- Toplumun farklı kesimlerin sosyal, siyasi ve hukuki kazanımları korunması konusunda güçlü ses vermek,
- Topluma üstten değil, içerden bakmak,
- Yankı odalarından çıkılması,
- Siyasi uyum
- Ve özellikle icracı bakanlıkların olduğu bakanlar kurulunu açıklamak
Aynı anda çok şey yapmak gerek
Kılıçdaroğlu seçimi kazanabilir. Bunun için aynı anda 3-4 önemli adımın eş zamanlı atılması zorunlu. Liderler sahada olması ve seçime katılmayanların iknası bunun başında geliyor
14 Mayıs geride kaldı. Cumhurbaşkanlığı seçimi 2. tura kaldı, Meclis seçimi ise sonuçlandı. Meclis seçimlerinde Cumhur İttifakı kamuoyu araştırmalarının aksine çoğunluğu kazandı.
AKP oyunda yüzde 7 civarında düşüş olsa da hala Meclis’in 1. partisi. İttifakın diğer partisi MHP ise yine araştırmaların aksine oyunu yüzde 10’un üzerine çıkarma başarısı gösterdi. Elbette buna YRP’nin başarısını eklemek durumundayız.
CHP oyunu yüzde 2.5 üstünde arttırmış olsa da milletvekili sayısı önceki seçime göre (CHP listesinde giren ittifak partisi milletvekilleri istifa ettiğinde) azalacak görünüyor.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 5’in üzerinden oy alan Sinan Oğan’ı düşündüğümüzde Türkiye’de milliyetçiliğin yükseldiğini söylemek mümkün.
Ülkenin yaşandığı ekonomik kriz AKP’nin oy kaybetmesine yol açarken milliyetçiliği parti ve aday düzleminde yükseltmiştir. Buna ister kent milliyetçiliği, ister lümpen milliyetçilik diyelim toplumda bir karşılığı vardır.
Türkiye bu açıdan ideolojik olarak daha devletçi bir milliyetçilik ve muhafazakârlığa meyletmiştir.
LİDERLER NEREDE?
14Mayıs’ta Altılı Masa’nın adayı Kemal Kılıçdaroğlu beklentimin aksine Erdoğan’ın ardında yüzde 45’de kaldı. İzlediğim mitinglerde Kılıçdaroğlu’na yönelik gözlemlediğim teveccüh ne yazık ki beni yanılttı.
Evet, 28 Mayıs’ta yeniden sandığa gideceğiz.
14 Mayıs’ta elde edilemeyen başarının 28 Mayıs’ta elde edilmesi için tüm muhalefet çaba harcayacak. Özellikle de Altılı Masa’da olan liderler.
Şunu çok açık ifade edelim ki, seçim sonuçları bize Altılı Masa’da yer alan Deva, Gelecek, Saadet ve Demokrat Partileri liderlerinin kendi tabanlarını ve kararsız muhafazakâr tabanı Kılıçdaroğlu ve CHP’ye oy vermesi konusunda yeterince ikna edemediklerini gösteriyor.
Evet AKP oyu yüzde 7 civarında düşmüş ama bu oylar büyük ölçüde MHP ve YRP’ne gitmiş görünüyor. Bu oylardan CHP’ye gelen çok az olsa gerek.
Evet önümüzde 12 gün var. Eğer muhalefet cumhurbaşkanlığını kazanmak istiyorsak başta bu partilerin liderleri olamak üzere tüm muhalefet parti liderleri sahada etkili biçimde çalışmak zorundalar.
Kazanmanın kriterlerinden biri bu.
Seçimi sosyal medya mesajları, TV’lerde ve Youtube kanallarında boy göstererek kazanılamadığını 14 Mayıs’ta görmüş olmalıyız.
Evet seçim sahada kazanılır. Mitinglerle de değil artık tek tekil insanlara ulaşarak, onları ikna ederek.
OĞAN İKNA EDİLEBİLİR YA SEÇMENLERİ?
Bu aşamada muhalefetin kazanmasının yollarının birinin de Sinan Oğan’ı ikna etmekten geçtiği ifade ediliyor.
İlk bakışta bu kabul edilebilir gelse de, Oğan’ı ikna edilmesi tek başına sonuç verir mi emin değilim.
Sonuç olarak aldığı bu yüzde 5’lik oranın ne kadarı ideolojik olarak Oğan’la emin değilim. Nitekim anketlerde Oğan’ı oyu yüzde 2 civarındaydı. Bir hafta gibi bir sürede bunu yüzde 5’e çıkaran İnce’nin çekilmesi mi yoksa milliyetçi tepki oyları mı bilemiyorum.
Özetle Oğan, Kılıçdaroğlu’ndan yana tavır alsa da bu yüzde 5’in blok olarak gelmesini beklemek hayalcilik olur.
Yani Oğan’ı ikna etmek kadar ona verilen destek analiz edilerek, bu seçmenlere uygun bir söylem üretmek gerekiyor.
KATILIM ARTTIRILMALI
Kuşkusuz seçimi kazanmanın en önemli yolu 14 Mayıs’ta alınan oyu korumak kadar, oy kullanmayan seçmenleri -ki yaklaşık 8.5 milyon- de ikna edecek bir stratejidir. Bu liderlerin sahaya çıkması, Oğan’ı ikna edilmesi kadar önemlidir.
Bu seçimde katılım önceki seçimlere göre yüksek oldu ama yeterli değil. Ülkenin geleceğini belirleyecek seçimde sandığa gitmeyenleri-e ulaşılarak onların ikna edilmesi çok çok önemli hale gelmiştir.
Evet Kılıçdaroğlu 2. Turda seçilebilir.
Bunun için muhalefet yukardakiler dışında;