kapıdan’ hayvanların toplatılması için ilgili birimlerle temas halinde.

Tarım ve orman müdürlüğünden tahliye kararı

Geçtiğimiz yılın temmuz ayında da İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Boğaziçi Üniversitesi hayvan barınağındaki köpeklerin okuldan çıkarılması için yazılı talimat göndermişti.

Gönüllülerde bu talimatı yargıya taşımıştı. Mahkeme de yürütmeyi durdurma kararı vermiş ve böylelikle hayvanların üniversiteden atılmasının önüne geçilmişti.

Şimdi de para cezası

Boğaziçi Üniversitesi’ndeki hayvanlarla ilgilenen gönüllülerin bağlı olduğu Hayat Hayvanları Koruma Derneği’ne şimdi de para cezası kesildi.

Beşiktaş Kaymakamlığı tarafından kesilen cezanın tutarı 242 bin 880 lira.

Cezanın sebebiyse hayvanların terk edilmiş olması ancak hayvanlar buraya okul yönetiminin zoruyla getirildiği gibi söz konusu hayvanlar yıllardır üniversitede barınıyor.

Yasa ne diyor?

Boğaziçi’ndeki hayvanlar uzun zamandır çipli ama çip yasasına göre hayvanların sorumluluğunu alan derneğin üzerine kaydedildi. Bu yasal bir zorunluluk.

Ayrıca, okul yönetimi de derneğe “Eski yerde baktığınız gibi bakmak istiyorsanız dernek olarak bu hayvanların çip kaydını üstünüze alacaksınız” diye bir dayatmada da bulunmuştu. Dernek de, hayvanlar yeni yere taşındıktan sonra hayvanları üstüne almıştı.

Son çıkan çip yasasına göre, bir evcil hayvanın çipinin kayıtlı olduğu adresle bulunduğu adres farklıysa bu hayvan ‘terk edilmiş’ olarak sınıflandırılıyor. Bu durumda hayvanın sahibine para cezası verilirken hayvan ya sahibine teslim ediliyor ya da tarım ve orman müdürlüklerinin barınaklarına alınıyor.

İşte TSK'den ihracı istenen teğmenlere ilişkin soruşturma raporu İşte TSK'den ihracı istenen teğmenlere ilişkin soruşturma raporu

Ama derneklerde işleyiş farklı.

Dernekler, sokaktaki hayvanı bile üstüne kaydedebiliyor. Bu sayede hayvanla ilgili bir sorun olduğunda veya hayvanın veterinere götürülmesi gerektiğinde dernekler müdahil olabiliyor.

Boğaziçi Üniversitesi’ndeki barınakta bulunan hayvanlar için de aynı prosedür izlenmiş ve bu yüzden Hayat Hayvanları Koruma Derneği’nin üzerine kaydedilmişti. Derneğin adresi okulun adresiyle aynı değil. Bu köpekler ‘terk edilmiş’ olarak nitelendiriliyor. Hatta tarım ve orman il müdürlüğü de bu sebeple hayvanların tahliyesini istemişti. Ancak hayvanlar yıllardır okulda ve gönüllüler tarafından bakılıyor.

Editör: Mehmet Baran Kılıç