Politika

Ahmet Davutoğlu: Suriye'de savaş vakti değil diplomasi vakti

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Suriye'de yaşanan olaylara ilişkin iktidara çağrıda bulunarak, “Suriye'de yapılması gereken şu, şimdi savaş vakti değil diplomasi vakti" dedi.

Abone Ol

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Saadet-Gelecek grup toplantısında Türkiye sınırlarında yaşanılan olaylara dikkat çekti. Suriye'de devam eden çatışmaları yakından takip ettiğini açıklayan Davutoğlu, iktidarı Suriye için diplomasi yapmaya davet etti. Davutoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle: 

"Yarın kadınlara seçme seçilme hakkının verilmesi. Bu vesileyle kadınları saygı ve hürmetle selamlıyorum. İnşallah ilk seçimde bu seçme ve seçilme hakkını en iyi şekilde kullanarak kadın cinayetlerine yol açan bütün bu hukuksuzlukların kaynağı olan iktidarı yerinden etmeye sizi davet ediyorum."

"İktidar "Denizden nehire özgür Filistin" diyen gençleri tutukladı"

Trump "Bu benim aletim, aracım olan bizim desteğimizle ayakta duran Netanyahu'nun yaptığı soykırım yetmedi, ben soykırımı da aşıp Orta Doğu'da cehennem yaşatacağım" diyor. Trump bu sözü söyleyeli 48 saat geçti Ankara'dan ses yok. Ne yaptı iktidar? ‘Denizden nehire özgür Filistin’ diyen gençleri tutukladı. Sizi onurlu bir suça teşvik ediyorum. Bu gençlerimizin yalnız olmadığını göstermek üzere, eğer suçsa bu suçu biz de işliyoruz. Ayağa kalkın ve hep beraber gençlerin söylediği sözü söyleyelim. Sağır kulaklar, kör vicdanlar duysun. Bu onurlu sesi yükselten gençlerimiz de duysun asla yalnız değilsiniz, sizi asla yalnız bırakmayacağız. İki Grup Başkanvekili avukatımızı Sayın İsa Mesih Şahin'i ve Bülent Kaya'yı onların avukatı olarak buradan tayin ediyoruz. Ankara ses versin, korkmasın. Yeni bir mektup gelir diye düşünmesin buradan Trump'a ses versin ve desin ki 'Cehennem ateşini yakma Orta Doğu nice zalimlere mezar oldu gerekirse size de mezar ederiz'. 

"BM'ye mektup yazın Suriye'de geçiş hükümeti kurulsun diye talepte bulunun"

‘Kuzey Irak'ta yaptığım gözlemler beni çok tedirgin etti’ dedim. ‘Her an Türkiye'nin kuşağında Süleymaniye, Kerkük, Musul, Deyrizor, Rakka, Münbiç, Halep, İdlib ve Lazkiye bu kuşaklar Türkiye'nin güvenlik hattı’ demiştim. ‘Bu kuşakların üzerinde olacak her kıpırdamaya dikkat edelim’ demiştim. Kerkük, Musul ve Halep bu şehrin kaderi Türkiye'nin kaderidir. Suriye'de ne olduğunu yakından takip ediyoruz. Türkiye bu savaşın doğrudan başlatıcısı gibi görünmemelidir. Dün gece Hama dış mahallelerine girdi muhalif unsurlar ve rejim Hama'dan çekilmeye başladı. Hama-Humus arasında Güney'de Dera'da hareketlenmeler var. Suriye'de yapılması gereken şu, şimdi savaş vakti değil diplomasi vakti. Rusya, İran, Amerika, İngiltere, Fransa ve Çin ile temasa geçin. BM'ye mektup yazın Suriye'de geçiş hükümeti kurulsun diye talepte bulunun. Halep'te derhal sivil bir yönetim kurulsun. Bir geçiş hükümeti için çalışın, rejimle de konuşun. Kürtleri de dışlamamak lazım. PYD yönetiminde diye düşünmeyin. Oradaki Kürtler, Türkiye'ye müzahirdir. Suriye'yi birleştirin sakın bölmeyin.