A Capella öyle ilginç bir müzik türü ki bir süre sonra sesin büyüsüne kapılıp arkada eşlik eden bir orkestra olmadığını unutuyorsunuz! Ve yalnız insan sesi yeterli oluyor. Üstelik de şarkının söylendiği dil de önemini kaybediyor, çünkü bazen söz de yok sadece ses var.SESLE MÜZİK A capella konserini ilk kez izleyecek olanlar müzisyenlerin çıkardıkları seslere ve şefin hakimiyetine şaşırabilirler. Görebildiğim kadarıyla hepsinde bir korist, kendi sesiyle müzik aleti gibi tempo yapıyor. Diğerleri sırasıyla öne çıkıp solo söyleyerek yeteneklerini sergiliyor. Sadece seslerini değil, bedenlerini de kullanıyor. Açılış konserinde izlediğimiz korolardan en şık olanlar düzenleyici Chromas’tı. Batılı ülkelerin artık kıyafete hiç önem vermediklerini gözlemlemek ilginçti, belki de yoldan geldikleri için, bir şort, bir tişört, hepsinde spor ayakkabı. Bakalım konserlerinde nasıl giyinecekler? Çünkü koro denildiğinde ilk akla gelen hepsinin tek tip giyinmiş olmasıdır ki buna uyan tek ekip yıllardır dinlediğimiz Masis Aram Gözbek’in şefliğinde Boğaziçi Gençlik Korosu’ydu, kadınların bordo tuvaletleri ve erkeklerin smokinleri çok şıktı. İTÜ 250. Yıl Çok Sesli Korosu’nun ise yaş yelpazesi dikkat çekiciydi, senyörler kadar çok gençler de vardı ve Üsküdar’a gider iken şarkısını iki şefle büyük başarıyla seslendirdiler. ORKESTRA OLMAYIVERSİN! A Capella öyle ilginç bir müzik türü ki bir süre sonra sesin büyüsüne kapılıp arkada eşlik eden bir orkestra olmadığını unutuyorsunuz! Ve yalnız insan sesi yeterli oluyor. Üstelik de şarkının söylendiği dil de önemini kaybediyor, çünkü bazen söz de yok sadece ses var. Müziğin dili tek dil oluyor, buna şefin komutlarıyla beden dili de katıldığında ortaya hem göze hem kulağa hitap eden çok ilginç bir gösteri çıkıyor. ETKİNLİKLER NERELERDE? Katılan 23 ülkenin konser verecek olanları İsveç, İsviçre, Hollanda, Almanya, Danimarka, Venezuela, Uruguay, İsrail, Kanada, Hindistan, ABD, Endonezya, İspanya gibi ülkelerden. Etkinlikler CRR, İTÜ Maçka Kampüsü, Maçka Sanat Parkı, Kırım Kilisesi, Vosgeperan Ermeni Katolik Kilisesi, Arter, Yeni Bomonti’de yapılacak. Türkiye’den Vokal Akademi PopveCaz Korosu, Chromas, Boğaziçi Gençlik Korosu ve İTÜ’yü, yabancılardan Danimarka, İsveç ve Hollanda’nın konserlerini kaçırmayın derim! Hele cumartesi CRR’de kapanış konserine hepsi katılacak! İyi dinlemeler, emeği geçen herkesin sesine sağlık!
A Capella sesinize ses oluyor
Şaka değil, tam 23 ülkeden 40 koro ve 550 müzisyen 5 günlüğüne İstanbul’a getiriliyor. 5 gün boyunca kapalı ve açık mekanlarda, biletli ve ücretsiz konserler verecekler. Kendileri ise içlerindeki değerli müzisyenlerden atölye ve workshoplara katılacaklar. İstanbul’da 5 gün boyunca dilsiz şarkılar söylenecek.
Bazı insanlar şarkı söylemek için doğar: Başak Doğan da muhtemelen ağlayarak değil, şarkı söyleyerek doğdu, sadece söylemekle kalmıyor, söyletiyor. Şarkı söylemek isteyen her yaştan, her cinsten herkesi gönüllü olarak etrafına topluyor. Vokal Akademi’nin de kurucusu Başak Doğan’ın söylediği ve söylettiği şarkıların bir özelliği var, o şarkılarda en büyük ve tek enstrüman insan sesi! Başka bir müzik aleti yok? Evet buna da A Capella deniyor. Kendisini 2015’de kurduğu Chromas ile izlemiş, müziğini dinlemiştim. Vokal Akademi’nin solistleri ve şef Başak Doğan, iki yıllık bir emek sonucu bugünlerde büyük bir organizasyonu gerçekleştiriyor: DenizBank VoiceUp A Capella Festival. Malum, klasik müzik, opera, şan dediğiniz zaman ilk koşup şarkıya katılan Deniz Bank’ın Kaptanı Hakan Ateş olur. O da bu festivale bir şarkı söylemek koşuluyla ana sponsor olunca adını ve desteğini veriyor.
550 MÜZİSYEN KATILDI
Şaka değil, tam 23 ülkeden 40 koro ve 550 müzisyen 5 günlüğüne İstanbul’a getiriliyor. 5 gün boyunca kapalı ve açık mekanlarda, biletli ve ücretsiz konserler verecekler. Kendileri ise içlerindeki değerli müzisyenlerden atölye ve workshoplara katılacaklar.
Açılış gecesi, çoğu bavulunu sürükleyerek yeni gelmiş o müzisyenlerden oluşan kalabalığın heyecanına rağmen büyük bir disiplin içinde sıraları geldiğinde sahneye çıkıp şarkılarını söyledikleri, diğerlerini çılgınca ve gönülden alkışladıkları 3 saatlik açılış konserinde her şey tıkır tıkır işledi! En ufak bir aksilik olmadı. Sunucular Yaprak Göker ve Taylan Bayrı, pek çok profesyonele taş çıkarttı, mükemmeldiler.
İlk kez katıldığım bir deney, vocalpainting de yaptık, yani bütün salon birlikte şefin yönlendirmesiyle şarkı söyledik, salonun çoğu zaten katılan koristlerden oluştuğu için falsolu ses çıkaran yoktu, koro pek güzel oldu.