Loading...
90’lar boyunca olanı biteni kaydeden, bunlardan bir söylem türeten entelektüellerimiz, STÖ’lerimiz bugün ne durumda? Bugünkü muhalifler 90’lardakiler kadar cesurca ayrışamıyolar. Onları koruyacak kurumlar bugün çok güçsüz ya da yok olmuş durumda.Herkesin 90’lar konuştuğu Türkiye’de konuşmadığımız, gözden kaçırdığımız çok şey var. 1990’lar boyunca olanı biteni kaydeden, bunlardan bir söylem türeten entelektüellerimiz, sivil toplum örgütlerimiz ve aydınlarımız bugün ne durumda? 2022 Türkiye’sini takip etmek kolay değil. Farketmek, değerlendirmek, aktarmak zor ve meşakkâtli. Bugün aydınları 1990’larda olduğu gibi barındırabilen gazete, dergi, üniversite, sivil toplum örgütü gibi kurumlar yok ya da ağır baskı altında. İktidarın kurduğu hegemon söylemin içinden muhalifler bile 90’lardaki muhalifler kadar cesurca ayrışamıyolar. Aydınları koruyacak kurumlar 90’lardan farklı olarak bugün çok güçsüz ya da yok olmuş durumda. İktidar ise 1990’larda olduğunun aksine tarihinde olmadığı kadar bütünleşmiş, senkronize. 20 senelik iktidar ve bunun yarattığı istikrar, Devleti topluma karşı tarihinde olmadığı kadar güçlendirmiş durumda. Son 15 senedir sürekli şaşıran, boşta kalan Türk aydınları ise bugün kendi varlıklarını sürdürmekten başka bir gayenin peşinden gidecek enerjiye sahip değiller. 1990’larda insan hakları ihlallerinin kaydını tutup duyuran dernekler bugün kendi varlıklarını sürdürmenin derdindeler. 1990’larda Susurluk Kazası sonrasında MHP lideri Alparslan Türkeş, Abdullah Çatlı’nın cenazesine katılmaktan imtina ederken; bugün Devlet Bahçeli Çatlı’yı “dava arkadaşı” olarak anıyor.[6] SONUÇ Adalet ve Kalkınma Partisi döneminde yaşananların en doğru analizleri için AKP’nin kurduğu hegemonyanın dağılmasını beklememiz gerekecek. Yaşadığımız baskının sonunda yakını göremez halde takılı kalmış, bugünü anlamak için geçmişe gitmek zorunda kalan aydınlarımız için de “Minerva'nın baykuşu ancak karanlık çöktükten sonra uçacak”. AKP döneminde yaşanan baskılar, Fethullahçıların serencamı, MHP’nin ve Bahçeli’nin dönüşleri, sayısı katlanan üniversiteler, milyonları bulan sığınmacılar, dönüşen değişen kimlikler, son 20 senede cinsellikten, giyime dönüşen estetik ve normlar gibi henüz izah, tartışmaya muhtaç; devamlılıktan çok kopuş belki de altüst oluş içeren çok sayıda konu aydınlarımızın önünde analiz edilmek için AKP’den sonra bekliyor olacak. Eğer bu analizler doğru, kapsamlı, sağduyulu ve dengeli yapılmazsa kısa vadede olmasa da uzun vadede Türkiye’yi zor günlerin bekleyeceğini söylemek yanlış olmaz. ---. [1] https://teyit.org/dosya-turkiye-avrupada-en-cok-mahpusa-sahip-ikinci-ulke [2] https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/mitin-yeni-binasi-kale-hizmete-aciliyor/1692920 [3] https://www.dw.com/tr/erdo%C4%9Fan-mi%CC%87tin-yurt-d%C4%B1%C5%9F%C4%B1-operasyon-kabiliyeti-art%C4%B1r%C4%B1lacak/a-51902027 [4] https://www.blogarti.com/turkiyede-yillara-gore-polis-sayilari.html [5] https://tr.euronews.com/2019/01/04/avrupa-da-314-kisiye-turkiye-de-185-kisiye-bir-polis-dusuyor-polis-sayisinda-rekor-artis [6] https://twitter.com/dbdevletbahceli/status/1533006490038059008