MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, Meclis açılışında DEM Partili milletvekileriyle tokalaşmasıyla başlayan süreç, MHP liderinin Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve Meclis'te konuşması yönündeki çağrısından sonra yeniden gündeme oturdu.

DEM Parti Milletvekili ve Abdullah Öcalan'ın yeğeni Ömer Öcalan da bir süredir, Abdullah Öcalan'la görüşmek için resmi kurumlarla temas halindeydi. Öcalan, Ağustos 2024'te Adalet Bakanlığı’na başvurarak görüşme talebinde bulunmuştu.

Öcalan’la 43 ay sonra ilk görüş gerçekleşti. Abdullah Öcalan’ın yeğeni DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Ömer Öcalan, dün İmralı’ya giderek Abdullah Öcalan’la görüştü. Ömer Öcalan'ın ilettiği mesajda Abdullah Öcalan, Bahçeli'nin teklifine verdiği yanıtta, “Tecrit devam ediyor. Koşullar oluşursa bu süreci çatışma ve şiddet zemininden hukuki ve siyasi zemine çekecek teorik ve pratik güce sahibim” sözlerini sarf ederek iktidara bir mesaj vermişti.

Bakan Tunç'tan 'Öcalan’la yeni görüşme olacak mı?' sorusuna yanıt

TV 100’den Hacı Yakışıklı’nın “Acaba Öcalan’la yeni görüşmeler olacak mı?” sorusuna, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç şu yanıtı verdi:

* DEM Parti Milletvekili Ömer Öcalan, onun yeğeni, bir başvuruda bulunmuştu. Yeni bir başvuru değil, uzun zamandır zaten avukatları da başvuruyor biliyorsunuz. Yasal bir durum neticede ve görüşme gerçekleşti. Yeni görüşmeler ise taleplere göre değerlendirilir. Neticede bir hükümlü ile yakınının nasıl görüştürüleceği bizim mevzuatımızda belli. Buna ilişkin yönetmelikler var. Bu yönetmelikler çerçevesinde kişiler hakkını kullanabilir.

CHP PM Üyesi Cem Aydın: CHP Gençlik Kolları Genel Başkanlığına adayım CHP PM Üyesi Cem Aydın: CHP Gençlik Kolları Genel Başkanlığına adayım

'Suçludur ya da suçsuzdur şeklinde böyle bir açıklama yapmak doğru değil'

Tunç, CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanmasına ilişkin de şunları söyledi:

* Bir soruşturma söz konusu şu anda, soruşturma aşamasında olan bir konuda dosyanın içeriğiyle ilgili dışarıdan değerlendirme yapmak doğru değil. Dosyada ne olup olmadığını, hangi delillerin olduğunu, neyle suçlandığını bilmeden yani bir kişiyle ilgili suçludur ya da suçsuzdur şeklinde böyle bir açıklama yapmak doğru değil. Burada bir soruşturma var.

'Toplanan deliller ışığında kendisini savunacaktır'

* Bu soruşturma neticesinde kişiler kendini de savunacaktır, toplanan delilleri savcılık değerlendirecektir. İddianameye dönüştüğünde de bunu değerlendirecek olan yargıdır. Dolayısıyla soruşturmanın sonucunu beklemek lazım, yargıya da güvenmek lazım. Herkesin savunma hakkı var, toplanan deliller ışığında kendisini savunacaktır.